04 Kasım 2004 22:00

Başbakan'a soruyoruz

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığı'na devrine karşı çıkan emek örgütlerine kızarak, şöyle dedi: "Şu ana kadar bu hastanelerin ayakta kalması için Hazine'nin ödediği paradan haberiniz var mı? Onu kimse konuşmuyor.

Paylaş
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığı'na devrine karşı çıkan emek örgütlerine kızarak, şöyle dedi: "Şu ana kadar bu hastanelerin ayakta kalması için Hazine'nin ödediği paradan haberiniz var mı? Onu kimse konuşmuyor. Bu yıl görünen rakam 22.5 katrilyon TL." Başbakan Erdoğan'ın bu sözleri emek örgütlerinin tepkisini artırmaktan başka bir işe yaramadı. Çünkü, gerçek rakamlar Başbakan'ı yalanlıyor. SSK'nın 2003 verilerine göre sigortalılardan kesilen prim toplamı ve diğer gelirler, 15.974 trilyon lira. Aynı yıl toplam sağlık harcaması 5.430 katrilyon lira. 2004 yılındaki toplam sağlık harcaması ile ilgili resmi tahmin ise 6.413 katrilyon lira. Hal böyle olunca İstanbul Tabib Odası soruyor: "22.5 katrilyonluk yardımı ne zaman yaptınız?" ve Başbakan'a yine kendisinin sözleriyle tepki gösteriyor: "... halkımızı aldatmaya, halkımıza dürüst ve doğru olmayan ifadelerle yaklaşmaya kimsenin hakkı yok."

Nereden çıktı bu rakam? Erdoğan'ın sözünü ettiği 22.5 katrilyon liranın, devlet bütçesinden tüm sosyal güvenlik kuruluşlarına yapılan katkı olduğu söylenerek, Başbakan'ın yanlışlıkla böyle söylediği iddia edilebilir. Ancak bu yıl eylül ayı itibariyle Emekli Sandığı'na 6.497 trilyon, Bağ-Kur'a 3.908 trilyon, SSK'ya ise 4.075 trilyon devlet katkısı yapıldı. 2004 bütçesinde ise bu kurumlar için belirlenen başlangıç ödenekleri ise şöyle: Emekli Sandığı (7.800 trilyon), Bağ-Kur (5.336 trilyon), SSK (5.842 trilyon).

Hastaneler kâr ediyor Sağlık-İş Genel Başkanı Mustafa Başoğlu da dün düzenlediği basın toplantısında bu gerçeğe dikkat çekti. Bu yıl SSK'ya sadece malullük, yaşlılık ve ölüm yardımı yapıldığına dikkat çeken Başoğlu, "SSK sağlık hizmetlerinden zarar değil kâr etmektedir" dedi. Hükümetin "sağlık hizmetlerinin tümünün aynı çatı altında toplanacağı" gerekçesini de inandırıcı bulmayan Başoğlu, "Çünkü üniversite, belediye hastaneleri gibi sağlık kuruluşları alınmıyor. Burada tartışma konusu yapılan sadece SSK hastaneleridir" diye konuştu. SSK hastanelerinin devrinin kurumun ölmesi anlamına geleceğini belirterek, bundan sonraki adımın, bireysel emekliliğin gündeme getirilmesiyle SSK'nın yok edilmesi olacağını ifade etti. SSK üzerindeki devlet ambargosunun kalkması, primlerin değerlendirilmesi ve hastanelerin genişletilmesi halinde sorunların çözümleneceğini ifade eden Başoğlu, "Boş kadrolara tayin yapılamıyor. SSK hastanelerinde hizmet aksaması var. Ama bu beceriksizlikten değil, imkânsızlıktan'' dedi.

ÖNCEKİ HABER

Kimin parasını kime vermiyor?

SONRAKİ HABER

Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa