06 Kasım 2004 22:00

Almanya nükleer silah mı denedi?

Kuzey Almanya'da lösemiye yakalanan çocukların oranı, 15 yıldır ülke genelinin üç katı düzeyinde seyrediyor. Konuyu araştırmakla görevlendirilen komisyonun 8 üyesinden 6'sı, 12 yıl sonra "Çalışmamız engelleniyor" diyerek istifa etti.

Paylaş
Kuzey Almanya'da lösemiye yakalanan çocukların oranının 15 yıldır ülke genelinin üç katı düzeyinde seyretmesi ve bu konuda araştırmalar yapmak üzere görevlendirilen komisyonun 6 üyesinin "Çalışmamız engelleniyor" diyerek istifa etmesi, akıllara "Yeni bir skandalla mı karşı karşıyayız?" sorusunu getirdi. "Junge Welt" ve "rbi"de yer alan iddialara göre, Almanya'nın kuzeyindeki Gesthaacht'taki nükleer santral ve Nükleer Araştırmalar Merkezi'nde yıllarca nükleer silah denemeleri yapıldı.

Gerçekler saklanıyor Hafta başında istifa eden komisyon üyelerinden Otmar Wassermann, lösemi vakalarının ardında, nükleer silah denemelerinin yattığını ileri sürdü. Bu gerçeğin saklandığını ve çalışmalarının, komisyonun kurulduğu 1992 yılından bu yana sürekli engellendiğini belirten Wassermann, Schleswig-Holstein eyaletinin elinde bulundurduğu her türlü idari ve hukuksal aracı kendilerini önlemek için kullandığını belirtti. 1980'li yılların sonunda ve 90'lı yıllarda Almanya'nın kuzeyindeki Schleswig-Holstein eyaletinde lösemiye yakalanan çocuk sayısında patlama yaşanmış, bunun üzerine eyalet hükümeti tarafından bir komisyon görevlendirilmişti. Komisyon, incelemeleri sonucunda, artışın Çernobil'deki nükleer santral kazası ile bağlantılı olmadığı sonucuna vardı. Unterelbe bölgesindeki Geesthacht yakınlarında bulunan "Krümmel" adlı nükleer santralde 80'li yıllarda yaşanan küçük çaplı kazaların da artışların sebebi olamayacağı sonucuna varan komisyonun incelemeleri sonucunda, aynı bölgede faaliyetini sürdüren GKSS adlı merkezde nükleer silah çalışmalarının yürütüldüğü ortaya çıktı.

Mini atom bombası 1986'da bir yangın sonucunda kapısına kilit vurulan tesisin lösemi vakalarındaki artıştan sorumlu olduğu sonucuna varan komisyonun nükleer denemeler konusunda yapmaya çalıştığı incelemeler, eyaletteki yargı ve yasama kurumları tarafından engellendi. Geçtiğimiz pazartesi günü istifa eden komisyon üyelerine göre, söz konusu denemeler sırasında boncuk büyüklüğünde "minik atom bombaları" üretildi. Bin kilogramlık TNT'ye eşit tahrip gücüne sahip olan söz konusu bombaların üretildiği dönemde eyalet başbakanı olan ve daha sonra intihar ettiği iddia edilen Uwe Barschel'in şüpheli ölümünün, nükleer denemelerle bağlantılı olabileceği ileri sürülüyor.

Savaştan sonra kuruldu GKSS, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra, nükleer enerjiden sivil ve askeri alanda yararlanmak için çalışmak üzere kurulmuştu. Merkezin başına getirilen Erich Bagge ve Kurt Diebner adındaki iki fizikçi, Nazi Almanyası döneminde atom bombası yapma konusundaki çalışmalarıyla ünlenmişti. 50'li yıllarda merkez, nükleer enerji santrallerinden sorumlu olan ve sonraki yıllarda Savunma Bakanlığı görevine getirilen Franz Josef Strauss tarafından kollandı. İstifalar sonucunda dağılan Lösemi Araştırma Komisyonu, 1992 yılında kurulmuştu. "Krümmel" nükleer santrali ve yakınındaki GKSS çevresinde yaklaşık 8 bin kişi yaşıyor. 1989-96 yılları arasında bölgede 9 çocuk ve 1 yetişkin kan kanserine yakalandı, 3 kişi yaşamını yitirdi.


Dr. Sebastian Pflugbeil, nükleer rezaleti anlattı
    Her yerden pislik akıyor! Işınlardan Korunma Kuruluşu adlı örgütün başkanı olan Dr. Sebastian Pflugbeil, "Junge Welt" gazetesinin nükleer silah denemeleri, lösemi vakaları ve araştırma komisyonunun çalışmalarının engellenmesi konularındaki sorularını yanıtladı. Junge Welt: Elbe bölgesindeki lösemi vakalarını araştırmak üzere kurulan komisyonun 6 üyesi istifa etti. İstifa edenler, Schleswig-Holstein eyaletinin kendilerini engellediğini ileri sürüyor. Bu iddiaların gerçeklik payı nedir? Dr. Sebastian Pflugbeil: Komisyon, bilimsel çalışmalar yürüttü. Örneğin toprak numunelerini inceledi. Ancak eyalet hükümeti, komisyonu finanse etmeyi reddetti. Çalışmaların giderleri, ya araştırmacıların kendi ceplerinden, ya da bölge halkının oluşturduğu inisiyatifler tarafından karşılandı. Hükümet, her yerde engel çıkarıyor. Geesthacht'taki Nükleer Araştırmalar Merkezi GKSS'de Eylül 1986'da çıkan yangın konusunda da hükümet en küçük bir bilgi vermedi ve vermemekte ısrar ediyor. Muhtemelen bu yangında çevreye radyasyon yayıldı. O dönem gazetelerde yer alan haber ve fotoğraflara baktığımızda, görevlilerin yangın mahallinde özel koruma elbiseleriyle, nükleer sayaçlarla dolaştığını görüyoruz. Bugün, yangın konusundaki belgelerin arşivlendiği dolabın da yandığı söyleniyor! Fizikçiler, incelemeleri sırasında esrarengiz kürecikler buldular. Bunlar neydi? Yıllarca Federal Meclis ve nükleer sanayi için bilirkişi raporları hazırlayan bir grup atom fizikçisi, Hanau'daki nükleer tesislerin çevresinde radyoaktif kürecikler buldu. Söz konusu kürecikler, Hanau'daki bu tesislerde üretiliyordu. Bu küreciklerle atom fiziği deneyleri yapılır. Bunlar, Elbe bölgesinden alınan toprak numuneleri üzerindeki incelemelerde de ortaya çıktı. Başlangıçta ben biraz tereddütlü davranmış, bu yüzden kendim numune toplamıştım. Mikroskopla yaptığım incelemelerde, 10 dakika içinde kendi topladığım numunelerde de söz konusu kürecikleri buldum. Ancak resmi kurumlar bu küreciklerin varlığını inkâr ediyor. Evet; gülünç ama, bulduğumuz küreciklerin aslında solucan dışkısı olduğunu ileri sürüyorlar! Kürecikler; plütonyum, amerikyum veya küriyum gibi, yüksek derecede zehirli padyo-nüklidlerle dolu. Ayrıca içlerinde uranyum ve nükleer füzyonda ortaya çıkan lityum, trityum, berilyum ve bor gibi elementler var. Bu ise, bilim literatüründe hibrid deney adı verilen deneylerin yapıldığının işareti. Bu deneylerde nükleer füzyon ve parçalanma birlikte gerçekleştirilir. Bu deneyler, çok küçük miktarda maddelerle yapılır. Bu deneylerin amacı ne? Bu deneylerle bir yandan, gelecek yüzyıllarda yapılacak nükleer santrallerin temeli atılabilir. Ancak aynı zamanda, mini atom bombaları geliştirmek için de bu deneyleri yapabilirsiniz. Resmi kuruluşların, araştırmacılar tarafından ortaya çıkarılan gerçekleri inkâr ettiğini görünce, bu deneylerin askeri amaçlarla yapıldığı konusundaki inancım derinleşiyor. Yani atom bombası yapmak için çalışıldığını mı iddia ediyorsunuz? Evet, tahminim bu yönde. Ancak elimde, bunu kanıtlayabilecek yeterli delil yok. Doğu Almanya'daki Devlet Güvenlik Bakanlığı da bu yönde kuşkulara sahipti. Bu bakanlığa bağlı uzmanların yaptığı araştırmalar sonucunda, Almanya'nın kuzeyinde mini atom bombaları geliştirmek için çalışmalar yapıldığını gösteren kanıtlar oluşmuştu. Bu konuda yazılı belgelere sahibim. Ben de söz konusu uzmanların başvurduğu kaynakları incelemiştim. Vardığımız sonuçlar da aynı. Almanya'daki nükleer araştırmaların gelişmişlik düzeyi son derece yüksek. Almanya ne kadar sürede bir atom bombası yapabilir? Kolları sıvayıp işin başına geçmeleri durumunda bunu hemen yapabilirler. Konvansiyonel patlayıcı ile, örneğin tıbbi araştırma araçlarında bulunan sezyum fünyesi birleştirilirse, bir "kirli bomba" yapmış olursunuz. Yüksek teknoloji ürünü bir atom bombası yapmak ise, 1-2 yıllık bir iştir. Geesthacht'taki esrarengiz olaylar nasıl aydınlatılabilir? Araştırma Merkezi'ndeki görevlilerden birisinin itiraflarda bulunması gerekir. Olayların aydınlatılmasının tek yolu bu. Diğer bir olasılık ise, olup bitenleri tüm ayrıntılarıyla bilen bir yetkilinin bildiklerini açıklaması.

ÖNCEKİ HABER

Samarra'da kanlı saldırılar

SONRAKİ HABER

Ebu Ammar direniyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...