29 Kasım 2004 22:00

İtalyan tiyatrosunda
   gelenek ve değişmezlik

İtalyan tiyatro topluluğu Assemblea Teatro, "Hayatın Maceraları ve Göklerin Büyüsü İçinde Özgürlük Arıyorum" adlı müzikal oyunları ile Ankara'daydı.

Paylaş
"Hayatın Maceraları ve Göklerin Büyüsü İçinde Özgürlük Arıyorum" adlı müzikal oyunlarını, 23 yıldır oynayan Assemblea Teatro, Ankara'daydı. İtalyan tiyatro topluluğunun farklı oyun yöntemleri kullandığı, görsel zenginliğe sahip ve sözsüz olan oyunlarını, Ankaralı tiyatro izleyicileri, dakikalarca ayakta alkışladı. TAKSAV'ın düzenlediği 9'ncu Uluslararası Ankara Tiyatro Festivali kapsamında Türkiye'ye gelen Assemblea Teatro, aynı zamanda festivalin de açılış gösterisini üstlendi. Avrupa'nın birçok ülkesinin yanı sıra Güney Amerika, Küba'da gösterilen ve Ocak ayı içinde Güney Afrika ve Endonezya'ya konuk olacak topluluk, her yıl 2-3 oyuna daha imza atıyor. Renzo Sicco'nun yönettiği oyunda, Paolo Martini, Antonella Dell'Aria, Pietro Del Vecchio, Livio Girivetto, Cristiana Voglino, Italo Fazio, Laura Casano, Paolo Sicco, Roberto Leardi rol alıyor. Oyunda çeşitli film müziklerinin yanı sıra Tangerine Dream, Genesis, Strawbs ve Mike Oldfield gibi müzisyenlerin bestelerinden yararlanılmış. Ve 1979 yılında doğan "Özgürlük Arıyorum" tiyatro gösterisi zamanla Assemblea Teatro'nun savaş atı şekline dönüşmüş... Oyunda, aslında insanların katmanlarını anlatmak için kullanılan koltuk değnekleri ise bir tiyatro ziyafeti olarak sunuluyor. Özellikle koltuk değnekli karakterlerin dans gösterileri, izleyicilerin dudaklarını uçuklatıyor. "Bilmiyorum neden size anlatıyorum bu hikayeyi, bilmiyorum, bu hikayeyi size neden anlatıyorum, başka bir tane anlatabilirim, bir daha ki sefere size belki başka bir hikaye anlatırım. Yaşayan kişiler, bütün bunların birbirine benzediğini anlıyorsunuz" diye başlayan oyunda, geçen tek söz de bunlar. Çağdaş insanın içinde bile geleneklerin ve değişmezliğin ne kadar olduğunu ortaya çıkartmayı ve vurgulamayı hedefleyen oyunda, iyi ile kötünün çıkışı ve arasındaki ilişki sorgulanıyor. İtalyan topluluk oyunlarını şu sözlerle anlatıyor: "Sözlü geleneklerin hikayelerinden etkilenen ve ecdatlarımızın düşsel dünyasını dolduran kişiler, ilkel insanlığın evrene, kendisine açıklayabilmek için düzen ve isim veren hikayelerin kahramanları yüksek koltuk değnekleri üzerinde geçit yapmakta ve bizlere halen sonsuz isteklerimizden bahsetmektedir.". Katmanlardaki insanlar... 23 yıldır iyi ile kötü arasındaki ilişkiyi anlatan Assemblea Teatro oyuncuları ile yaptığımız görüşmede, oyuncular, Türkiye seyircisinin ilgisinden ve Büyük Tiyatro'nun sahnesinden gayet memnun olduklarını söylediler. Paolo Sicco, oyunda, Akdeniz'e kıyısı olan ülkelerin insanlık tarihinin anlatıldığını dile getirerek, oyunda, bir hokkabaz, bir fahişe, bir şeytan ile kadın ve erkeklerin olduğunu ifade etti. Oyunda, kötülüğün tanrı tarafından değil şeytanın yarattığını anlattıklarını belirten Sicco, "Bu insanlar için kolay olanı. Bunu devlet de seviyor ve istiyor. Biz de bunu anlatmayı istedik" dedi. Oyunda hokkabaz rolünü canlandıran Livio Girivetto ise hayal ve gerçek arasındaki ilişkiyi kurduğu için komik bir karakteri oynadığını söyledi. Girivetto, şeytanın aldığı güç ile insanların içindeki vahşiliği yarattığını, böylece iyi ve kötüyü de yarattığını belirterek, hokkabaz rolünün, insanlar iyiye ve doğruya yaklaştıklarında ortaya çıktığını böylece devletin de bu korkusunu giderek, rahatlattığını anlattı. Şeytan karakterini canlandıran Paolo Martini, oyunun konusunun güçlü olduğunu ve bu yüzden 23 yıldır oynayabildiklerini dile getirerek, sözün önemli olmadığını, insan konusunu işlediği için seyirci ile doğrudan ilişki kurabildiklerini ifade etti.

ÖNCEKİ HABER

Çocukların gözünden

SONRAKİ HABER

'Antik çağ filozofları halen çağdaş'

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...