Mesaj doğru okunmalı

Newroz dolayısıyla yüzbinlerce kişinin akınına uğrayan Diyarbakır'daki Fuar Alanı, Kürt sorununun demokratik çözümü ve barış taleplerine bir kez daha sahne oldu. Yüzbinlerin katılımı ve coşkusu, DİHA'ya konuşan aydın ve siyasetçiler tarafından "barışa dönük kararlı bir duruş" olarak değerlendirildi. Newroz'un, insanların özgürlüklerini ifade etmeye çalıştığı, demokratik ve barış taleplerini dile getirdiği şölen ve bayramlara dönüştüğünü belirten Demokratik Toplum Koordinasyonu Üyesi Murat Bozlak, "Bu Newroz'da yine barış ve özgürlük talebi ön planda gözüküyor. Ben Urfa'da da Newroz'a katıldım. Geçen yıllarda olduğu gibi son derece güzel bir Newroz yaşıyoruz" dedi. Newroz'u değerlendiren DEHAP Genel Başkan Yardımcısı Naci Kutlay da, "Gördüğüm kadarıyla Newroz son 20 yıl içerisinde giderek daha çok halklaşıyor ve giderek kendi işlerliğini ve önemini kabul ettiriyor. Artık Türkiye'de büyük değişimlerin olması gerekir. Bu görüntü bunun kaçınılmaz olduğunu gösteriyor. Gelecek yıllarda daha iyi günler bekliyoruz. Halk çok güzel, yol gösterici oluyor" diye konuştu.

En acil talep barış "2005 yılı hem Ortadoğu'daki gelişmeler, hem Türkiye'nin AB'ye girişi ve Kürtler açısından çok önemli bir yıl" diyen EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel halkın dile getirdiği taleplerin önemine vurgu yaptı. Tüzel, "Kürt halkı bu coşkusu ve kararlılığıyla 2005 yılını, diğer dünya halkları lehine, özgürlüğün ve barışın lehine kazanacağını düşünüyorum. Bugünün coşku ve kararlılığı sanırım yıl boyu devam edecek. Barış ve özgürlük talepleri kazanacaktır" diye konuştu. Doğal olanın halkın bayram havası içinde Newroz'u kutlaması olduğuna vurgu yapan KESK Genel Başkanı Sami Evren ise konuşmasını şöyle sürdürdü; "Umuyoruz ki, halkın kendi iradesiyle, akrabasıyla, sokakta, istediği bir şekilde kutladığı günler gelir. Şu an bunlar yapılamadığı için demokratik talepler ön planda. Buradaki en acil istem barıştır. Bu yüzden yüzbinlerce insan buradadır. Bunları görmeyenlerin bir başka hesabı var demektir. Anlamak, anlaşılmak zorundadır. Barış olmadan halkın geleneksel olarak kutlayabileceği Newroz mümkün değildir."

---

BAZI ŞEYLER DEĞİŞMELİ Orhan Doğan (DTK Üyesi): Yıllar sonra Newroz'u, halkın barışa olan kararlılığını birlikte yaşama fırsatı bulduk. Anlatılması ve ifade edilmesi zor bir duygu. Aslında bu duygu seli 6 yıldan bu yana gelen çatışmasız dönemin, halk tarafından kalıcı bir barışa dönüştürülmesi için, kararlı bir duruşudur bence. Hükümet buradan gelecek mesajı çok uzun okumalı. Tilkilerle, koyunlarla uğraşmak yerine, halkın barışçıl sesini duymalı. Hatip Dicle (DTK Üyesi): Newroz bundan 2 bin 600 yıl önce, Kürt halkının yiğit öncülerinden olan Demirci Kawa'nın Kürt halkı ile birlikte başardığı, büyük bir zulümden kurtuluş hareketidir. Aradan yüzlerce yıl geçmesine rağmen, yine çağdaş Kawaların öncülüğünde ülkemizin dört bir yanında, Kürt halkı varlığını, dilini, kültürünü sürdürüyor. Bu sürecin Türkiye tarafından görülmesi, Newroz'un barışçıl, halkların kardeşliği ve özgürlük ruhuna göre kavranması ve haklı taleplerin karşılanması gerekir. Bu konuda Kürt halkı barış elini herkese uzatmıştır. Bu elin tutulması gerekir. Tarık Ziya Ekinci (Araştırmacı-Yazar): Burada halk mesajını veriyor. Halk barışın sağlanması konusunda halk tavırlarıyla, sloganlarıyla kararlılığını ortaya koyuyor. İnsanlar Türkiye'deki halkların kardeşleşmesini, ortaklaşmasını istiyor... Artık devlet 70 milyon insana, benim insanım demesi, farklı kültürleri kabul edebilecek bir mantığa gelmesi gerekiyor. Demokrasi güçlerinin bunun savaşını vereceğine ve sonuçlarını alacağına inanıyorum. Celal Başlangıç (Gazeteci-Yazar): Alanda çok muhteşem bir kalabalık var. İnsanlar gerçekten çok ciddi bir şekilde bayrama hazırlanmış, herkes yerel kıyafetlerini giymiş ve tarihin görmediği büyük bir ihtişamla Newroz'a katılıyor. Bu yüzden insanların demokrasi, barış ve eşit haklı vatandaşlığa ne büyük arzu duyduklarının işareti olarak ortaya çıkıyor. Türkiye'nin bunu, bu talepleri ciddiye alması lazım. Türkiye'de evrensel demokrasinin bütün öğelerinin yaşama geçirilmesi lazım. Bunu görmeyenlerin, bu devleti yönetme kabiliyetleri olmadığını düşünüyorum. Helin Baba (PDS Berlin Eyalet Milletvekili): Ellerini barışa ve çağdaş bir ülke için uzatan Kürt halkının özgürlük mücadelesinin bir simgesi oldu bu Newroz. Umuyorum ki bu sesler duyulacak.

src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön


Kurbanlık alanı tehlike saçıyor Cihan Güner Esenyurt Belediyesi'nin Kurban Bayramı dolayısıyla Esenyurt Namık Kemal Mahallesi'ne kurduğu kurbanlık satış yerini temizlememesi sağlık tehdidi oluşturuyor. Alanın 80. Yıl İlköğretim Okulu'nun hemen yanında bulunması mahalle sakinlerinin tepkisine neden oluyor. Esenyurt Kent Konseyi Başkanı Şükrü Engin, kurbanlık alanını satan Kızılay'ın bu alanı temizlememesi halinde, alanın belediye tarafından temizlenmesi gerektiğini belirterek şöyle dedi; "Görüyorsunuz, çocuklar okula giderken buradan gidiyor. Bu okulda 2 bine yakın çocuk okuyor, burda yaşıyan insanlar var. Ayrıca bir de buraya pazar pazarı kuruluyor. Şu anda bile sinekler üremiş, insanlar buradan meyve alıyor. Bu satılan meyvelerin üstü açık olarak satılıyor. Belediyenin bir an evvel burayı temizlemesi lazım." Konuyla ilgili bilgi sahibi olduğunu ve inceleme yaptığını söyleyen Esenyurt Kent Konseyi Sağlık Komisyonu Başkanı Dr. Yavuz İren alanın hastalığa davet çıkardığının altını çizerek şunları söyledi: "Esenyurt Belediyesi'nce kurban satış yeri olarak tahsis edilen yer, bayramdan sonra temizlenmeyince ortalık pislikten geçilmez oldu. Hem hayvan dışkıları, hem de orada ölmüş köpek cesetleri hastalığa davetiye çıkarıyor. Bu bir skandaldır çünkü hemen bitişiğinde yaklaşık 2 bin kadar ilköğretim çağında çocuk okuyan bir okulun bitişiğinde böyle bir şey yapılması en hafif deyimle aymazlıktır. Bu alan, bu haliyle önümüzün yaz olması nedeniyle salgın hastalıkların yayılmasına zemin hazırlar. En kısa zamanda burası temizlenmeli. Hatta bu konuda görevini yapmayan ya da yaptırmayanlar hakkında halka karşı suç işlemiş olduklarından kamu davası açılmalıdır.

---

Endüstri Holding eski yöneticileri yargılanıyor Konya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü tarafından 5 ayrı ilde eş zamanlı düzenlenen operasyonla 4 gün önce gözaltına alınan Endüstri Holding'in eski yöneticileri ve Şekerbank Konya Şubesi Müdiresi'nin de aralarında bulunduğu 36 kişi Konya Adliyesi'ne çıkarıldı. Endüstri Holding'in kayıp 250 milyon Mark'ı ile ilgili olarak gözaltına alınan 36 sanığın adliyeye çıkarılması sırasında, adliyenin önünde bekleyen Adnan Güzeloğlu isimli bir mudi, Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Ertekin'e saldırdı. Güzeloğlu isimli mudi, "Benim 100 bin Markım gitti. Bunların hepsinden şikâyetçiyim" diye konuştu.Bu arada, gözaltındaki sanıkların verdiği ifadeler doğrultusunda Holdinge ait Aksaray yolunda bulunan Mobelle Fabrikası'na önceki gün düzenlenen operasyonda da 5 ton evrak ele geçirilmiş ve tutanak altına alınmıştı. Tutanak altına alınan evraklar, polis koruması altında sanıklarla birlikte Konya Adliyesi'ne getirildi.