18 Ekim 2004 21:00

Yoksulun kömürünü heba ettiler

Paylaş
Geçtiğimiz yıl yoksul ailelere dağıtılmak üzere Türkiye Kömür İşletmeleri tarafından Eskişehir Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Teşvik Fonuna gönderilen tonlarca kömür, maddi durumu iyi olmayan ailelere ulaştırılamadan heba oldu. Nakil işlemleri sırasında parçalanan kömür torbalarından dışarıya saçılan tonlarca kömür, korunma altına alınmadığı için kötü hava şartlarının da etkisiyle kullanılamaz hale geldi. İstasyon kömür toplama ve aktarma merkezinde yoksul ailelere ulaştırılamadan toz haline gelen tonlarca kömür, kışı kötü şartlarda geçirmeye çalışan ailelere dağıtılamadı. Trenle istasyonda bulunan kömür toplama alanına getirilen kömür torbaları depolanmaya çalışılırken çeşitli yerlerinden yırtıldı. Yırtılan kömür torbalarından dışarıya dökülen kömürler uzun bir süre yeni kömür çuvallarına konularak dağıtılmak için bekletildi. Açıkta bırakılan kömürler yeniden torbalanmayınca tonlarca soma cinsi kömür kullanılamaz hale geldi. Geçen yıldan itibaren maddi durumu iyi olmayan yoksul ailelere dağıtılmak üzere bekletilen kömürlerin bir an önce yeni çuvallara konularak dağıtılacağını ifade eden Vali Kadir Çalışıcı, gereken hassasiyetin gösterileceğini söyledi. Kömür toplama alanında incelemelerde bulunacağını vurgulayan Vali Çalışıcı, şunları söyledi: "Ramazan ayının ilk gününden itibaren maddi durumu iyi olmayan tüm ailelere kömür ve gıda yardımında bulunulacaktır. Bundan sonra gereken hassasiyet gösterilecek" diye konuştu.
Depremzedenin feryadı
Prefabrikleri sökülerek sokağa atılma tehdidiyle karşı karşıya bulunan depremzedeler, kendilerine biraz daha süre verilmesini ve kurdukları kooperatif için arsa tahsis edilmesini istiyorlar. Bu zor koşullarda yaşamanın kendi istekleri olmadığını belirten depremzedeler, başka bir seçenekleri olmadığını söylüyorlar. Erzincan depremini de yaşadıktan sonra bölgeye gelen İlhan Sağdık, 5 yıldır zor şartlarda yaşadıklarını ve burada yaşadıklarını Erzincan'da yaşamadığını söylüyor. Oğlunun yeni askerden geldiğini ve iş bulamadığını anlatan Sağdık, yaşadıkları birçok zorluğa ek olarak elektriklerinin de kesildiğini ifade etti. Kiraya çıkacak durumu olmadığını belirten Sağdık, kendilerine biraz daha süre tanınmasını istedi. 220 milyon maaşla tekstilde çalışan Elif Kabala, bu şartlarda ev tutmasının mümkün olmadığını söylüyor. Kendilerine yapılanın haksızlık olduğunu söyleyen Kabala, prefabrikleri sökseler bile barakada yaşamak zorunda olduğunu belirtiyor. Geçtiğimiz hafta, gençlerin ve kadınların dövüldüğünü hatırlatan Sertif Güneşer de, "Biz bu ülkenin insanı değilsek, hepimizi denize atıp kurtulsunlar. Başka bir şey söylemiyorum" diye konuştu. 5 yıldan beri prefabriklerde yaşayan ve eşi geçici işlerde çalışan bir başka depremzede de Gülay İlbaylı. Biri öğrenci üç çocuk sahibi olan İlbaylı da kendilerine haksızlık yapıldığını düşünen onbinlerce depremzededen biri. Evsiz Depremzedeler Yapı Kooperatifi'ni kurduklarını söyleyen İlbaylı, devletin yapması gerekeni kendilerinin yaptığını; buna rağmen sürekli talep ettikleri arsalara henüz kavuşamadıklarını belirtti. "Yakın zamanda ev bulamayacağımıza göre, kurduğumuz çadırda yaşamaya devam edeceğiz" diyen İlbaylı bölgenin birilerine peşkeş çekilmeye çalışıldığını söyledi. Son olarak görüştüğümüz Hacı Kabala ise, "Sökmesinler bu prefabrikleri. İşsizim, ev tutacak durumum yok. Hakkımızı savunurken dayak yedik. Bu ülkenin insanlarıyız, insanca muamele görmek istiyoruz." dedi.
ÖNCEKİ HABER

Hani sıfır tolerans!

SONRAKİ HABER

Cumhuriyet'in panoroması

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...