23 Temmuz 2004 22:00
Antalya'nın Serik ilçesine bağlı Akbaş köyü yakınlarında dün sabah saat 09.30 sıralarında orman yangını çıktı. Rüzgarın da etkisiyle yayılan yangın 40 hektar ormanlık alanda etkili oldu. Yangının tehdit ettiği 8 ev boşaltıldı. Orman Bölge Müdürü Mustafa Kurtulmuşlu yaptığı açıklamada, yangının 3 gün önce yanan ormanlık alanın yakınında başladığını belirterek, yangına müdahale edildiğini söyledi. Kurtulmuşlu, şu bilgileri verdi: "Yangın tehlikeli bir şekilde gelişiyor. Şu anda bütün gücümüzle yangının ilerlediği alana ekipman ve eleman takviyesi yapıyoruz. İş makinelerini bölgeye gönderdik. Daha çok dozere ihtiyacımız olacak gibi. Uçağımızı da hazırladık. Gerekirse uçağı da göndereceğiz. Yangın şu anda küçük bir bölgede devam ediyor. Ancak hava rüzgârlı. Bu da tehlikeyi büyütüyor. Yangın tepeye de sıçradı. Hemen kontrol altına alamazsak, önüne geçmek zor olacak." Yetkililer, yangının kasıtlı çıkartılmış olabileceği ihtimali üzerinde duruyorlar.
Yargıtay'dan yine geç gelen adalet
Gözaltında yaşamını yitiren Limter-İş Eğitim Uzmanı Süleyman Yeter ile Asiye Güzel Zeybek'in de aralarında bulunduğu 15 kişiye işkence yaptıkları için İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından, 11 ay 20'şer gün hapis cezasına çarptırılan ve bu cezaları ertelenen 4 polis hakkındaki kararı Yargıtay Ceza Dairesi, cezayı az bularak bozdu. Yargıtay, sanıkların mağdur sayısınca cezalandırılmasını istedi. Sanık Şahin Kaplan hakkında verilen beraat kararını onayan Yargıtay Ceza Dairesi, haklarında beraat verilen diğer 4 polisin dosyasının ise zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına karar verdi. Yargıtayın kararını 1.5 yılda vermesi nedeniyle, yeniden yargılanması talep edilen sanıklar 6 Eylül'de zaman aşımından dolayı kurtulacaklar. İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2 Aralık 2002 tarihinde verdiği kararı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin ilamında, sanıklar Bayram Kartal, Sedat Selim Ay, Yusuf Öz ve Erdoğan Oğuz hakkındaki cezanın ertelenmesi sırasında uygulanan yasa ve maddesinin kararda gösterilmemesinin CMUK'un 268. maddesinin 4. fıkrasına aykırılık oluşturduğu belirtildi. Sanıkların birden fazla kişiye karşı işkence eylemlerinin ayrı ayrı suç oluşturacağı düşünülerek her sanığın işkence ettiği sabit olan mağdur sayısınca cezalandırılması gerektiğinin gözetilmediği, TCK'nın 80. maddesinin uygulanılmasıyla yetinildiği belirtilen bozma kararında, sanıklara eksik ceza verildiği bildirildi. Yargıtay 8'inci Ceza Dairesi'nin kararına ilişkin DİHA muhabirine görüşlerini bildiren davanın müdahil avukatı Keleş Öztürk şunları söyledi: "Yargıtay'ın bozmaya ilişkin verdiği karar lehimize bir karar. Ancak pratikte, bizim aleyhimize olacak. Her ne kadar karar bozulmuş olsa da önümüzdeki 6 Eylül'de, 7,5 yıllık zamanaşımı dolacağından dava ortadan kaldırılacak. Bu davanın zamanaşımına uğramasından Yargıtay da kusurlu olacaktır. Çünkü, Yargıtay, incelemesini 1.5 yılı aşkın bir zamanda bitirdi ve zamanaşımı süresinin dolmasını yaklaştırdı."
Yargıtay'dan yine geç gelen adalet
Gözaltında yaşamını yitiren Limter-İş Eğitim Uzmanı Süleyman Yeter ile Asiye Güzel Zeybek'in de aralarında bulunduğu 15 kişiye işkence yaptıkları için İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından, 11 ay 20'şer gün hapis cezasına çarptırılan ve bu cezaları ertelenen 4 polis hakkındaki kararı Yargıtay Ceza Dairesi, cezayı az bularak bozdu. Yargıtay, sanıkların mağdur sayısınca cezalandırılmasını istedi. Sanık Şahin Kaplan hakkında verilen beraat kararını onayan Yargıtay Ceza Dairesi, haklarında beraat verilen diğer 4 polisin dosyasının ise zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırılmasına karar verdi. Yargıtayın kararını 1.5 yılda vermesi nedeniyle, yeniden yargılanması talep edilen sanıklar 6 Eylül'de zaman aşımından dolayı kurtulacaklar. İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2 Aralık 2002 tarihinde verdiği kararı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin ilamında, sanıklar Bayram Kartal, Sedat Selim Ay, Yusuf Öz ve Erdoğan Oğuz hakkındaki cezanın ertelenmesi sırasında uygulanan yasa ve maddesinin kararda gösterilmemesinin CMUK'un 268. maddesinin 4. fıkrasına aykırılık oluşturduğu belirtildi. Sanıkların birden fazla kişiye karşı işkence eylemlerinin ayrı ayrı suç oluşturacağı düşünülerek her sanığın işkence ettiği sabit olan mağdur sayısınca cezalandırılması gerektiğinin gözetilmediği, TCK'nın 80. maddesinin uygulanılmasıyla yetinildiği belirtilen bozma kararında, sanıklara eksik ceza verildiği bildirildi. Yargıtay 8'inci Ceza Dairesi'nin kararına ilişkin DİHA muhabirine görüşlerini bildiren davanın müdahil avukatı Keleş Öztürk şunları söyledi: "Yargıtay'ın bozmaya ilişkin verdiği karar lehimize bir karar. Ancak pratikte, bizim aleyhimize olacak. Her ne kadar karar bozulmuş olsa da önümüzdeki 6 Eylül'de, 7,5 yıllık zamanaşımı dolacağından dava ortadan kaldırılacak. Bu davanın zamanaşımına uğramasından Yargıtay da kusurlu olacaktır. Çünkü, Yargıtay, incelemesini 1.5 yılı aşkın bir zamanda bitirdi ve zamanaşımı süresinin dolmasını yaklaştırdı."
Evrensel'i Takip Et