24 Şubat 2005 22:00

Amerika'nın arka bahçesi

Hollywood, Amerikan ideolojisini dünyaya yaymakta ne kadar kararlı ise; 'Amerikan Bağımsız sineması da, en azından Bush'un gitmesi konusunda o kadar kararlı.

Paylaş

Gümüş Şehir Orijinal Adı: Silver City Yönetmen: John Sayles Oyuncular: Chris Cooper, Danny Huston, Richard Dreyfuss, Elizabeth Rainer, Daryl Hannah, Thora Birch, Maria Bello, Tim Roth, Billy Zane, Kris Kristtofferson Senaryo : John Sayles Türü : Politik, komedi Yapım : 2004 ABD yapımı, 129 dk.

Hollywood, Amerikan ideolojisini dünyaya yaymakta ne kadar kararlı ise; 'Amerikan Bağımsız sineması da, en azından Bush'un gitmesi konusunda o kadar kararlı. Şimdilik bu çabalarında fazla başarılı oldukları söylenemez ama etkili oldukları kesin. Amerikalılar, Bush ve ekibinin neler yaptıkları ve neler yapabileceklerine dair kötü haberlerden fazla etkilenmemiş görünseler de 'bağımsız sektör' dünyanın geri kalanını 'Buhs'a ve Amerika'ya karşı uyarmaya devam ediyor. Michael Moore'un Bush'un Irak'ı 11 Eylül sonrasında izlediği politikaları gün yüzüne çıkartan belgesel çalışması "Fahrenheit 9/11"den sonra da; yine Amerikan seçimlerinde kamuoyunu etkilemek için çekilen "Gümüş Şehir" bugün sinemalarımızda. John Sayles'in senaryosunu yazıp, Bush karşıtı bir grubun sponsorluğunda çektiği film hayali bir kentte, hayali kahramanlarla ama tanıdık bir hikâye anlatıyor. Dickie Pilager, fazla meziyetleri olmamasına rağmen, güçlü bir politikacı olan babası sayesinde Kolorado Eyaleti'nden senatör adayı olmayı başarmıştır. Ne yapacağı, ne söyleyeceği menajeri Chuck Raven tarafından belirlenen Pilager, çevreci olduğunu gösteren bir reklam filmi çekiminde oltasının göle daldırır, ama oltanın ucuna bir ceset takılır. Bu durumdan şüphelenen Raven, olayın bir komplo olup olmadığını araştırması için Danny O'Brien'i tutar. O'Brien'in araştırmaları medya, siyaset, ekomomi üçgeninde dönen kirli dolapları ortaya çıkartıyor. Pilager'in cahil ve güçlü bir politikacının oğlu olması ne kadar da tanıdık değil mi? Zaten filmde bunu saklamıyor. Amerika seçimleri öncesinde Bush'a karşı yapılan film, gösterime de seçimlerden önce girdi. Filmin en güçlü yanı oyuncuları. Chris Cooper, Danny Huston, Richard Dreyfuss, Daryl Hannah, Tim Roth ve Kris Kristtofferson'unda aralarında bulunduğu Amerikan sinemasının kalburüstü karakter oyuncuları filmi oyunculuk açısından sorunsuz kılıyor. Anlatımdaki bir başka çarpıcı özellik de, Amerikan seçimlerinin nasıl bir imaj kampanyası şeklinde yürütüldüğü ve medyanın, patronların bu seçim kampanyalarında oynadıkları karanlık rolleri açıkça ortaya sermesi. Filmin bizim açımızdan 'eski' olan tarafı ise anlatılan hikâyenin hemen herkes tarafından 'malum' olması galiba. Zira Amerika'da bu işlerin nasıl döndüğüne dair çekilen birçok büyük stüdyo filmi sayılabilir bir çırpıda: "Başkanın Adamları", "Wag the Dog" (O da Başkanın Adamları adıyla gösterildi), "JFK", "Mançuryalı Aday" vb. Ama, sonuçta Amerikan sisteminin, basın özgürlüğü, çevre, göçmen politikası vs. gibi konulardaki ikiyüzlü tutumunu bir kez daha sinemada görmekte sakınca yok. Her yıl onlarca Hollywood formülleriyle üretilen birbirinin aynısı filmlerin sinema salonlarımızı doldurduğu göz önüne alındığında...

aydemirsenay@hotmail.com

ÖNCEKİ HABER

Belediye emekçisine sürgün

SONRAKİ HABER

Bir sinema biletine
Ray Charles konseri