17 Ağustos 2004 21:00

İMO: 17 Ağustos'tan ders çıkarılmadı

Paylaş

İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Taner Yüzgeç, 17 Ağustos depreminin yıldönümünde deprem uykusunun hâlâ devam ettiğini, yeterince ders çıkarılmadığını bildirdi. Yüzgeç dün yaptığı açıklamada, Türkiye'nin yüzde 93'ünün aktif deprem kuşağında olmasına karşın, 17 Ağustos depreminden ders çıkarılmadığı, yapı denetim sisteminde gerekli düzenlemeler yapılmadığı sürece, ileride 17 Ağustos'un acılarını kat kat aşacak acıların yaşanacağı uyarısında bulundu. 17 Ağustos'un, toplumsal hayatın yeniden yapılandırılmasıyla ilgili açık, net bir mesaj olması gerektiğini kaydeden Yüzgeç, ancak merkezi ve yerel yönetimlerin "yara sarma" şeklindeki afet stratejisinden öte anlamlı bir adım atmadığının altını çizdi. "Yapı Denetim sistemi, sorunlarımızı gideren, ihtiyacımızı karşılayan bir noktadan yeniden düzenlenmezse, afet sonrasıyla sınırlı kalan bir 'deprem stratejisine' mahkûm bir hayat sürmeye devam edeceğiz" diyen Yüzgeç, İnşaat Mühendisliği disiplininin Türkiye'deki uygulamalarına, gelişmiş ülkeler düzeyinde yasal düzenleme ve denetim sistemi getirilmezse, ileride yaşanacak büyük acıların 17 Ağustos'u kat kat aşacağı uyarısında bulundu. Kocaeli hekimlerinden Hüseyin Usta ise, yaşadığı 17 Ağustos depremi üzerine, "Yeni 17 Ağustoslar, yeni raydan çıkmalar, yeni felaketler, yeni acılar yaşamamak için hepimize kolay gelsin... İyi ki, unutmayan, olağandışılığı olağan görmeyen, kırılacak ve kıracak kadar esnemeyen, her raydan çıkma vakasında göreve koşan, temel insan hakları için mücadele edenlerimiz var ve az değiller" dedi. Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi, üyeleri Dr. Hüseyin Usta'nın 17 Ağustos depremi üzerine yazdıklarını dün yaptığı bir yazılı açıklama ile kamuoyuyla paylaştı. Dünyanın en büyük sanayi kazalarından AKSA'ya, sağlıklı yaşam alanlarının eksikliğine, mezar yerlerinin bulunamadığına atıfta bulunan Usta, "Yoksullarımız azaldı depremde azalmasına da, nasıl olduysa kişi başına gelirleri de azalmış durumda, geçinememekteler deprem bölgesinde. Varsılların, eşrafın keyfine diyecek yok. Her olağandışı durumda olduğu gibi hırsız daha fazla hırsızlık yapmakta, yoksul daha fazla yoksullaşmakta, arsızlık gırtlağı aşmakta oldu 17 Ağustos sonrası " dedi. Eşitlik, adalet ve bağımsızlık taleplerinin de "esnekleştirilmeye, yok edilmeye" çalışıldığına dikkat çeken Usta, yeni 17 Ağustos'ların yaşanmasına, "temel insan hakları için mücadele edenler" tarafından izin verilmeyeceğini bildirdi.

İzmit'te töreni halk düzenledi
Marmara depreminin 5. yılında resmi törenlerin hava nedeniyle iptal edildiği İzmet'te halk kendisi anma töreni düzenledi. Merkez Bankası önünde önceki gece toplanan yaklaşık 200 depremzede, ellerindeki meşaleler ve dövizlerle slogan atarak yaklaşık 2 kilometre yürüdükten sonra Anıtpark'taki deprem anıtı önüne geldi. Saatler 03.02'yi gösterdiğinde, ellerindeki düdükleri çalmaya başlayan depremzedeler, , ''Uyuma Türkiye, ben uyumuyorum'', ''Sorumlular yargı önüne'', ''Geleceğimi istiyorum'', ''Sağlam konut istiyoruz'' yazılı dövizlerin arasına kırmızı karanfiller ve yaktıkları meşaleleri bıraktılar. Kocaeli Depremzedeler Derneği Başkanı Nurcan Taşpınar, yaptığı konuşmada, depremin üzerinden 5 yıl geçmesine rağmen seslerini duyurmaya çalıştıklarını kaydetti. Marmara Depremi'nde hayatını kaybedenYalovalılar, Yalova Deprem Anıtı önünde düzenlenen törenle anıldı. Cumhuriyet Meydanı'nda toplanarak Deprem Anıtı'na kadar yürüyen Yalova Valisi Yusuf Erbay, Belediye Başkanı Barbaros Binicioğlu, AK Parti Yalova Milletvekili Şükrü Önder'in de aralarında bulunduğu grup, anıt önünde 17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen depremde yaşamını yitiren vatandaşlar için dua etti. Marmara Depremi'nin merkez üssü Gölcük'te ise deprem şehitleri törenle anıldı. Marmara depreminin 5. yılında, ülkenin çeşitli yerlerinden gelen vatandaşlar, bu sabah Gölcük'teki 17 Ağustos Deprem Şehitliği'ne giderek, yakınlarının mezarını ziyaret ettiler. Gölcük Belediyesi ile İlçe Müftülüğü'nce şehitlikte mevlit okutulup, katılanlara etli pilav ikram edildi. Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Rasathane Müdürü Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu, Marmara depreminin 5. yıldönümü etkinlikleri kapsamında önceki gün düzenlenen toplantıda, olası depremin, İstanbul değil, Marmara depremi olduğunu söyledi. Barbarosoğlu,'' Kuzey Anadolu Fayı'nda kırılma Marmara Denizi'ndeki Tekirdağ çukurunda olacak. Bu kırılmanın 7.2 büyüklüğünde bir deprem meydana getireceğini düşünüyoruz. Türkiye'de ilk 8 ay içinde 3 bin 145 deprem meydana geldi. Bu günde ortalama 14 deprem demektir." İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi'nde yapılan yazılı açıklamada ise, "Kalıcı çözümler ve köktenci planlamalar yerine özel deprem sigortası zorunluluğu ile adeta devlet yükümlülüklerini özel alana devrederek vatandaşın omuzuna ayrıca bir yük eklemiştir." denildi. Açıklama şöyle devam etti: "Sosyal altyapı ve düzenlemeler ve planlamaların halktan yana reformalar ve önlemlerle yeniden ve acilen ele alınması, en büyük doğal felaketlerden birisi olan 17 Ağustos depreminin sarılmayan yaralarının sarılması ve yeni felaketler yaşanmaması için bir kez daha göreve çağırıyoruz." Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu da, yaptığı yazılı açıklamada, deprem bölgesinde hâlâ çadırda yaşayan vatandaşlar bulunduğunu belirtti. Uslu, depremzedelerin seslerini Ankara'ya duyurabilmekte zorluk çektiğini ifade etti.

ÖNCEKİ HABER

Köy turneleri sevindirdi

SONRAKİ HABER

Kafa hiçbir zaman değişmiyor