18 Şubat 2005 23:00
Adada yarın seçim var
GÜNÜN YAZILARI
KKTC'de 147 bin 249 seçmen, Cumhuriyet Meclisi'ndeki 50 sandalyenin yeni sahiplerini belirlemek amacıyla yarın günü sandık başına gidecek. KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talat, seçimlerin Kıbrıs'ta gelecek dönemde olacak gelişmeler açısından önem taşıdığını söyledi.
KKTC'de kayıtlı 147 bin 249 seçmenin, toplam 575 sandıkta oy kullanacağı seçimlerde, 7 siyasi parti ve 2 bağımsız aday yarışıyor. Yaklaşık 800 milyar liralık bütçeyle yapılacak seçimlerde parti temsilcileri dışında, toplam 2 bin civarında resmi görevli çalışacak.
Ülke genelinde yüzde 5 seçim barajını aşan parti ve adaylar 50 üyeli Meclis'te sandalye sahibi olacak. Ulusal Birlik Partisi (UBP), Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), Demokrat Parti (DP), Barış ve Demokrasi Hareketi (BDH), Toplumcu Kurtuluş Partisi (TKP) ile Yeni Parti (YP) seçimlere 5 ilçede toplam 50 adayla katılırken, Milliyetçi Adalet Partisi (MAP) 6 adayının listelerden çıkarılmasıyla, 44 adayla seçime giriyor. İlçelerin çıkaracağı milletvekili ve buna bağlı olarak yapılabilecek tercih sayıları şöyle: Lefkoşa 16 milletvekili (8 tercih), Gazimağusa 13 milletvekili (6 tercih), Girne 9 milletvekili (4 tercih), Güzelyurt 7 milletvekili (3 tercih), İskele 5 milletvekili (2 tercih).
KKTC Başbakanı Talat, seçimlerin Kıbrıs'ta gelecek dönemde olacak gelişmeler açısından önem taşıdığını kaydetti. Genel başkanlığını yaptığı CTP'nin iktidara gelmesiyle birlikte KKTC'de çözümsüzlüğü temel alan eski politikalara son verildiğini savunarak, "Bugün yürütülen politikalar, Kıbrıs Türk halkının geleceğini belirleyecek" dedi.
Seçim sonuçlarına göre Toplumcu Kurtuluş Partisi (TKP) ya da Barış ve Demokrasi Hareketi (BDH) ile de koalisyon kurma seçeneklerinin oluşabileceğini söyleyen Talat, "Ama bir de geçmiş var" diyerek, DP ile koalisyon kurma olasılığına da kapalı olmadığının sinyalini verdi.
ANNAN'A MEKTUP KKTC Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'a bir mektup gönderdi. Edinilen bilgiye göre, Denktaş, Genel Sekretere ulaşan mektubunda, Annan'ın "Güney Kesimi lideri Tasos Papadopulos'tan, Annan planında Rum kesiminin istediği değişiklikleri yazılı olarak bildirmesini talep etmesini, zamanlı, yerinde ve olumlu bir gelişme olarak değerlendirdiklerini" belirtti. Denktaş, Annan'a, kendisinin gözetimi altında Kıbrıs sorununun çözümü için çalışmaya hazır olduklarını bildirdi. Denktaş, mektupta görüşmelerin yeniden başlaması için Güney Kesimi'nin adım atması gerektiğini dile getirirken, "Kıbrıs'taki belirsizliği ortadan kaldırmaya ve çözüm yolunu açmaya kararlı olduklarını" söyledi. "Çözüm yolunu açmaya kararlıyız" diyen Denktaş, şunları söyledi: "Mayıs ayında başlayacağını öngördüğümüz yeni bir çözüm sürecinde masaya otururken, o masadan nasıl kalkacağımızı bilerek oturmalıyız. Müzakere yapılacak ve eğer Güney tarafı da bu müzakerelerden siyasi eşitliğimize dayalı, iki kesimliliğin varolduğu, Türkiye'nin garantisinin devam ettiği bir çözüm noktasında bizimle uzlaşır ve 'evet' derse o zaman masadan iki siyasi eşit, birleşik Kıbrıs veya adı ne olacaksa o, masadan kalkar. Güney tarafı bir kez daha, retçi tutumunu devam ettirirse o zaman o masadan başka hiçbir uğraşa gerek kalmaksızın, dünya ile entegre olmuş şekilde kalkarız."
ANNAN'A MEKTUP KKTC Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'a bir mektup gönderdi. Edinilen bilgiye göre, Denktaş, Genel Sekretere ulaşan mektubunda, Annan'ın "Güney Kesimi lideri Tasos Papadopulos'tan, Annan planında Rum kesiminin istediği değişiklikleri yazılı olarak bildirmesini talep etmesini, zamanlı, yerinde ve olumlu bir gelişme olarak değerlendirdiklerini" belirtti. Denktaş, Annan'a, kendisinin gözetimi altında Kıbrıs sorununun çözümü için çalışmaya hazır olduklarını bildirdi. Denktaş, mektupta görüşmelerin yeniden başlaması için Güney Kesimi'nin adım atması gerektiğini dile getirirken, "Kıbrıs'taki belirsizliği ortadan kaldırmaya ve çözüm yolunu açmaya kararlı olduklarını" söyledi. "Çözüm yolunu açmaya kararlıyız" diyen Denktaş, şunları söyledi: "Mayıs ayında başlayacağını öngördüğümüz yeni bir çözüm sürecinde masaya otururken, o masadan nasıl kalkacağımızı bilerek oturmalıyız. Müzakere yapılacak ve eğer Güney tarafı da bu müzakerelerden siyasi eşitliğimize dayalı, iki kesimliliğin varolduğu, Türkiye'nin garantisinin devam ettiği bir çözüm noktasında bizimle uzlaşır ve 'evet' derse o zaman masadan iki siyasi eşit, birleşik Kıbrıs veya adı ne olacaksa o, masadan kalkar. Güney tarafı bir kez daha, retçi tutumunu devam ettirirse o zaman o masadan başka hiçbir uğraşa gerek kalmaksızın, dünya ile entegre olmuş şekilde kalkarız."
Evrensel'i Takip Et