ABD'den Kuzey Kore'ye ret

ABD, nükleer silah programıyla ilgili altılı görüşmelerden çekildiğini açıklayan Kuzey Kore'nin karşılıklı görüşme talebini reddetti. Beyaz Saray sözcüsü Scott McClellan, çokuluslu görüşmelerde ısrar ettiklerini söyledi. Nükleer programıyla ilgili altılı görüşmelere katılımını askıya aldığını açıklayan Kuzey Kore, gerginliğin giderilmesi için ABD ile ikili görüşme yapmak istediğini açıklamıştı. Kuzey Kore, nükleer silahlara sahip olduğunu ve nükleer silah programlarıyla ilgili yapılan altılı görüşmelerden, ABD'nin düşmanca tutumuna karşı savunmaya ihtiyacı olduğunu ilan ederek süresiz çekilmişti. Altılı görüşmelere Kuzey ve Güney Kore ile ABD, Rusya, Japonya ve Çin'in temsilcileri katılıyordu.

Türkiye'nin tutumu Bu arada Türk yetkililerden konuyla ilgili dikkat çekici bir açıklama geldi. Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Kuzey Kore'nin nükleer programıyla ilgili görüşmelerden çekilmesi "bölgesel olduğu kadar uluslararası barış ve istikrar açısından da olumlu sonuçlar vermeyecek bir gelişme" olarak değerlendirildi. Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'nin Kore Yarımadası'nın nükleer silahlardan arındırılması çabalarını desteklediği ifade edilerek, Kuzey Kore'nin nükleer silah programının yarattığı sorunun diyalog yoluyla çözülmesinin önemine işaret etti. AKP Hükümeti bu açıklamayla, Kuzey Kore konusunda ABD'den yana tavır almış oldu.

BM: 'Görüşmeler bitmedi' Birleşmiş Milletler ise, Kuzey Kore'nin atom bombasına sahip olduğunu açıklamasını 'talihsiz bir gelişme' olarak niteledi, ancak bunun görüşmelerin sona ermesi gerektiği anlamına gelmediğini bildirdi. BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın Kuzey Kore Özel Temsilcisi Maurice Strong, "Altılı görüşmeler iptal edilmedi, sadece Kuzey Kore şu anki koşullarda görüşmeleri sürdürmeye hazır olmadığını bildirdi" dedi. "Bunu beklenmedik bir aksilik, talihsiz bir gelişme, bir hayal kırıklığı olarak niteleyebiliriz, görüşmelerin sonu olarak değil" diye devam eden Strong, Kuzey Korelilerin de nükleer soruna barışçı bir çözüm bulunmasından yana olduklarını açıkladıklarını, aynı zamanda da dünya ekonomisine katılımlarını engelleyen yaptırımların kaldırılmasını istediklerini belirtti.