Hedef Kürtleri ABD'ye bağlamak

Vatan ve Milliyet gazeteleri dünkü sayılarında Kongra-Gel'den ayrılarak ABD denetimindeki Celal Talabani'nin bölgesine sığınan Osman Öcalan'la yapılan röportajları yayınladı. Geçtiğimiz günlerde kendisine ait internet sitesinde ABD'nin desteğini almanın "eşsiz değerde" olduğunu yazan Osman Öcalan, röportajlarda ABD ile ilişkilerinin Kongra-Gel saflarındayken başladığını anlattı. "Şu veya bu düzeyde ilişkilerimiz, tartışmalarımız oldu, onlara daha çok değişim programını anlatmaya çalıştık" diyen Öcalan, Kongra-Gel'den ayrılma nedenini ise; "PKK sosyalist karakterdedir, bizse demokratik karakterdeyiz. PKK sınıfsaldır biz değiliz. PKK otoriterdir biz liberal demokratız" ifadeleriyle açıkladı.

ABD 'ortam' sundu Kongra-Gel'den ayrıldıktan sonra yerleştikleri bölgede ABD'nin herhangi bir engeliyle karşılaşmadıklarını belirten Öcalan şöyle devam etti; "Mevcut durumdaki yaklaşımları bize ortam sunmaktadır. Bir ortam sunuyorlar ve engellemiyorlar. Amerika değişim çabalarına hep olumlu baktı. Bu değişim hareketi başladığında baskıcı olmadı. Bugüne kadar Irak'ta herhangi bir engelleyici tutum da takınmadı." Hem ABD'nin Irak'a müdahalesini hem de Büyük Ortadoğu Projesi'ni desteklediklerini anlatan Osman Öcalan, ABD'nin işgalini "Demokratik sömürgecilik" olarak tarif ettiklerini dile getirdi. Kürtlerin hiçbir yerde kendi güçleriyle mevcut rejimleri değiştiremeyeceğini savunan Öcalan, değişimin ABD'nin eliyle yapılmış olmasından rahatsızlık duymadıklarını ifade etti.

'AKP'ye olumlu yaklaşıyoruz' Öcalan, "Irak'tan sonraki hedeflerin İran ve Suriye olacağı söyleniyor. Bush'un yeniden seçilip buralara müdahalesi durumunda tavrınız ne olacak?" sorusuna şu yanıtı verdi; "Kürtler açısından olumlu olur. Artık tükenmiş, ne kendilerine ne de başkalarına hayrı kalmayan rejimlerin aşılıp demokratik rejimlere geçilmesi ilk planda Kürtler, ikinci planda buralardaki tüm hakların lehine olur." Abdullah Öcalan'ın son dönemlerde ciddi bir biçimde Kemalizmi sahiplendiğini öne süren Öcalan, "Yalnız taktik olarak değil, temel bir yaklaşım olarak bunu benimsemiştir. O statükocu kesimlerle yürümek isteyip, AKP karşıtı bir tutum takınırken biz hükümete daha olumlu yaklaşıyoruz" dedi.

---

ABD'NİN ELİNDE 'JOKER KARTI' OLUR MU Güneri Civaoğlu ve Fikret Bila, dünkü yazılarında Osman Öcalan'ın açıklamalarını değerlendirdiler. Civaoğlu, yıllar önce gittiği bir kampta karşılaştığı Öcalan için "savaşçi kimligini birakmiş izlenimini veriyordu" diye yazarken; Bila ise Kongra-Gel ile Osman Öcalan arasında "fazla bir fark" görmüyor. Ancak her iki yazar da "kuşkulu." Nedeni ise ABD.

---

'İKİNCİ ÖCALAN'

Güneri Civaoğlu Osman Öcalan, saf tutmuş PKK'lıların önündeki komutanlar(!) arasında hiç yer almadı. Abdullah Öcalan'la yaptığımız söyleşide, öğle yemeğinde, akşamüstü, kampı gezerken de ortalarda yoktu. Yani, kamptaki işlevi daha çok "protokol görevlisi" gibiydi. Savaşçi kimligini birakmiş izlenimini veriyordu. Şimdi de, agabey Öcalan'la yolları ayrılan Osman Öcalan'ın, yanaştığı ABD'nin elinde etkin bir "joker" kartı, yani, "ikinci Öcalan" olabileceğinden kuşkuluyum.

---

ABD VE OSMAN ÖCALAN

Fikret Bila ... Osman Öcalan'ın ABD'ye güvendiği ve ABD-Barzani-Talabani cephesine katıldığı açık. Kongra-Gel adına ABD ile bazı gayri resmi görüşmelerin yapıldığını da açıklıyor. Beklentisinin ABD'nin desteğiyle Türkiye'ye karşi "siyasi muhatap" konumuna gelmek olduğu anlaşılıyor. Osman Öcalan'ın açıklamaları ABD'nin izlediği ve izleyeceği politikalar açısından önemli ipuçları veriyor. Bu açıklamalarla ABD Başkanı Bush'un danışmanı Rice'ın, "Askeri olmayan yollardan çözüm arıyoruz" anlamındaki sözleri birlikte değerlendirildiğinde Türkiye'ye dönük bir "siyasi formül" üzerinde çalışıldığı izlenimi doğuyor. PKK/Kongra-Gel'e karşi silah kullanmayan, operasyon yapmayacagini açiklayan ABD'nin Osman Öcalan ve yeni örgütüyle nasıl bir temas içinde olacağı ve "askeri olmayan yoldan" tam olarak ne kastettiği önem taşıyor. ABD'nin elinde KDP ve KYB'den sonra bir de Türkiye'yle ilgili olarak Osman Öcalan ve grubunun bulunduğu söylenebilir. Osman Öcalan'ın "eşsiz firsat" olarak gördüğü ABD'nin, Türkiye'yle ilgili nasıl bir "gelecek tasarımı" içinde olduğu merak konusu. Bir süre sonra bu soruların yanıtları ortaya çıkacaktır. Talepler açısından bakıldığında, şimdilik PKK/Kongra-Gel ile Osman Öcalan grubu arasında fazla bir fark görülmüyor. ... Fark ABD'nin Osman Öcalan'a daha sıcak bakması gibi görülüyor.

---

GÜL İHTİMAL VERMEDİ Osman Öcalan'ın "ABD ile yakınlaşma içinde olduğu, silah bıraktıkları, Türkiye ile ilişki kurmak istedikleri" yönünde verdiği mesajları değerlendiren Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, "Teröristlerle nasıl ilişki kurulursa öyledir. ABD'nin teröristlerle ilişki içinde olacagina ihtimal vermiyorum" dedi.