04 Mayıs 2005 21:00

İkinci 'ekümenik' krizi

ABD Büyükelçisi Eric Edelman'dan sonra Almanya Başbakanı Schröder de Patrik Bartholomeos'u "ekümen" olarak nitelendirdi. Schröder'in bu sözleri hükümet cephesinde büyük rahatsızlık yarattı.

Paylaş
Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesinde Türkiye'nin "hassasiyetlerini" dikkate alan açıklamalar yaptı. Buna karşınh Schröder'in İstanbul temasları ikinci bir "ekümenik" krizi daha ortaya çıkarttı. Patrik Bartholomeos'u da ziyaret eden Schröder konuşmasında "ekümenik" ifadesini kullandı. ABD Büyükelçisi Eric Edelman da daha önce Patrik'in ekümen olduğunu iddia etmiş ve büyük tartışmalara yol açmıştı. Almanya'da Ermeni sorunu ve Hıristiyan azınlığın haklarına yönelik tartışmaların alevlendiği bir sırada Alman Başbakanı Schröder'in ziyareti kritik bir önem kazanmıştı. Alman basınında ziyarete ilişkin yorumlarda özellikle bu iki konunun gündeme getirileceği belirtilmiş, Schröder'in yükselen milliyetçilik konusunda Erdoğan'ı uyaracağı da ifade edilmişti. Schröder, Erdoğan ile görüşmesinde bu konuları gündeme getirmedi. AB'ye uyum konusunda atılacak adımların hızlandırılması ile reformlara devam edilmesi uyarısında bulunmakla yetindi. Ancak Schröder Erdoğan'ın Ermenistan Cumhurbaşkanı Robert Koçaryan'a ilettiği ortak komisyon önerisini mantıklı bulduklarını belirtti ve "Bu tür yaklaşımlara olumlu bakıyoruz. Biz de elimizden gelen yardımı esirgemeyeceğiz" diye konuştu.

AB uyarısı Schröder asıl olarak AB konusunda uyarılarda bulundu. Türkiye'nin reformlara devam etmesi gerektiğini söyleyen Almanya Başbakanı, AB sürecinde iki tarafın da yerine getirmesi gereken yükümlülükler olduğuna işaret etti. Schröder, Ankara Anlaşması Uyum Protokolü'nün 3 Ekim'den önce imzalanması gerektiğini de vurguladı.

Ermeni sitemi Başbakan Erdoğan ise Ermeni sorunu üzerinde durdu. Erdoğan, Ermeni soykırımı iddialarına ilişkin tasarının Almanya'da kabulü iki ülke ilişkilerine zarar vereceğini söyledi. Schröder'in Ruhban Okulu'nun açılması konusunda bir talebi olup olmadığı konusundaki soruya ise Erdoğan, "Sayın Schröder'den Ruhban Okulu ile ilgili olarak bana herhangi bir talep gelmedi. Gayet net söylüyorum" yanıtını verdi. Schröder'in İstanbul'daki temasları ise hükümeti rahatsız edici nitelikte oldu.

'Ekümen' diye hitap etti Patrik Bartholomeos'u da ziyaret eden Schröder konuşmasında "ekümenik" ifadesini de kullandı. Daha önce de ABD Büyükelçisi Eric Edelman benzer bir açıklama yapmış ve büyük tepki toplamıştı. Schröder yaptığı konuşmada "Önem taşıyan bir konu da Türkiye'deki gayrimüslim toplulukların durumudur. Ve bu nedenle bugün Ekümenik Patrik hazretleri Birinci Barthelemeos'la biraraya gelmek benim için önemliydi. Kendileri de Türkiye'deki reform sürecinden büyük ümit beslemekte" dedi.


ALMAN BASININDAN TÜRKİYE'YE ELEŞTİRİ Almanya Başbakanı Gerhard Schröder'in Türkiye ziyareti nedeniyle Alman basınında da Türkiye ve Başbakan Tayyip Erdoğan'la ilgili yorumlar yayınlandı. Alman basını Türkiye'deki Hıristiyanların hakları konusunda hâlâ sorunlar yaşandığını savundu. Erdoğan'a yönelik eleştirilere de yer verildi. Alman Der Tages-Spiegel gazetesi, "Türkiye'nin dini özgürlük dışında, Avrupa normlarının uygulanmasından bu denli uzak olduğu başka bir konu neredeyse yok" diye yazdı. Gazete, Başbakan Schröder'in İstanbul'da ziyaret edeceği patrikhanenin dünyadaki 330 milyon Ortodoks Hıristiyanın dini merkezi olduğuna işaret edip, "Patrikhane bir futbol kulübünden daha az hakka sahip" yorumunda bulundu. Die Tages-Zeitung gazetesi ise, Erdoğan'ın giderek milliyetçi bir çizgiye kaydığını belirtti. Gazete, Erdoğan'ın parti içinden, vatandaşlarından ve Avrupa Birliği'nden gelen daha fazla eleştiriye maruz kaldığını yazdı. Yazıda "Erdoğan'ın yeni koşullar karşısında gergin olması anlaşılabilir, ama Başbakan acilen değişmesi gereken bir zihniyet sergiliyor" dendi.

ÖNCEKİ HABER

Gavur lafı geçmez buralarda

SONRAKİ HABER

'Diaspora yaratmak sorunu çözemez'

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...