21 Nisan 2004 21:00

Sulardan Kurtuldu, yağmadan kurtulamıyor

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 'sular altında kalmaktan kurtarma' sözü verdiği binlerce yıllık tarih hazinesi Hasankeyf, şimdi 'turizm gelirlerini arttırma' bahanesiyle apart otel, cafe ve lokanta yapılıyor.

Paylaş
İnsanlığın en eski yerleşim yerlerinden biri olan Mezapotamya'da yer alan, antik çağlardan bugüne onlarca uygarlığa ev sahipliği yapmış olan Hasankeyf, baraj altında kalmaktan kurtuldu ama parsel parsel satılmaktan kurtulamayacak gibi gözüküyor. Batman'ın tarihi ilçesi Hasankeyf'te, Helenistik döneme ait mağaralar apart otel, kafe ve lokanta olacak. Bu açıklama, Batman Valisi Efkan Ala'dan geldi. Ala, tarihi Hasankeyf ilçesi'ni 'dünya turizmine kazandırmak amacıyla' bir dizi çalışma yürüttüklerini, bu çalışmalar içerisinde mağaraların işlevlendirilmesinin de bulunduğunu söyledi. Ala'nın, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Vakfı'nın (ÇEKÜL) işbirliğiyle hazırladıklarını anlattığı proje tamamlandı ve Diyarbakır'daki Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'na gönderildi.

2 trilyon liralık ödenek Ala, projenin kuruldan bu ayın sonunda çıkmasını beklediklerini, proje kuruldan geçer geçmez çalışmalara başlayacaklarını dile getirdi. Ala, projenin 20 mağarayı kapsadığını, mağaraların apart otel, kafe ve lokanta gibi mekanlara dönüştürüleceğini kaydetti. Ala, projenin amacının ise şu sözlerle anlattı: "Tarih öncesi yaşamı tattırmak istiyoruz. Tarihi ilçenin turizme kazandırılması ve tarihi eserlerin ortaya çıkarılması amacıyla bu yıl 2 trilyon lira ödenek ayrıldı. 2 trilyon lira mağaraların işlevlendirilmesi, gezi güzergâhı ile kazıların yapılması amacıyla kullanılacak. Bu 2 trilyon lira içerisinde mağaraların işlevlendirilmesi için Kültür Bakanlığı 500 milyar lira ödenek gönderdi." Hasankeyf Belediye Başkanı Abdulvahap Kusen de, tarihi ilçede 6 bin mağara bulunduğunu, 1970'li yıllara kadar bu mağaralarda ailelerin yaşadığını anlatan Kusen, kendisinin de mağarada doğup büyüdüğünü belirtti. Mağaraların tanıtımını yapmak istediklerini ifade eden Kusen, şunları söyledi: "Şu anda mağaralarda yaşayan 5-6 aile var. Mağaraları dünyaya tanıtmak istiyoruz. Bu amaçla bir mağaraya temizleyerek, restoresini yapacağız. Sembolik olarak belediyenin bir hizmet birimini mağaraya taşıyacağız. Bu birimin çalışmaları mağarada yürütülecek. Böylelikle mağaraların tanıtımını yapacağız. Bu çalışmamız önümüzdeki günlerde başlayacak." Erdoğan ne demişti? Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, geçen yıl Hasankeyf'te yaptığı bir konuşmada, Ilısu Baraj ve Hidroelektrik Santralı nedeniyle üç yıl sonra tümüyle su altında kalma tehlikesiyle karşı karşıya olan Hasankeyf'in kurtaracak bir projenin müjdesini vermişti. "Sıfır maddi kayıp" sağlayan bu proje yetkililer tarafından şu sözlerle anlatılmıştı: "Ilısu Baraj kotu 510 metreden 475 metreye düşürüldüğünde bölge su havzası dışında kalacak ve tarihi doku zarar görmeden kurtulacak. Toplam 35 metrelik bir kot düşümü gerçekleşecek. Ancak yılık 3,8 milyon kilovat olarak planlanan enerji üretimi 3,2 milyon kilovata inecek. Yaklaşık 600 bin kilovat enerji kaybı da turizm gelirleri ile telafi edilecek."


Geçmişten bugüne Hısn Keyfa... Hasankeyf'e ilk olarak ne zaman yerleşildiği bilinmiyor. Yekpare taştan meydana gelen kalesi nedeniyle Hasankeyf'e "Hısn Keyfa" adı verilmiş. Miladi ilk asırlarda Hasankeyf, Bizanslılarla Sasaniler arasında el değiştirmiş. 4. yy'ın ortalarında Bizanslılar Hasankeyf'e bir kale yaptırmış. Bizans hakimiyeti, müslümanların burayı aldığı 7. asrın başlarına kadar sürmüş. Müslümanlar burayı 2. halife Hz.Ömer döneminde fethetmiş. Halifeler döneminin ardından Emeviler, Abbasiler, Hamdaniler, Mervaniler, Artuklular, Eyyubiler ve Osmanlılar buraya hakim olmuş. Fakat Hasankeyf, tarihi önemini Artuklular'ın M.S.1101 yılında buraya hakim olması ile kazanmış. Bu tarihten itibaren o günkü ismi ile Hısn Keyfa, ortaçağın önemli şehirlerinden biri olmuş. Hasankeyf'i Artuklular'dan alan (M.1232) Eyyubi Kürtleri, henüz bölgeye tam hakim olamadan Moğol istilasıyla Hasankeyf altüst olmuş. Kürt Eyyubiler, 14. yy'ın başlarında Hasankeyf'i yeniden imar etmeye başlamış. Eyyubiler'in imar faaliyetleri Sultan Süleyman zamanında zirveye ulaşmış. 1515 yılında burayı Osmanlılar almış. Bu tarihten itibaren şehir tarihi önemini kaybederek fakat bütün ihmallere rağmen eserlerini koruyarak günümüze gelmiş. İlk büyük bağımsız Hıristiyan kilisesinin de kurulduğu Hasankeyf'te, Süryani sanatına sahip birçok eserin yanı sıra Helenistik dönemine ait 5 bini aşkın mağara, 200 cami ve kilise bulunuyor. Hasankeyf'teki önemli tarihi eserler şöyle sıralanabilir: Kale, köprü, El-Rızk Camii, Sultan Süleyman Camii, Koç Camii, Zeynel Bey Türbesi, Kaledeki Uulu Camii, Küçük Saray ve Büyük Saray.

ÖNCEKİ HABER

Van Deri Kundura'da mücadele sürüyor

SONRAKİ HABER

İki 'evet' gerek

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...