21 Ekim 2004 21:00

Avukatların yöneteceği bir yapı için...

Türkiye'nin en büyük barosu konumundaki İstanbul Barosu'nun Olağan Genel Kurulu, yarın başlıyor. İki gün sürecek genel kurulda, 5 grubun adayı, yönetime seçilmek için yarışacak.

Paylaş
Türkiye'nin en büyük barosu konumundaki İstanbul Barosu'nun Olağan Genel Kurulu, yarın başlıyor. İki gün sürecek genel kurulda, 5 grubun adayı, yönetime seçilmek için yarışacak. Baroda her zaman çok önemli bir ağırlığı bulunan Çağdaş Avukatlar Grubu bu dönem başkan adayı olarak Avukat Bahri Bayram Belen'i belirledi. Grubun başkan adayı Belen'in en önemli hedefi baroya yeni bir işleyiş ve kimlik kazandırmak. Belen, iki yıldır suskun kalmakla eleştirdiği baronun, Türkiye'deki hukuk ve demokratikleşme sürecinde aktif rol alması gerektiğini düşünüyor. Baroyu, hem avukatların meslek örgütü hem de yargının bir kurucu unsuru, aynı zamanda toplumsal baskı gücü olan bir hukuk kurumuna dönüştürmeyi hedefleyen Belen, bunun ancak Çağdaş Avukatlar'ın bakış açısıyla mümkün olacağını söylüyor. Avukat Bahri Bayram Belen'le İstanbul Barosu'nun Olağan Genel Kurulu öncesinde seçimler ve baro hakkında konuştuk. Çağdaş Avukatlar olarak, baroya ilişkin planlarınız nelerdir? Türkiye bugün önemli bir süreçten geçiyor. AB süreci, bu önemli sürecin dinamiklerinden biri. Anayasa ve diğer düzenlemelerle yapılan değişiklikler, aslında hem toplumun kendi iç dinamiklerinden, hem de uluslararası dinamiklerden etkilenerek gelişiyor. Ve bu süreç süratle somutlaşıp toplumu etkileyen biçimlere dönüşüyor. İstanbul Barosu bu süreçte 18 bin avukatıyla neler yapabilir? İstanbul Barosu hem avukatların bir meslek örgütü, hem de yargının bir kurucu unsuru, aynı zamanda toplumsal baskı gücü olan bir hukuk kurumu olmalıdır. Baro, Türkiye'deki hukuk ve demokratikleşme sürecinde aktif ve etkin bir rol oynamalıdır. Tüm bunlar da, Çağdaş Avukatlar Grubu'nun bakış açısıyla hayata geçirilebilir. Basına verdiğiniz demeçlerinizde baronun "suskun" olduğunu dile getirdiniz. Sizce baro neden suskun kalıyor? Baro neden susar? Bir kere sürece hazırlıklı değildir. Donanımı yoktur. Biz çağdaş avukatlar grubu olarak sürece hazırlıklıyız ve sürece donanımlıyız. Peki başkan ve yönetim kurulu üyeleri ile birlikte 11 kişi bu süreci olumlu yönde etkiyebilir miydi? Etkileyemez. Biz diyoruz ki; baro üyelerinin yaratıcı ve çözümleyici gücünü baroya taşıyacağız. Bunu nasıl yapacağız? Oradaki merkezlerde, komisyonlarda, çalışma alanlarında ve baro meclisinde çalışarak yapacağız. Oysa mevcut yönetimdeki arkadaşlar, bu merkezlerin ve çalışma mekânlarının kapılarını avukat arkadaşlara kapadılar. Sessiz kaldılar. Değişen Türkiye'nin hukuk ve yargı sürecine müdahale edemediler. Sizce baronun görevi ve öncelikleri neler olmalıdır? Öncelikle avukat diyoruz. Avukatların birincil sorunu ekonomik. Bunu söyleyince herkes "Baro avukatlara iş mi sağlayacak?" diye soruyor. Hayır. Avukatlar Türkiye'de yaptıkları hukuki yardımın karşılığını alamıyorlar. Öncelikle bu hizmetlerin karşılığı olan ücretleri bir mekanizmaya oturtmamız gerekiyor. Bunun için yasal olanaklarımız var. Konuyla ilgili Avukatlık Kanunu'nun 25. maddesinde değişikilik yapıldı. Biz pul düzenlemesi ile ilgili öneride bulunduk. Avukatlar davaları takip ediyorlar. Bu davaları takip ederken evraklara pul yapıştırılıyor. Bu pullardan elde edilen gelirin hiç olmazsa bir kısmı avukatlara aktarılsın dedik. Pullardan elde edilen gelir stajyerlere kredi için kullanılıyordu. Buna karşı değiliz. Stajyer avukat ekonomik bağımsızlığını kazanırsa mesleğine daha iyi hazırlanır. Avukatları yöneten değil avukatların yönettiği bir yapı hayata geçirilmelidir. AB uyum sürecinde bir dizi yasa çıkarıldı. Mecliste bekletilen yasa tasarıları var. Yasalar hazırlanırken baronun etkisi ve görevi ne olmalıdır? Anayasada değişiklikler yapıldı. Ancak Anayasa hâlâ birbirinden kopuk, birbirine yabancı yamalı bir bohça halinde. İyi bir Anayasa için barolar ciddi bir çalışma yapmalıdır. Çıkarılan birçok yasa kendi içinde çelişkili ve uyumsuzdur. Bazı yasaların olumlu yönleri de vardır ancak eksiktir. Bu eksiklikleri gidermek için müdahaleci, aktif olunmalıdır. Avrupa Birliği'nin (AB) istediği her şey bizim için en mükemmel değildir. Biz insanımız ve halkımız, dünya için AB standartlarının da ötesinde şeyler istiyoruz. AB'ye alkış tutmak yerine daha iyi bir şeyler yapmak konusunda çaba sarfetmek zorunluluğu var. Son aylarda gerçekleşen çete operasyonları ile birlikte "Hukuk kimin için var?" sorusunu sorduracak bazı gelişmeler yaşandı. Hukukun bu kadar yıpratılması hakkındaki düşünceleriniz nelerdir? Toplumun her yerindeki sıkıntı yargının içinde de vardır. Ama yargının şöyle önemli bir özelliği var: Yargıdaki bir hata, leke o toplumun temellerini, çatısını sarsar. Çünkü insanlar bir toplumda önce adalet isterler. Adalet ve özgürlük dağıtacak temel kurum yargıdır. Yargının içindeki sıkıntıların çözülmesi yaşamsal ve önemlidir. Ben yargıda yaşanılan sıkıntıların ferdi olduğunu düşünüyorum. Sıkıntıları çözme gücünün ve imkânının da yine yargıçlar, savcılar ve onun ayrılmaz parçası avukatlar üzerinde oluğunu düşünüyorum.


ÇAĞDAŞ AVUKATLAR SEÇİMLERE HAZIRLANIYOR İstanbul Barosu'nun genel kuruluna az bir zaman kala Çağdaş Avukatlar Grubu çalışmalarına hız verdi. Dün sabah saatlerinde Sirkeci Adliyesi'nde broşür dağıtan Çağdaş Avukatlar, yoğun ilgiyle karşılandılar. Çağdaş Avukatlar Grubu'nca hazırlanan, "Baronun Geleceği ve Geleceğin Barosu" başlıklı broşürde, "Biz Çağdaş Avukatlar güvenilir, saygın, bağımsız avukatlığı; meslek örgütü, savunmanın örgütü; hukuk kurumu, baskı grubu olan her türlü vesayete karşı bağımsız baroyu; adil, etkin bağımsız yargıyı; özgürlükçü, laik, adil demokratik bir hukuk düzenini savunuyoruz" ifadelerine yer veriliyor.


Bahri Bayram Belen KİMDİR 1975 yılında İstanbul Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu. Mezuniyetinden bu yana serbest avukatlık yapıyor. Mesleğini İstanbul'da yapıyor ancak Türkiye'nin hemen hemen her yerinde duruşmalara girdi. Olağan ve olağanüstü mahkemelerde yargılamalara katıldı. Şimdi Çağdaş Avukatlar Grubu'ndan İstanbul Baro Başkanlığı'na aday olarak gösteriliyor.

ÖNCEKİ HABER

Çırılçıplak işkence

SONRAKİ HABER

Özelleştirme işsizlerine 'geçici' teselli

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...