Barikat arkasında kurultay

CHP'nin aylardır tartışmalara, gerginlik ve parti içinde kavgalara yol açan olağanüstü kurultayı dün Ankara'nın 27 kilometre dışındaki Büyük Anadolu Oteli'nde yapıldı. Delege dışında herkese kapatılan kurultay jandarma süngülerinin gölgesinde yapılırken, muhalifler kurultayda tüzüğün ihlal edildiğini belirterek, içeride delegelere, dışarıda partililere karşı antidemokratik uygulamalar yaşandığından şikâyet ettiler. Kurultay için gelen CHP'liler, jandarma barikatı ile karşılaştı. Pankart ve dövizleriyle Baykal'a tepkilerini ifade eden ve "CHP'ye evet, Baykal'a hayır" diyen CHP'liler ile jandarma arasında sık sık gerginlikler yaşandı. Milletvekillerinin ve delegelerinin gelişlerinde, "Satılık delege istemiyoruz" diyen CHP'liler, zaman zaman Baykalcı milletvekillerinin de önünü kestiler. Salona girebilmek için jandarma ile de adeta kovalamaca oynayan delegeler, Baykal'a "Başbuğ Baykal", "Padişahım çok yaşa" diye slogan attılar. Kurultay salonu ise otelin bahçesinden itibaren tel örgüler ve jandarma barikatı ile kapatılarak, delege dışında kimsenin yaklaşmasına izin verilmedi. Muhalifler otel bahçesinde çadırdan basın merkezi oluştururken, zaman zaman burada açıklamalarda bulundular.

El kaldırma ile seçim Divan başkanlığına genel merkezin adayı, PM üyesi, İstanbul milletvekili İsmet Atalay ile muhaliflerin adayı Bekir Kumbul aday oldu. Basına kapalı gerçekleşen kurultaydan edindiğimiz bilgilere göre, önce Baykal'ın adayı, ardından muhalefetin adayı için el kaldırıldı. Oldukça gergin yapılan divan seçiminde Divan Başkanlığı'nı Atalay'ın kazandığı, saymaya gerek olmadığı açıklandı. Divan oluşumunun ardından Deniz Baykal kürsüye çıktı. Baykal, konuşmasında parti içinde bir tasfiye operasyonu başlayacağının mesajını verdi.

Çadırda öfke Muhalefet ise "çadırda" basın toplantısı yaptı. İstanbul delegesi ve İktidar Yürüyüşü Hareketi Kurultay Komitesi Başkanı Ali Cihat Işık, ilkel koşullarda, şehirden kilometrelerce uzakta, robokop ve jandarma gölgesinde yapılan bu kurultaydan dolayı üzüntü duyduklarını dile getirdi. Jandarma gölgesinde tel örgüler ardında yapılan bu kurultayın CHP tarihine kara bir leke olarak geçtiğini kaydeden Işık, salonda "görevli" adı altında 500 kişinin işgali olduğunu, antidemokratik uygulamalarla karşılaştıklarını söyledi. İncindiklerini, üzüldüklerini belirten Işık, partinin halkla bütünleşemediğini, kastlaştığını ve genel başkana partililerin de halkın da güveninin kalmadığını savundu. Işık, divan seçiminde tüzüğün ihlal edildiğini, ayrıca kurultayın kapalı olup olmayacağına oylama ile karar verilmesi gerektiğini bildirdi. Bu arada Aydın delegesi Mustafa Aybar bir gün önce gelen telefon üzerine tedbirli disipline sevk edildiğini, kurultaya katılamadığını söyledi. Bu şekilde çok sayıda delegenin bulunduğunu belirten muhalifler, mahkeme kararı olan delegelere bile oy kullandırılmadığını söylediler.

Milletvekilleri yumruklaştı Kurultayda en çok tepki İzmir delegeleri ve İzmirlilerden geldi. İzmir'den gelen çok sayıda CHP'li, delege olmadığı için içeri alınmazken salonda da, delegeler arasında yumruklaşmaya varan kavgalar yaşandı. Hatta İzmir Milletvekili Vezir Akdemir, İzmir Milletvekili Muharrem Toprak'ı yumrukla kaşından yaraladı. Baykal'ın konuşmasında, MHP ve AKP'yi göstererek, "istemeyen gider" demesi tepkilere yol açtı. Muhalefet sözcülerinden Ahmet Güryüz Ketenci, Baykal'ın, "1 Mart tezkeresinden sonra bir takım iç ve dış güçlerin düğmeye bastığı, muhalefetin de piyon olduğu" yönündeki sözlerine kızarak, hayatı boyunca anti-Amerikancı olduğunu söyledi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Eşref Erdem ise gazetecilerle sohbetinde, kurultayın kapalı olmasını savundu. Erdem, jandarmanın da Valilik'in talimatıyla önlem aldığını söyledi.

'Uğursuz salon' 1251 oy kullanacak delegenin olduğu kurultayda Deniz Baykal'ın güvenoyu alması için 647 olan salt çoğunluk arandı. Hakkında tedbir olan iki delege son aldıkları mahkeme kararıyla oy kullanma hakkı kazanırken, çok sayıda delege de tedbir kararları nedeniyle salona alınmadı. Söz alan 70 delegenin bir bölümü ise verilen yeterlilik önergesi yüzünde konuşamadı. Bir önceki kurultayda genel başkan adayı olan Ertuğrul Günay, Baykal'ın "parti aleyhine çalıştılar" sözlerine atıfta bulunarak, seçimlerden önce "şerefi ve çocukları üzerine" yemin etti. Günay, isim vermeden DSP ve ANAP'ı kastederek "Bu salonda kurultay hiçbir partiye hayırlı olmamıştır" dedi. Muhalif milletvekili Hakkı Akalın, genel başkanın kendilerinin suçlamakta haklı olduğunu, çünkü kendilerinin eşitlik, özgürlük ve ortak aklın egemen olmasını istediklerini söyledi. Baykal'ın kelle istediğini belirten Akalın, kelle vermekten çekinmediklerini ifade etti.

---

NOTLAR... NOTLAR... Otele 5 kilometre kala yollar tıkandı, partililer yollara dizilerek tepkilerini pankart ve dövizlere yansıttılar. Baykal yanlısı delegelerin protestoculara "Kimin parasıyla geldiniz" diye sataşması tepkilere yol açtı. Muhalifler "Temiz toplum, temiz siyaset için partimizi geri istiyoruz. Antidemokratik uygulamalara son", "Rica ediyoruz bak! Lütfen yakamızı bırak", "Özgür, demokratik, şeffaf CHP, Yaşasın demokratik devrim", "Baykal ve Selvi istifa", "Korku imparatorluğuna son, CHP'ye demokratik devrim", "Sen hep haksız çıktın" pankartlarını taşıyarak, "Satılık delege istemiyoruz", "Baykal istifa", "Satılmış vekil istemiyoruz" sloganları attı.

---

BAYKAL ARKA KAPIDAN GİRDİ CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın saat 10.20 sıralarında kurultay salonuna ulaştığı öğrenildi.Baykal'ın protestocuların bulunduğu noktadan geçmeyerek, arka yoldan dolaşarak otele giriş yaptığı belirtildi. Yolun trafiğe kapanması üzerine, toplantıyı izlemek isteyen basın mensupları ve bazı delegeler araçlarından inerek yürümek durumunda kaldılar. Otelin ana bahçesine girişten itibaren toplantının yapıldığı salon ile lobi girişinin olduğu bölümü ayırmak üzere brandayla kaplanmış tel örgü kullanıldı.