26 Mayıs 2004 21:00
Meclis'in derdine bak!
TBMM'den Ortadoğu'daki olaylara ilişkin ortak bir bildiri çıkmadı. AKP, metindeki "laiklik" kelimesine karşı çıktı. CHP ise bu kelimenin olmasında ısrar etti.
Bütün dünyanın tepki gösterdiği Irak ve Filistin'deki katliamları, Türkiye Cumhuriyeti Meclis'i kınayamadı bile. Önceki gün Ortadoğu'yu görüşmek üzere toplanan Meclis'ten ortak bir bildirinin çıkmamasının nedeni ise, hazırlanan metindeki tek bir kelime: Laiklik. Önceki gün Ortadoğu'yu görüşmek için toplanan TBMM Genel Kurulu'nda, CHP ve AKP Grubu'nun ayrı ayrı verdiği önergeler birleştirilerek ortak bir bildiri yayınlanması düşünüldü. Ancak Meclis'ten böyle bir bildiri çıkmadı. Çünkü CHP bildiriye "laiklik" kelimesini koymakta ısrar etmesi, AKP'nin de buna karşı çıkması. Sonuçta ABD ve İsrail saldırıları ile her gün onlarca kişinin hayatını kaybettiği Ortadoğu için Meclis, ortak bir açıklama dahi yapamadı.
Topuz: 'Laiklik'ten rahatsız oldular Dün sabah konuya ilişkin bir basın toplantısı düzenleyen CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz, bildirinin yayınlanmamasının nedeni olarak, AKP'lilerin "laiklik" kelimesinden rahatsız olmalarını gösterdi. Topuz Ortadoğu'daki gelişmelere dair genel görüşme açılmasının AKP milletvekillerinin oylarıyla reddedildiğini hatırlattı. Topuz bu tavrı "takiye" olarak niteledi. Türkiye'nin dış ilişkileri ya da bölge ile ilgili konularda yapılan görüşmelerden sonra ortak bir bildiri yayınlanmasının gelenek olduğunu ifade eden Topuz, şu değerlendirmeyi yaptı: "Başlangıçta AKP Grubu'na başvurarak bildiri yayınlanmasını istediğimizi söyledik. Onlar da (Çok iyi olur. Mutabık kalırsak yayınlarız) dediler. Onun üzerine biz mütevazı bir önerge hazırladık. AKP'nin duyarlılıklarını veya sıkıntılarını dikkate alarak çok özenle hazırlanmış bir bildiri metniydi. Ne yazık ki bu karar tasarısı üzerinde mutabakata varamadık, bunu arkadaşlarımız beğenmediler. Beğenmedikleri yer (Irak'ta bir an önce işgalin ortadan kaldırılarak halkın iradesine dayalı laik, demokratik bir sistemin kurulmasını beklediğimiz) ifadesi. Bizim onur, gurur duymamız gereken bir modelin orada kurulmasını beklememiz. Bundan rahatsız olanlar acaba Türkiye'deki rejimi savunmaktan mahcubiyet mi duyuyorlar, savunamıyorlar mı, inanmıyorlar mı, bu rejimin bizim onurumuz, gururumuz olduğunu idrak etmiyorlar mı? Bunu toplumun takdirine bırakıyorum."
AKP KENDİNİ SAVUNDU: KELİME DEĞİL MODEL AKP Grup Başkanvekili Haluk İpek, eleştirilere verdiği yanıtta, laiklikten rahatsız olduklarını ifade etmenin "haksız bir eleştiri, karalama ve çarpıtma" olduğunu savundu. İpek, şunları söyledi: "CHP her türlü konuyu ve sorunu siyasal bir sorun olmaktan çıkartarak bir rejim sorununa dönüştürmektedir. Irak'a dışarıdan bir model dayatmak bizim demokrasi anlayışımızla da telif edilemez. Ancak görüyoruz ki CHP Grup Başkanvekilleri zaman zaman Türkiye'de yaptıkları gibi Irak için de tek tipçi bir siyasal anlayışı dillendirmek istemekte; Irak'taki durumu bilmeden bunu dayatmaya çalışmaktadırlar. Bir ülkenin diğer bir ülkeye model önermesi veya dayatması başlı başına bir sorundur. Bizim temennimiz Irak'ın çağdaş ve demokratik bir yönetime sahip olmasıdır."
Topuz: 'Laiklik'ten rahatsız oldular Dün sabah konuya ilişkin bir basın toplantısı düzenleyen CHP Grup Başkanvekili Ali Topuz, bildirinin yayınlanmamasının nedeni olarak, AKP'lilerin "laiklik" kelimesinden rahatsız olmalarını gösterdi. Topuz Ortadoğu'daki gelişmelere dair genel görüşme açılmasının AKP milletvekillerinin oylarıyla reddedildiğini hatırlattı. Topuz bu tavrı "takiye" olarak niteledi. Türkiye'nin dış ilişkileri ya da bölge ile ilgili konularda yapılan görüşmelerden sonra ortak bir bildiri yayınlanmasının gelenek olduğunu ifade eden Topuz, şu değerlendirmeyi yaptı: "Başlangıçta AKP Grubu'na başvurarak bildiri yayınlanmasını istediğimizi söyledik. Onlar da (Çok iyi olur. Mutabık kalırsak yayınlarız) dediler. Onun üzerine biz mütevazı bir önerge hazırladık. AKP'nin duyarlılıklarını veya sıkıntılarını dikkate alarak çok özenle hazırlanmış bir bildiri metniydi. Ne yazık ki bu karar tasarısı üzerinde mutabakata varamadık, bunu arkadaşlarımız beğenmediler. Beğenmedikleri yer (Irak'ta bir an önce işgalin ortadan kaldırılarak halkın iradesine dayalı laik, demokratik bir sistemin kurulmasını beklediğimiz) ifadesi. Bizim onur, gurur duymamız gereken bir modelin orada kurulmasını beklememiz. Bundan rahatsız olanlar acaba Türkiye'deki rejimi savunmaktan mahcubiyet mi duyuyorlar, savunamıyorlar mı, inanmıyorlar mı, bu rejimin bizim onurumuz, gururumuz olduğunu idrak etmiyorlar mı? Bunu toplumun takdirine bırakıyorum."
AKP KENDİNİ SAVUNDU: KELİME DEĞİL MODEL AKP Grup Başkanvekili Haluk İpek, eleştirilere verdiği yanıtta, laiklikten rahatsız olduklarını ifade etmenin "haksız bir eleştiri, karalama ve çarpıtma" olduğunu savundu. İpek, şunları söyledi: "CHP her türlü konuyu ve sorunu siyasal bir sorun olmaktan çıkartarak bir rejim sorununa dönüştürmektedir. Irak'a dışarıdan bir model dayatmak bizim demokrasi anlayışımızla da telif edilemez. Ancak görüyoruz ki CHP Grup Başkanvekilleri zaman zaman Türkiye'de yaptıkları gibi Irak için de tek tipçi bir siyasal anlayışı dillendirmek istemekte; Irak'taki durumu bilmeden bunu dayatmaya çalışmaktadırlar. Bir ülkenin diğer bir ülkeye model önermesi veya dayatması başlı başına bir sorundur. Bizim temennimiz Irak'ın çağdaş ve demokratik bir yönetime sahip olmasıdır."
YAZARLAR
Pınar Öğünç
BAĞLANTILAR-9 | Ticaretten afetlere, güvenlikten tiny house'a konteyner çağı
T. Gül Köksal
Kent hakkı bağlamında çocuklar
Ayşen Şahin
Mahsus selamlar
İzzettin Önder
Servet vergisi
Şenay Aydemir
Atış Serbest!
Adnan Özyalçıner
Geride kalan
İsmail Gökhan Bayram
İşlevini arayan alet: Yapay zekâ
Evrensel Bilgin
Gordion Düğümü
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
