22 Ağustos 2004 21:00
Adaylar birbirin suçladı
Kristal-İş 14. Genel Kurulu'nun önceki gün akşam bölümünde söz alan adaylar, konuşmalarında birbirleri suçladılar.
Sendikacılığın uzlaşmacı, bürokrat bir yapıya dönüştüğünü söyleyen genel sekreter adaylarından Hüseyin Keskin, merkez yöneticilerinin sorunları masa başında çözmeye çalıştığını belirtti. Keskin Beykoz Paşabahçe Fabrikası'nın kapatılmasının da bu anlayış sonucu olduğunu ifade etti.
Kristal-İş Mersin Şubesi'nden başkan vekilliğine aday olan Engin Yılmaz ise Kristal-İş'in 1989'dan beri güç kaybettiğini söyledi. Sendikacıların işçinin ücretinin yanı sıra çocuklarının geleceğini de düşünmesi gerektiğini söyleyen Yılmaz, sendikanın büyümesi için Eskişehir'de başarılı olunması gerektiğini kaydetti.
Paşabahçeyi grev kırıcı yaptılar Genel başkan adayı Bilal Çetintaş, 1999'da seçimi kaybettikten sonra fabrikaya alınmadığını ve Mustafa Bağçeci'nin bu konuda hiçbir girişimde bulunmadığını söyledi. 2001 sözleşmelerinde bütün fabrikaların greve çıktığını ancak Paşabahçe'nin çıkartılmadığını anlatan Çetintaş, Beykoz Paşabahçe'nin grev kırıcı olarak gördüğünü ve bu nedenle fabrikanın kapatılması sırasında işçilerin destek vermediğini anlattı. Çetintaş, hakkındaki "işverenci" suçlamalarını da reddetti. Genel sekreterliğe aday olan Münir Dinler ise Hüseyin Keskin'in Topkapı işçilerinin adayı olmadığını söyleyerek "yamama aday" olarak suçladı. Toplusözleşme konusundaki eleştirileri yanıtlayan Dinler, "başarılı bulduğu" sözleşmenin ortak kararla imzaladığını ifade etti. Eskişehir Paşabahçe Fabrikası'nın Kristal-İş için ekmek, su ve hava gibi gerekli olduğunu anlatan Dinler, burayı kazanmak için her türlü mücadelenin yürütülmesi gerektiğini söyledi.
'Bağçeci beni harcadı' Kristal-İş Genel Sekreteri ve yeni dönem için aday olan Rıza Sami Aydoğan ise yaşadıkları sürecin ardından böyle hakaretleri hak etmediklerini ileri sürdü. Aydoğan, "Başkan vekilliğine aday oldum. Fakat Mustafa Bağçeci buradan benim çekilmemi istedi. Kazanmak için beni harcadı" diye konuştu. Mustafa Bağçeci ise Beykoz Paşabahçe Fabrikası konusunda verdiği kararın hâlâ arkasında olduğunu belirtti. Aydoğan'ın ayağını kaydırmak gibi bir niyetinin olmadığını anlatan Bağçeci, sadece genel merkezde Mersin şubesinin temsil edilmemesinden dolayı Engin Yılmaz'ın karşısına aday olarak çıkmamasını istediğini anlattı.
Paşabahçeyi grev kırıcı yaptılar Genel başkan adayı Bilal Çetintaş, 1999'da seçimi kaybettikten sonra fabrikaya alınmadığını ve Mustafa Bağçeci'nin bu konuda hiçbir girişimde bulunmadığını söyledi. 2001 sözleşmelerinde bütün fabrikaların greve çıktığını ancak Paşabahçe'nin çıkartılmadığını anlatan Çetintaş, Beykoz Paşabahçe'nin grev kırıcı olarak gördüğünü ve bu nedenle fabrikanın kapatılması sırasında işçilerin destek vermediğini anlattı. Çetintaş, hakkındaki "işverenci" suçlamalarını da reddetti. Genel sekreterliğe aday olan Münir Dinler ise Hüseyin Keskin'in Topkapı işçilerinin adayı olmadığını söyleyerek "yamama aday" olarak suçladı. Toplusözleşme konusundaki eleştirileri yanıtlayan Dinler, "başarılı bulduğu" sözleşmenin ortak kararla imzaladığını ifade etti. Eskişehir Paşabahçe Fabrikası'nın Kristal-İş için ekmek, su ve hava gibi gerekli olduğunu anlatan Dinler, burayı kazanmak için her türlü mücadelenin yürütülmesi gerektiğini söyledi.
'Bağçeci beni harcadı' Kristal-İş Genel Sekreteri ve yeni dönem için aday olan Rıza Sami Aydoğan ise yaşadıkları sürecin ardından böyle hakaretleri hak etmediklerini ileri sürdü. Aydoğan, "Başkan vekilliğine aday oldum. Fakat Mustafa Bağçeci buradan benim çekilmemi istedi. Kazanmak için beni harcadı" diye konuştu. Mustafa Bağçeci ise Beykoz Paşabahçe Fabrikası konusunda verdiği kararın hâlâ arkasında olduğunu belirtti. Aydoğan'ın ayağını kaydırmak gibi bir niyetinin olmadığını anlatan Bağçeci, sadece genel merkezde Mersin şubesinin temsil edilmemesinden dolayı Engin Yılmaz'ın karşısına aday olarak çıkmamasını istediğini anlattı.
Evrensel'i Takip Et