Sezon, Devlet Tiyatrolarına eleştirilerle başladı

‘MODA AĞIZLA KONUŞARAK GÖZE GİRMEYİ AMAÇLIYOR’

DETİS yönetim kurulu adına açıklama yapan Dernek Başkanı Şahin Ergüney, sezonun açılmasıyla birlikte perdeler ve ağızların da açıldığına dikkat çekti. Bunlardan birinin de Haluk Bilginer olduğunu belirten Ergüney, “Haluk Bilginer, özel tiyatrolara yapılacak devlet yardımı öncesi Kültür Bakanlığına şirin görünme, moda ağızla konuşarak göze girmeyi bu yolla alacağı yardım miktarını çoğaltabileceğini de düşünmüş ve hesaplamış olabilir” dedi.

Bilginer’in Devlet Tiyatrolarına ve onun fertlerine ‘kıçımı yesinler’, ‘yavşaklar’ gibi ifadeleri yakın zamanda kullandığını hatırlatan Ergüney, bu durumun onda alışkanlık yaptığını dile getirdi.

Özel tiyatroların turneye çıktıkları zaman genellikle Devlet Tiyatrosunun teknik olanaklarıyla oyunu seyirciyle buluşturduğuna değinen Ergüney, bu ülkede Devlet Tiyatrosunu yok ederek ileri adımlar atılacağını sanan kişilerin kocaman yanılgılar içinde yaşadıklarını ifade etti.   (İstanbul/EVRENSEL)

HALUK BİLGİNER TİYATROSU DA KAPANMALI MI?

Oktay Dal (Ankara Devlet Tiyatroları Oyuncusu)
Haluk Bilginer, Devlet Tiyatrolarını nasıl kendine rakip ya da düşman görebilir anlamıyorum.  ‘Devlet Tiyatroları lağvedilsin’ diyor. Bunu yapmak için bakan mı, yoksa genel müdür mü olmak istiyor. Bilmediğimiz kişiler tarafından Bilginer’e yetki mi verildi. Devlet Tiyatrolarının sıkıntıları olabilir. 100’e yakın oyun çıkarıyoruz. İyi oyunlar seçemediği, bazen iyi performans sergilemediği olabiliyor. Buradan Devlet Tiyatroları lağvedilmeli sonucu çıkarılmamalı. Ben Bilginer’in Ankara’ya gelen oyunlarını seyrediyorum o zaman bende Haluk Bilginer Tiyatrosunun oyunlarını beğenmedim, Haluk Bilginer Tiyatrosu kapatılsın mı demeliyim. Eleştirmek ayrı, kapatılır demek ayrı şeydir.

İYİ NİYETLİ DEĞİL

Cemal Ünlü (İstanbul Devlet Tiyatroları Oyuncusu)
Devlet Tiyatrosundan Bilginer’in ne istediğini anlamak istiyoruz. Devlet Tiyatrolarındaki sistemle ilgili düşünceleri var. Bunu sanatçılar üzerinden yapıyor. Devlet Tiyatrolarının bölge tiyatrolarının sorunları olabilir ama bunu sanatçılar üzerinden aşağılayarak yapması yanlış. Devlet Tiyatrolarına uygulanan sistemi eleştirmeyip, Devlet Tiyatrosu oyuncularını eleştiriyor. Bu ikisi ayrı şeylerdir. İyi niyetli olmadığı üslup ve yönteminden anlaşılmaktadır. Devlet Tiyatrolarında aşağıladığı bir sürü dönem arkadaşı var. Aşağıladığı oyuncuları kendi tiyatrosuna çağırmaktadır. Düşünce karmaşası yaşıyor.

 ‘MAĞLUM ÇEVRELERİN EKMEĞİNE YAĞ SÜRMÜŞTÜR’

Cengiz Korucu (Ankara Devlet Tiyatroları Oyuncusu)
Milliyet Sanat Dergisi Ekim sayısında Haluk Bilginer’in Asu Maro ile yaptığı röportajı maalesef üzüntü ile okudum. Devlet Tiyatroları ve Çalışanlarıyla ilgili sürdüğü iddialar asılsız ve çirkin... Yaptığı gaflarla gündeme gelmeyi bir alışkanlık haline getiren Bilginer, bu kez üstüne vazife olmadığı halde ‘yetkim olsa devlet tiyatrolarını kapatırım’ diyerek ipe sapa gelmez sözlerine bir yenisini daha eklemiş, hatta daha da ileriye giderek meslektaşlarını sarhoşlukla, rapor alıp kaytarmakla suçlayarak malum çevrelerin ekmeğine yağ sürmüştür.

BİLGİNER, ERTUĞRUL GÜNAY’LA ÖRTÜŞÜYOR

Bundan yaklaşık iki ay önce Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Devlet Tiyatrolarından opera ve balesine kadar hükümetin kültür-sanat alanındaki düşüncelerini Radikal gazetesine verdiği röportajda ifade etmişti. “Aslında bir vadede sivil topluma devredilmesi lazım. Yani sivil topluma gönüllü kuruluşlara, özel idarelere, yerel yönetimlere devredilmesi lazım. Devlet bütün bu sanat etkinliklerini kendi öz kaynaklarıyla destekler ama doğrusu devletin orkestrası, senfonisi, operası balesi, tiyatrosu olur mu?​” diyen Günay, klasik devlet memuru anlayışının sanat kurumlarında olamayacağını ifade ederek, bunun yerine performans sistemini önermişti.