18 Ağustos 2004 21:00
Demokrasiden eser yok
AKP'nin "yerel demokrasi geliyor" iddiası ile çıkardığı Büyükşehir Belediyeleri Yasası'nı ŞPO Ankara Şubesi 2'inci Başkanı Eser Atak, "yasada demokrasinin kırıntıları bile yok" diye değerlendirdi.
"Yerel demokrasi geliyor" söylemleri ile çıkarılan Büyükşehir Belediyeleri Yasası'nda yerel demokrasinin kırıntısının bile olmadığı, Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi tarafından da dile getirildi. Oda 2'inci Başkanı Eser Atak, yerel demokrasiyi dışlayan, ilçe belediyelerini yetkisizleştiren, "reform" değil geriye gidiş olan yasa ile büyükşehir belediye başkanlarına adeta kral yetkisinin tanındığını söyledi. Atak düzenlediği toplantıda, yasanın, nüfusu bir milyona yakın ilçe belediyelerini bile yetkisizleştirdiğini, büyükşehir belediyelerinin yetkilerini ise artırdığını kaydetti. İlçe belediyelerinin hazırladığı imar planlarını büyükşehir belediyelerinin istediği gibi değiştirerek onaylama yetkisi aldığına, büyükşehir belediyesinin herhangi bir ilçede yapacağı projeler konusunda ilçe belediyesi ve yaşayanlara sormayacağına vurgu yapan Atak, bu değişikliğin arkasındaki amacın da planlarla yaratılan rantın engellenmeden kullanılması olduğunu söyledi.
Kral başkanlar Kent planlama gibi teknik ve bilimsel bilgi, birikim gerektiren konularda tüm kararların Belediye Meclis'ine bırakılmasını da eleştirerek, karar mekanizmalarının bilimin önüne geçmesi anlamına geldiğini kaydeden Atak, yasanın "kral başkanlar oluşturduğunu" dile getirdi. Büyükşehir belediyelerinin, yetkilerinin "uygun görürse" istediği belediyeye devredebilmesini de getirdiğini söyleyen Atak, "Böylece farklı partiden olan ilçe belediyeleri, kendi ilçelerinde planladıkları her proje için büyükşehir belediyesinin ve başkanının insafına terk edilmektedir" dedi. Atak, belde belediyelerinin büyükşehir sınırlarına alınmasını ve belediye çalışmalarına katılım için getirilen düzenlemeleri olumlu buldu.
YASA NELER GETİRİYOR?Planlamadaki yeni yetkiler karmaşa yaratacak; pek çok belediyenin kendi sınırları içinde yaptığı uygulama imar planları, büyükşehirce yapılmaya başlanacak, bu da eşgüdümsüzlüğün yanı sıra planlama sistematiğinde yeni karmaşalara yol açacak. Büyükşehir sınırları bilimsel ölçütlere dayanmıyor; mevcut büyükşehir belediyelerinden nüfusu 2 milyondan fazla olanları için, valilik binası merkez kabul edilerek 50 kilometrelik daire içindeki yerleşim yerleri büyükşehir belediyesinin sınırlarını oluşturacak. İzmir Antalya gibi kıyı boyunca doğrusal formda gelişen kentlerde dairenin yarısı deniz içinde kalacak. Ankara'nın çok sayıda köyü artık mahalle olacak. yapılması gereken ise bu sınırların her kent için ayrı ayrı ve metropoliten etki alanları göz önüne alınarak belirlenmesiydi.
Yeni sınırlara belediye teşkilatı ve altyapısı yetersiz kalacak Üst ölçekli planın kapsamı çok dar Belediye başkan ve yöneticileri, belediye şirketlerine yönetici olabilecek.
Kral başkanlar Kent planlama gibi teknik ve bilimsel bilgi, birikim gerektiren konularda tüm kararların Belediye Meclis'ine bırakılmasını da eleştirerek, karar mekanizmalarının bilimin önüne geçmesi anlamına geldiğini kaydeden Atak, yasanın "kral başkanlar oluşturduğunu" dile getirdi. Büyükşehir belediyelerinin, yetkilerinin "uygun görürse" istediği belediyeye devredebilmesini de getirdiğini söyleyen Atak, "Böylece farklı partiden olan ilçe belediyeleri, kendi ilçelerinde planladıkları her proje için büyükşehir belediyesinin ve başkanının insafına terk edilmektedir" dedi. Atak, belde belediyelerinin büyükşehir sınırlarına alınmasını ve belediye çalışmalarına katılım için getirilen düzenlemeleri olumlu buldu.
YASA NELER GETİRİYOR?
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
