30 Haziran 2004 21:00

Büyüme kime yaradı?

Türkiye yüzde 12.4 büyüdü. DİE rakam için süpriz derken, büyüme ne çalışanlara, ne ihracatçıya, ne sanayiciye yaradı; ne de istihdamı artırdı.

Paylaş
Devlet İstatistik Enstitüsü 2004'ün ilk üç aylık büyüme rakamlarını açıkladı. DİE'nin süpriz olarak değerlendirdiği rakamlara göre Türkiye ekonomisi yüzde 12.4 büyüdü. Büyüme rakamlarını "Tümü gelir kaybına uğramış bir toplumun büyümesi" olarak değerlendiren iktisatçı Mustafa Sönmez, büyümenin bu kadar övülecek, kutsanacak bir şey olmadığına dikkat çekti. Ekonomide ilk üç aylık büyümeyi gazetemize değerlendiren İktisatçı Mustafa Sönmez, açıklanan rakamların süpriz olmadığını söyledi. Sönmez, "Üç ay ısınmış ekonomiydi. Düşük kur etkisiyle ciddi bir ithalat girişi vardı. Bankaların epey tüketici kredisi kullandırması söz konusuydu. Hem iç talep görece artmış olması, ihracat temposunun sürüyor olması, hem de turizmin ciddi atak halinde olması büyüme temposunu getirdi" diye konuştu. Ancak Sönmez, Türkiye'nin artık büyümenin niceliğinin değil niteliğinin tartışılması gerektiğine dikkat çekti.

Düzelmeyen rakamlar İktisatçı Sönmez'e göre, yüzde 10-12 büyüme artışları değil, bu büyüme neyin nesi ona bakılması gerekli. Sönmez bu noktada büyümeye rağmen düzelmeyen göstergelere dikkat çekti;
  • İstihdam artmıyor
  • Reel gelirlerde iyileşme yok
  • Borç stokunda iyileşme yok. Sönmez bu konularda iyileşme olmuyorsa büyümenin o kadar pozitif sayılabilecek bir şey olmadığını vurguladı. "Başından beri yapısallık kazanan bir yoksullaştırıcı büyüme var" diyen Sönmez, büyümeyi "Başaklar var, tane yok" diye değerlendirdi.

    Niteliği önemli Mustafa Sönmez, "Otomotiv, elektronik, tekstil sektöründe canlılık var, turizmde ciddi bir gelir girişi var. Ama turizm ucuza, ihracat ucuza. Ve temel olarak da ucuz işgücünü kullanarak çarkların döndüğü bir büyüme biçimi. Dolayısıyla büyümenin niceliksel göstergeleri kadar niteliksel boyutlarını tartışmak zorundayız. Kutsanacak, övülecek büyüme değil karşı karşıya geldiğimiz. Her büyüme kapitalist gelişme demektir. Sonuçla gelişmeyi sağlayan insanların sosyal konumlarında nasıl bir değişikliğe yol açıyor buna bakmak lazım buna baktığımız zaman da çok pozitif geliştirici olduğunu söylemek mümkün değil. Toplumun tüm kesimleri için böyle. Sanayicisi düşük kârla, ihracatçısı düşük kâr oranlarıyla, çalışanlar düşük ücretlerle ve tarım kesimi düşük getiriyle çalışıyor. Tümü gelir kaybına uğramış bir toplumun büyümesi bu" diye konuştu.


    DEVAMLI BÜYÜME İÇİN SIFIR ZAM Devlet Bakanı Ali Babacan, açıklanan büyüme rakamlarının yıl sonu büyümenin yüzde 5'in üzerinde çıkacağını gösterdiğini söyledi. Babacan, TÜSİAD YİK Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, son 1.5 yıllık döneme bakıldığında büyümenin sıhhatli bir büyüme olduğunu iddia etti. Büyümenin sürdürülebilir olması için işçiye, memura zam yapılmaması gerektiği mesajını veren Babacan, "Yıllardır yüzde 100 isteyene yüzde 100, yüzde 50 isteyene yüzde 50 zam. Sonra kaynak yok, söyleyin Merkez Bankası'na para bas, piyasaya sür. Artık böyle uygulama yok. Bunlar tamamen tarihin derinliklerine gömülmek zorunda. Bizim hedefimiz Türkiye'yi uzun vadeli, çok daha sıhhatli ve çok daha hızlı büyüyen bir ekonomi haline getirmek. İşsizliğin çözümü de işte burada. Sıhhatli, sürdürülebilir büyüme ve yüksek oranlı büyüme Türkiye'de işsizlik sorunun çözümünün temelini oluşturacak".


    CARİ AÇIĞA DİKKAT Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, büyüme hızını sevindirici olarak değerlendirirken, cari işlemler açığına dikkat çekti. Çağlayan, cari işlemlerin bu yıl sonunda en yüksek açığı vermesinin kesin gibi göründüğünü ifade ederken, "Tahminler en az 12 milyar dolar cari açık vereceğimiz yönünde" dedi. Çağlayan, büyüme rakamlarının tahmininden iyi olduğunu söyledi. Kendisinin yüzde 8'ler civarında bir büyüme beklemesine karşın, yüzde 12'lerde bir büyüme açıklanmasının sevindirici olduğunu belirten Çağlayan, buna rağmen bazı endişeleri bulunduğunu ifade etti. Çağlayan, bu yılın ilk 4 ayında cari işlemler açığının 6.9 milyar dolar olduğunu, bunun 2003 yılının tamamında verilen açığa neredeyse eşit olduğuna dikkati çekti.


    BÜYÜME RAKAMLARI Ocak-Şubat-Mart Dönemi Büyüme hızı (%) SektörlerCariSabit Tarım23.3-7.5 Sanayi13.110.3 İnşaat16.02.9 Ticaret15.916.3 Ulaştırma-haberleşme7.34.3 Mali kuruluşlar28.80.6 Konut sahipliği23.91.9 Serbest meslek ve hizm.14.88.6 Devlet hizmetleri20.81.4 Kâr amacı olmayan krlş.-1.70.9 İthalat vergisi23.033.8 GSYİH15.810.1 GSMH17.512.4


    HORMONLU Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, büyüme hızının sevindirici olduğunu, ancak ithalata dayalı bir büyüme gerçekleşmiş olması nedeniyle 'hormonlu' olduğunu belirtti. Aygün, "büyüme dediğimiz şey, saf, dengeli, dört başı mamur ve üretime dayalı ise makbuldür" dedi. Her şeye karşın, 'ikide bir tökezleyen' bir ekonomi için bu büyümenin başarılı olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Aygün, şunları kaydetti: "Büyüme çarşıya, pazara yansımıyor, ancak ilerisi için umut vaat ediyor. Büyümeyi halka indiremez, ücretlere yansıtamaz, halkın geçimini kolaylaştırımazsak, kâğıt üzerinde büyümek ne işe yarar? Büyüyelim ama halkı büyütelim, halkın zenginliğini büyütelim".

  • ÖNCEKİ HABER

    Metro işçileri grev yaptı

    SONRAKİ HABER

    BEDAŞ'ta harcamalar abartılı çıktı

    Sefer Selvi Karikatürleri
    Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
    Evrensel Ege Sayfaları
    EVRENSEL EGE

    Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...