21 Temmuz 2004 21:00
Siyasetin sorunlarına toplu bakış
GÜNÜN YAZILARI
Tanınmış Kürt aydınlarından Tarık Ziya Ekinci, geçtiğimiz günlerde iki yeni kitap yayımladı. Her ikisi de Cem Yayınları tarafından basılan kitaplarda ilerici-demokratik Türk ve Kürt hareketinin aktüel konuları teorik arkaplanı ile birlikte ele alınıyor. Biz bu yazıda kitaplardan biri, "Sol Siyaset Sorunları -Türkiye İşçi Partisi ve Kürt Aydınlanması-" üzerinde durmak istiyoruz.
Aktüel sorunlara toplu bir bakış Kitabın ilk göze çarpan özelliği, çok sayıda konunun bir arada ele alınmış olması. Bu özellik başta biraz yadırgatıcı geliyor doğrusu. Aydınlanma, Batı'da ve Türkiye'de aydınlanma hareketi; reel sosyalizmin çöküşü, sosyalizmin geleceği ve teorik temelleri üzerine tartışmalar; bugünkü koşullarda nasıl bir mücadele, nasıl bir politika ve örgütlenme; tekelci kapitalist sisteminin yarattığı dünya çapındaki iktisadi ve sosyal sorunlar Bunların ve daha pek çok konunun bir kitap kapsamında ele alınması, ister istemez bir tehlikeyi getiriyor akla: Konu başlığı ne kadar çoğalırsa, ele alınan konularda derinleşme o ölçüde güçleşir. Ne var ki, Tarık Ziya Ekinci, yalın bir dille ele aldığı konularda doyurucu bilgiler veriyor, yararlı bir tartışma yürütüyor ve sonuçta bir konu dağılmasına izin vermiyor. Ayrıca kitaba yazdığı toparlayıcı geniş önsöz de, ele alınan bütün bu konuların ortak bir perspektifle okunmasını sağlıyor. Yine Tarık Ziya Ekinci'nin toplumsal mücadelede yer alış biçimini göz önüne getirdiğimizde bu konu çeşitliliğini olağan kılan bir başka sonuca daha ulaşıyoruz: Bu kitap, gerçekte, Tarık Ziya Ekinci'nin yarım yüzyıl boyunca içinde yer aldığı toplumsal mücadelenin sorunlarına yönelttiği toplu bir bakıştır. Ele aldığı konular, devrimci demokrasi hareketinin 60'lardan günümüze gündemini oluşturan aktüel konulardır. Bu özelliği ile kitap, toplumsal mücadelenin, bu mücadele içinde Kürt sorununun yerinin sorunlarıyla ilgilenen herkes için ilgi çekici özellikte.
Sol ve Kürtler Tarık Ziya Ekinci, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde doğmuş, çocukluk ve ilk gençliği Diyarbakır'da geçmiş, sonraki yıllarda da uzun yıllar uzman hekim olarak kendi bölgesinde çalışmıştır. Ezilen bir milletin karşı karşıya kaldığı baskıları ve eşitsizlikleri yaşamış, tanık olmuştur. Ama öte yandan o, Türkiye demokratik-sosyalist hareketinin içinde olmuştur. Böylece Ekinci'yi ulusal köklerine bağlı bir sosyalist olarak tarif etmek yanlış olmayacaktır. O, hem Türkiye sol hareketi içinde yer almış ama hem de onun Kürt sorununa olan ilgi eksikliği ile sürekli mücadele etmiştir. Ekinci'nin, TİP'in Kürt sorununa eğilmesinde önemli bir rolü olmuştur. Bu konuların ele alındığı 'Sol Siyaset ve Kürt Aydınlanması' başlıklı bölüm, kitabın bizce en ilgi çekici bölümü. Sosyalizme açık tüm kesimleri olduğu kadar Kürt yurtsever ve ilerici güçlerini de kucaklayan bir model olarak TİP üzerinde düşünmek ve bu deneyin bugün için içerdiği dersleri tartışmak isteyenlerin mutlaka okuması gerekiyor.
Sosyalizmin geleceği Hatırlanacağı gibi, 1990'da SSCB'nin çöküşünün ardından gericilik artık sosyalizmin belinin kırıldığını, zaten sosyalizmin tarihin olağan hareketinden kötü bir sapma olduğunu ilan etti. Bu propagandaya azımsanmayacak sayıda aydın da katıldı. Sosyalizmin geçersizliği, sosyalizmin ezilen milletlere bir şey vaat etmeyeceği kolayca söylenir oldu. Tarık Ziya Ekinci, kapitalizmin bu zafer ilanına itibar etmeyenlerden biri olarak, insanlığın mutlaka kapitalizmi aşacağı inancını dile getiriyor ve kapitalizmin eseri olan günümüz dünyasının bir panoramasını çıkarıyor. Ve doğallıkla da SSCB'nin çöküşünün ardından ortaya atılan sorunları tartışıyor. Dünyanın insani bir geleceğe kavuşması için neyin nasıl yapılması gerektiğine dair yapılan bu tartışma elbette ki gerekiyor. Ama ne var ki, Ekinci'nin vardığı sonuçların çoğuna katılmak mümkün olmuyor bizim açımızdan. Örneğin, Leninizm'de ısrar etmenin tarihin tekerleğini tersine çevirmeye çalışmak olarak görülmesi gibi. Vardığı çoğu sonuca katılmak mümkün olmasa da, hayatının merkezine sosyalizmi yerleştirmiş bir aydının, sorumlu bir davranışı olarak görmek gerek bu tartışmayı. Kitabın önsözünde yer alan, çalışmanın Türkiye'de ileri bir demokrasinin kurulmasına katkı olması dileğini paylaşarak noktalayalım yazıyı.
Aktüel sorunlara toplu bir bakış Kitabın ilk göze çarpan özelliği, çok sayıda konunun bir arada ele alınmış olması. Bu özellik başta biraz yadırgatıcı geliyor doğrusu. Aydınlanma, Batı'da ve Türkiye'de aydınlanma hareketi; reel sosyalizmin çöküşü, sosyalizmin geleceği ve teorik temelleri üzerine tartışmalar; bugünkü koşullarda nasıl bir mücadele, nasıl bir politika ve örgütlenme; tekelci kapitalist sisteminin yarattığı dünya çapındaki iktisadi ve sosyal sorunlar Bunların ve daha pek çok konunun bir kitap kapsamında ele alınması, ister istemez bir tehlikeyi getiriyor akla: Konu başlığı ne kadar çoğalırsa, ele alınan konularda derinleşme o ölçüde güçleşir. Ne var ki, Tarık Ziya Ekinci, yalın bir dille ele aldığı konularda doyurucu bilgiler veriyor, yararlı bir tartışma yürütüyor ve sonuçta bir konu dağılmasına izin vermiyor. Ayrıca kitaba yazdığı toparlayıcı geniş önsöz de, ele alınan bütün bu konuların ortak bir perspektifle okunmasını sağlıyor. Yine Tarık Ziya Ekinci'nin toplumsal mücadelede yer alış biçimini göz önüne getirdiğimizde bu konu çeşitliliğini olağan kılan bir başka sonuca daha ulaşıyoruz: Bu kitap, gerçekte, Tarık Ziya Ekinci'nin yarım yüzyıl boyunca içinde yer aldığı toplumsal mücadelenin sorunlarına yönelttiği toplu bir bakıştır. Ele aldığı konular, devrimci demokrasi hareketinin 60'lardan günümüze gündemini oluşturan aktüel konulardır. Bu özelliği ile kitap, toplumsal mücadelenin, bu mücadele içinde Kürt sorununun yerinin sorunlarıyla ilgilenen herkes için ilgi çekici özellikte.
Sol ve Kürtler Tarık Ziya Ekinci, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde doğmuş, çocukluk ve ilk gençliği Diyarbakır'da geçmiş, sonraki yıllarda da uzun yıllar uzman hekim olarak kendi bölgesinde çalışmıştır. Ezilen bir milletin karşı karşıya kaldığı baskıları ve eşitsizlikleri yaşamış, tanık olmuştur. Ama öte yandan o, Türkiye demokratik-sosyalist hareketinin içinde olmuştur. Böylece Ekinci'yi ulusal köklerine bağlı bir sosyalist olarak tarif etmek yanlış olmayacaktır. O, hem Türkiye sol hareketi içinde yer almış ama hem de onun Kürt sorununa olan ilgi eksikliği ile sürekli mücadele etmiştir. Ekinci'nin, TİP'in Kürt sorununa eğilmesinde önemli bir rolü olmuştur. Bu konuların ele alındığı 'Sol Siyaset ve Kürt Aydınlanması' başlıklı bölüm, kitabın bizce en ilgi çekici bölümü. Sosyalizme açık tüm kesimleri olduğu kadar Kürt yurtsever ve ilerici güçlerini de kucaklayan bir model olarak TİP üzerinde düşünmek ve bu deneyin bugün için içerdiği dersleri tartışmak isteyenlerin mutlaka okuması gerekiyor.
Sosyalizmin geleceği Hatırlanacağı gibi, 1990'da SSCB'nin çöküşünün ardından gericilik artık sosyalizmin belinin kırıldığını, zaten sosyalizmin tarihin olağan hareketinden kötü bir sapma olduğunu ilan etti. Bu propagandaya azımsanmayacak sayıda aydın da katıldı. Sosyalizmin geçersizliği, sosyalizmin ezilen milletlere bir şey vaat etmeyeceği kolayca söylenir oldu. Tarık Ziya Ekinci, kapitalizmin bu zafer ilanına itibar etmeyenlerden biri olarak, insanlığın mutlaka kapitalizmi aşacağı inancını dile getiriyor ve kapitalizmin eseri olan günümüz dünyasının bir panoramasını çıkarıyor. Ve doğallıkla da SSCB'nin çöküşünün ardından ortaya atılan sorunları tartışıyor. Dünyanın insani bir geleceğe kavuşması için neyin nasıl yapılması gerektiğine dair yapılan bu tartışma elbette ki gerekiyor. Ama ne var ki, Ekinci'nin vardığı sonuçların çoğuna katılmak mümkün olmuyor bizim açımızdan. Örneğin, Leninizm'de ısrar etmenin tarihin tekerleğini tersine çevirmeye çalışmak olarak görülmesi gibi. Vardığı çoğu sonuca katılmak mümkün olmasa da, hayatının merkezine sosyalizmi yerleştirmiş bir aydının, sorumlu bir davranışı olarak görmek gerek bu tartışmayı. Kitabın önsözünde yer alan, çalışmanın Türkiye'de ileri bir demokrasinin kurulmasına katkı olması dileğini paylaşarak noktalayalım yazıyı.
Evrensel'i Takip Et