01 Kasım 2004 22:00
Başbakanlık'ta eşkıyalık
Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu'nun, "Azınlık Hakları ve Kültürel Haklar Çalışma Grubu"nun raporu üzerinde tartışmalar, kaba gücün kullanımına, zora başvurmaya kadar gitti.
Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu'nun, "Azınlık Hakları ve Kültürel Haklar Çalışma Grubu"nun raporu üzerinde tartışmalar, kaba gücün kullanımına, zora başvurmaya kadar gitti. Türk Dünyası İnsan Hakları Derneği, TOBB, Hukuki Araştırma Derneği ve Kamu-Sen temsilcileri, Kurul Başkanı İbrahim Kaboğlu'nun rapora ilişkin basın toplantısına müdahale ederek engellemek istediler. Kamu-Sen Genel Sekreteri Fahrettin Yokuş ise işi fiili saldırıya kadar götürerek, Kaboğlu'nun elindeki metni yırtarak toplantıyı engelledi. Danışma Kurulu Başkanı İbrahim Kaboğlu, Divan Başkanı Kemal Akkurt, Helsinki Yurttaşlar Derneği Başkanı Bülent Atamer, PSAKD Başkanı Kazım Genç, KESK MYK üyesi İhsan Avcı ve Ankara Barosu Avukatlarından Oya Aydın'ın da katıldığı bir basın toplantısı düzenledi. Ancak, toplantıya katılan Türk Dünyası İnsan Hakları Derneği Başkanı Abdullah Buksur, Kamu-Sen Genel Sekreteri ve Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, Hukuki Araştırmalar Derneği Başkanı Yakup Erikan, TOBB Genel Sekreteri İsmail Köksel açıklamanın yapılmasını engellemeye çalıştılar. Ancak Kaboğlu, açıklamasına başladı.
'Kamuoyu yanlış yönlendirildi' Kaboğlu, rapor konusunda kamuoyunun, dezenformasyon faaliyeti nedeniyle yanlış yönlendirildiğini, 2003 yılında gündeme alınan ancak 2004 Haziran ayına, ardından da Ekim 2004'e ertelenen raporun gündeme geldiği toplantının, kurulun tüm üyelerine ve Başbakan Yardımcısı, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e gündemiyle birlikte bildirildiğini hatırlattı. Toplantının hem Haziran'da hem de 1 Eylül'de duyurulduğunu, 1 Ekim'de de komisyon raporunun oylanarak kabul edildiğini aktararak, raporun içeriği konusunda bilgi veren Kaboğlu, fiziki bir saldırı ile karşı karşıya kaldı. Toplantı sırasında arka sırada ayakta duran Kamu-Sen Genel Sekreteri Fahrettin Yokuş Kaboğlu'nun okuduğu metni önünden alarak yırttı ve attı. Kaboğlu ise bu fiziki şiddet karşısında toplantıya devam edemeyeceklerini söyledi. Konuşma metni ve raporun özeti dağıtılırken, rapor karşıtlarının sözle müdahalesi sürdü. Kaboğlu ise "Basın toplantısı bile yaptırmıyorlar. İşte düşünce özgürlüğüne tahammül edilmeyişinin görüntüsü" diyerek salonu terk etti.
Mikrofonu kapan açıklama yaptı Kabaoğlu'nun ardından mikrofonu kapan rapor karşıtları öfkelerini dile getirdiler. "Baskın Oran ve Kaboğlu raporu" diye nitelendirdiği raporu Kamu-Sen olarak yırttığını belirterek eylemini savunan Yokuş, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ü de "ikiyüzlü siyaset yapmakla" suçladı. Rapor tanımadıklarını belirterek, kurulun derhal lağvedilmesini isteyen Yokuş, "komisyonu çalıştırmayacağız. Milli birliğe, bütünlüğe saldırıya izin vermeyeceğiz" dedi. "Sahte raporu benim adıma açıklamak istemesi üzerine irade koydum" diyen Yokuş 7 örgütün red oyu kullandığını, AB İlerleme Raporu ile örtüştürmek için acele edildiğini iddia etti.
Kaboğlu'ndan kınama Rapor karşıtlarının binadan ayrılmalarının ardından Kaboğlu yeniden basının karşısına çıkarak, "Tanık olduğunuz çok çirkin olayların insan hakları toplantısında cereyan etmesi kabul edilemez" dedi. Bütün toplantılarının basına da açık olduğunu hatırlatan Kaboğlu, toplantıya katılmayıp, düşünce özgürlüğünü baltalamaya yönelik tutumları kamuoyunun takdirine bıraktı. Soruları yanıtlamayan Kaboğlu, kaba güç saldırılarını kınarken, kamuoyunu duyarlı olmaya çağırdı.
'Kamuoyu yanlış yönlendirildi' Kaboğlu, rapor konusunda kamuoyunun, dezenformasyon faaliyeti nedeniyle yanlış yönlendirildiğini, 2003 yılında gündeme alınan ancak 2004 Haziran ayına, ardından da Ekim 2004'e ertelenen raporun gündeme geldiği toplantının, kurulun tüm üyelerine ve Başbakan Yardımcısı, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e gündemiyle birlikte bildirildiğini hatırlattı. Toplantının hem Haziran'da hem de 1 Eylül'de duyurulduğunu, 1 Ekim'de de komisyon raporunun oylanarak kabul edildiğini aktararak, raporun içeriği konusunda bilgi veren Kaboğlu, fiziki bir saldırı ile karşı karşıya kaldı. Toplantı sırasında arka sırada ayakta duran Kamu-Sen Genel Sekreteri Fahrettin Yokuş Kaboğlu'nun okuduğu metni önünden alarak yırttı ve attı. Kaboğlu ise bu fiziki şiddet karşısında toplantıya devam edemeyeceklerini söyledi. Konuşma metni ve raporun özeti dağıtılırken, rapor karşıtlarının sözle müdahalesi sürdü. Kaboğlu ise "Basın toplantısı bile yaptırmıyorlar. İşte düşünce özgürlüğüne tahammül edilmeyişinin görüntüsü" diyerek salonu terk etti.
Mikrofonu kapan açıklama yaptı Kabaoğlu'nun ardından mikrofonu kapan rapor karşıtları öfkelerini dile getirdiler. "Baskın Oran ve Kaboğlu raporu" diye nitelendirdiği raporu Kamu-Sen olarak yırttığını belirterek eylemini savunan Yokuş, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ü de "ikiyüzlü siyaset yapmakla" suçladı. Rapor tanımadıklarını belirterek, kurulun derhal lağvedilmesini isteyen Yokuş, "komisyonu çalıştırmayacağız. Milli birliğe, bütünlüğe saldırıya izin vermeyeceğiz" dedi. "Sahte raporu benim adıma açıklamak istemesi üzerine irade koydum" diyen Yokuş 7 örgütün red oyu kullandığını, AB İlerleme Raporu ile örtüştürmek için acele edildiğini iddia etti.
Kaboğlu'ndan kınama Rapor karşıtlarının binadan ayrılmalarının ardından Kaboğlu yeniden basının karşısına çıkarak, "Tanık olduğunuz çok çirkin olayların insan hakları toplantısında cereyan etmesi kabul edilemez" dedi. Bütün toplantılarının basına da açık olduğunu hatırlatan Kaboğlu, toplantıya katılmayıp, düşünce özgürlüğünü baltalamaya yönelik tutumları kamuoyunun takdirine bıraktı. Soruları yanıtlamayan Kaboğlu, kaba güç saldırılarını kınarken, kamuoyunu duyarlı olmaya çağırdı.
YAZARLAR
A. Cihan Soylu
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Şebnem Korur Fincancı
Tehlike nedir?
Sultan Özer
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Hediye Levent
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Arif Nacaroğlu
Özgürlükçü Anayasa
Erkan Aydoğanoğlu
1 Mayıs ve sonrası
Mehmet Özyazanlar
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
