23 Şubat 2005 23:00

SEKA işçilerini yazmak suç mu?

Başbakan Tayyip Erdoğan, fabrikalarında direnişte olan SEKA işçilerinin eylemlerinde attıkları sloganları yayımladığımız için gazetemize toplam 15 bin YTL'lık tazminat davası açtı. Erdoğan'ın bu kez de "acı, elem ve ıstırap" duyduğu belirtilirken AKP'nin de işçilerin sloganlarından, onur ve saygınlığına saldırıda bulunulduğu iddia edildi.

15 bin YTL (15 milyar) istiyor Gazetemizin 1 Şubat 2005 tarihinde yayımlanan "SEKA'lı AKP'ye Lanet Okuyor" başlıklı haberde "ağır, katlanılması ve tahammülü gayrı hakaretlere yer verildiği" gerekçesiyle gazetemizden davacı olundu. Erdoğan'ın ve AKP'nin avukatı Fatih Şahin tarafından Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi Hakimliği'ne verilen dava dilekçesinde Erdoğan ve AKP için 7.500 YTL olmak üzere toplam 15 bin YTL manevi tazminatın, yayın tarihinden itibaren kanuni faiziyle birlikte ödenmesi istendi. Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 24 Mart 2005 tarihinde görülecek olan davaya neden olan haberle ilgili dava dilekçesinde "Erdoğan'ın yüce Türk halkı nezdinde sahip olduğu itibarını zedelemeye, yüce Türk halkının kendisine göstermiş olduğu büyük hüsn-ü kabulü gölgelemeye, parlak ve halkımızın takdirine ve sevgisine mazhar olan siyasi kişiliğini karalamaya, toplumun kin ve nefret duygularına maruz bırakmaya ve müvekkilimi hak etmediği bir konuma düşürmeye ve yine AKP'nin toplum nazarında sahip olduğu saygınlığı zedelemeye, yüce Türk halkının son genel ve yerel seçimler ile kendisine göstermiş olduğu ve halen devam edegelen teveccühe zarar vermeye matuf, dava konusu ifadeler hukukun himaye etmeyeceği derecede ağır ve haksız bir saldırıdır" ifadelerine yer verildi.

Tazminat Erdoğan'ın acısını biraz dindirir Dava dilekçesinde basının saldırı niteliği taşıyan ifadelerden de kaçınması gerektiği savunuldu. Asılsız suçlamaların, kişiyi küçük düşüren, gülünç duruma sokan davranışların, kişilik haklarının ihlal niteliği taşıdığı bildirilirken, tazminat miktarının Erdoğan'ın duyduğu acı, elem ve ıstırabı bir bölümüyle karşılayabileceği miktardan çok mana ve ehemmiyetinin büyüklüğünün tartışılmaz olduğu kaydedildi.

Öğüt de verildi Dava dilekçesinde ayrıca "Kişiler objektif bilgi verme ve eleştiri ile yetinmelidirler. Bilerek kişileri tahfif etmek ya da itham ve kuşkuları hafiflikle yaymak gibi izin verilmeyecek araçlara başvurmamalıdırlar. Eleştiride yer alan olayları anlatırken bile objektiflikten ayrılmamalı, genişletici ve yanlış yorumlarda bulunmamalıdırlar. Özellikle hakarete başvurmaktan, yersiz olarak onur kırıcı deyimleri kullanmaktan kaçınmalıdırlar" denildi.




İşçiler yanımızda Gazetemize destek veren işçiler, Başbakan Erdoğan'ın açtığı dava hakkında şu görüşleri dile getirdiler:



Halil Bahçeci (Selüloz İş Send. Genel Sekreteri) Gazete olarak milletin söylediklerini aktardınız. Çözüm bu söylenenlere karşı dava açmak değil, nedenlerini ortadan kaldırmaktır. Söylenenlerin gerekçeleri belli. Verilen sözlerin tam aksini yaparak insanların bunları söylemeleri için ortam yarattılar. Buradaki direnişin kamuoyuna yansımasını engellemenin yolu, gerçekleri yazan basına dava açmakla kapanmaz. Kamuoyunun işçilere göre olumlu, kendilerine göre olumsuz tepkilerini ortadan kaldırmaya çalışmak yerine, bu tavırlarından vazgeçip SEKA ile ilgili çalışan ve üretebilen kararlar vermeye uğraşsınlar.



Ali Bozkurt (işçi) Evrensel gazetesi farklı, burada ne yaşanıyorsa yazıyor. Bunun için açılıyor bu dava. Buradaki olayı en iyi yansıtan bu sloganlar. Fabrikadaki işçiler kapandı. Direnişteler demekle olmuyor. Bunlar yer almalı ki neler yaşanıyor anlaşılsın. Gerekiyorsa biz toplarız bu parayı aramızda yine susmayız.



Ali Bozkurt'un annesi Emine Bozkurt Tabii dava açarlar, işçileri buluşturursanız. Yazmayı kısıtlamak için bu davalar. Özgürlük kalkmış oluyor böylelikle. Basın yayın sesini çıkarmasın, işçi sussun, onlar da istedikleri kadar at koştursunlar. Onları kınıyoruz.



Murat Beyhan (işçi) Evrensel gazetesi işçilerin haklarını ararken dile getirdikleri sloganları okurlarına iletiyor. Ayrıca birçok gazeteye karikatürden dolayı dava açtılar. Utanmazlarsa bunları bir tarife halinde tebliğ etsinler de bizde bilelim. Gazeteyi mahkemeye vermekle bu sloganlar kesilmez. Çünkü bizi gazete bağırtmıyor!



Kemal Aslan Bize gazete demedi, "fabrikanızı kapatacağım" diye. "Siz böyle bağırın" da demiyor. Biz haykırıyoruz, gazete gerçekleri yazıyor. Bütün basının gerçekleri yazması lazım. Evrensel gazetesini susturmak için açıyorlar bu davaları.

Evrensel'i Takip Et