7 Nisan 2004 22:00
Besle kargayı!
GÜNÜN YAZILARI
Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı AKP'li Melih Gökçek, seçimden önce "yer gösterme" sözü vererek oyunu aldığı, mitinglerine taşıdığı Türközü'ndeki kâğıtçıların evlerini başına yıkarak yanıt verdi. Gökçek adeta "Besle kargayı oysun gözünü" misalı oylarını aldığı, Doğu ve Güneydoğulu kâğıtçıları evlerinden, ekmeklerinden ederken, kâğıtçılar kendilerine ya "Kızılay'da yankesicilik yapmak ya da dağa çıkmanın" dayatıldığını söylediler.
Çoğunluğu Hakkâri'nin Ördekli köyünden olmak üzere Doğu ve Güneydoğu illerinden göç etmek zorunda bırakılan ve Ankara'nın Türközü semtindeki barakalarda geçimlerini kâğıt toplayarak sağlayan yaklaşık 2 bin kişi dün yapılan baskın ile evlerinden, işlerinden oldular.
Ankara Büyükşehir Belediyesi ekipleri dün sabah kâğıtçıların ardiye ve barakalarının olduğu yere giderek, barakaları boşaltmalarını istedi. Kâğıtçılar ise boşaltacaklarını ama süreye ihtiyaçları olduğunu bildirerek üç gün zaman istediler.
Bıçağı kalbine dayadı Tartışmalar uzayınca gençlerden biri bıçağı kalbine dayayarak, barakaları yıkmaları halinde kendini öldüreceğini söyledi. Ancak polisin müdahalesi ile genç gözaltına alınıp, dozerler de barakaların üzerine sürülünce, çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu kâğıtçılar taşlarla karşılık verdi. Çatışmanın büyümesi üzerine çevik kuvvet gaz bombaları ve tazyikli su sıkarak kâğıtçıları geri püskürttü. Direnen 30 kâğıtçının gözaltına alındığı çatışmada yaralananlar ambulansla hastaneye kaldırıldı. Arkadaşlarının gözaltına alındığını gören diğer kâğıtçılar, "mallarımızı onlara teslim etmektense yakarız" diyerek tüm barakaları ve kâğıt, lastik depolarını ateşe verdiler. Dört bir taraftan alevler yükseldi, simsiyah duman mahalleyi bürüdü. Yangın saatlerce sürerken, belediye itfaiye ekipleri yangını söndürmekte zorlandı. Zaman zaman patlama seslerinin de geldiği yangın sönmeye yüz tutunca dozerler ve kamyonlar molozları kaldırıp, barakaları yerle bir etti. Yüzlerce zabıtanın da görevlendirildiği yıkımda, zabıtaların da polislerle birlikte kâğıtçıları yaka-paça gözaltına aldıkları dikkat çekti. Çevrede toplanarak yangını acılı gözlerle izleyer kâğıtçılar ise bundan sonra ne yapacaklarını, çocuklarına ekmeği nasıl bulacaklarını sordular. Çoğunluğunu Hakk 1ri'den göç edenlerin oluşturduğu kâğıtçılar arasında Van, Adana ve diğer Doğu ve Güneydoğu illerinden gelenler de bulunuyor. Hakkâri'de köyleri yakıldığı için buralara kaçtıklarını söyleyen 28 yaşındaki Serhat, "Gözlerimin önünde köyümüzü, evimizi yaktılar, hayvanlarımızı öldürdüler. Bizzat ben işkence de gördüm, yaktılar sonra da 'köyünüzü PKK yaktı diyeceksiniz' diye baskı yaptılar" dedi. Serhat, "İkinci kez evim yakılıyor. Peki biz ne yapacağız. Bize seçenek bırakılmıyor. Ya Kızılay'a çıkıp kapkaççılık yapacağız, ya dağa çıkacağız" dedi. Yangını göstererek, burasının Filistin'i geçtiğini anlatan Serhat, "TC bir de AB'ye girecek. Bununla mı girecek" diye sordu. Ahmet adındaki başka bir genç ise "Gökçek, Ahmet Bey diye bir belediye meclis üyesini görevlendirdi. Ahmet Bey bize 'Size yer göstereceğiz, imkan sağlayacağız' dedi. Oyumuzu istediler. Otobüslerle bizi mitinglerine taşıdılar. Dikmen'de bir mitinglerine 200 kişi gittik. Oyumuzu verdik, ödülü bu oldu" diye tepki gösterdi.
Erzurumlu sahip çıktı İsmini vermek istemeyen yaşlı bir kadın ise kâğıtçılarla iç içe evini göstererek, 30 senedir bu mahallede oturduğunu, 20 yıl önce gelen bu insanlardan bir zarar görmediğini anlattı. "Benim 6 kızım büyüdü, gelin oldu. Gelinlerim var. Allahtan bir gün bile bunların zararlarını görmedim. Çöpün de zararı olsa bana olurdu" diye olaya tepki gösterdi. Başka bir kadın ise "16 senedir burada oturduğunu en ufak bir zararlarını görmediğini" söyleyerek, bu insanların ekmeğini çöpten çıkarttığını, bunları yapan insanlardan zarar gelmeyeceğini belirtti. "Zarar gelse çöpe çıkmazlar" diyen kadın, ama şimdi seçeneksiz bırakıldıklarını ifade etti. Büyükşehir Belediyesi Zabıta Müdürü Hüseyin Gazi Tamer, sağlığı tehdit ettiği gerekçesiyle barakaları kaldırmak zorunda olduklarını savunurken, barakaların yıkılması için vatandaşların yoğun şikâyetleri bulunduğu, 10 gün önce barakaları kaldırmaları için bildirimde bulunduklarını ileri sürdü. Kâğıtçıların anlatımına göre de Gökçek, barakaların tam karşısındaki Türközü Boztepe Mahallesi'ne de "barakaları kaldırma" sözü verdi. Kâğıtçılar "Bizi, 'oy verin, size yer göstereceğiz, olanak sağlayacağız' diye, o mahalleyi de 'oy verin barakaları kaldıracağız' diye kandırdılar" dediler.
"Demeç verdi gözaltına alındı" Rahmil Temel ve arkadaşı, kâğıt yüklü arabalarının üzerine oturmuş arkalarında barakalar yanıyor. Ne olduğunu sorunca, kâğıt-hurda topladıklarını, şimdi 2 bin kişinin ekmeğinin ellerinden alındığını söylediler. "Ekmek teknemizi dümdüz ediyorlar" diye elleriyle barakaları gösteren gençler, hemen yaka paça gözaltına alındı.
Bıçağı kalbine dayadı Tartışmalar uzayınca gençlerden biri bıçağı kalbine dayayarak, barakaları yıkmaları halinde kendini öldüreceğini söyledi. Ancak polisin müdahalesi ile genç gözaltına alınıp, dozerler de barakaların üzerine sürülünce, çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu kâğıtçılar taşlarla karşılık verdi. Çatışmanın büyümesi üzerine çevik kuvvet gaz bombaları ve tazyikli su sıkarak kâğıtçıları geri püskürttü. Direnen 30 kâğıtçının gözaltına alındığı çatışmada yaralananlar ambulansla hastaneye kaldırıldı. Arkadaşlarının gözaltına alındığını gören diğer kâğıtçılar, "mallarımızı onlara teslim etmektense yakarız" diyerek tüm barakaları ve kâğıt, lastik depolarını ateşe verdiler. Dört bir taraftan alevler yükseldi, simsiyah duman mahalleyi bürüdü. Yangın saatlerce sürerken, belediye itfaiye ekipleri yangını söndürmekte zorlandı. Zaman zaman patlama seslerinin de geldiği yangın sönmeye yüz tutunca dozerler ve kamyonlar molozları kaldırıp, barakaları yerle bir etti. Yüzlerce zabıtanın da görevlendirildiği yıkımda, zabıtaların da polislerle birlikte kâğıtçıları yaka-paça gözaltına aldıkları dikkat çekti. Çevrede toplanarak yangını acılı gözlerle izleyer kâğıtçılar ise bundan sonra ne yapacaklarını, çocuklarına ekmeği nasıl bulacaklarını sordular. Çoğunluğunu Hakk 1ri'den göç edenlerin oluşturduğu kâğıtçılar arasında Van, Adana ve diğer Doğu ve Güneydoğu illerinden gelenler de bulunuyor. Hakkâri'de köyleri yakıldığı için buralara kaçtıklarını söyleyen 28 yaşındaki Serhat, "Gözlerimin önünde köyümüzü, evimizi yaktılar, hayvanlarımızı öldürdüler. Bizzat ben işkence de gördüm, yaktılar sonra da 'köyünüzü PKK yaktı diyeceksiniz' diye baskı yaptılar" dedi. Serhat, "İkinci kez evim yakılıyor. Peki biz ne yapacağız. Bize seçenek bırakılmıyor. Ya Kızılay'a çıkıp kapkaççılık yapacağız, ya dağa çıkacağız" dedi. Yangını göstererek, burasının Filistin'i geçtiğini anlatan Serhat, "TC bir de AB'ye girecek. Bununla mı girecek" diye sordu. Ahmet adındaki başka bir genç ise "Gökçek, Ahmet Bey diye bir belediye meclis üyesini görevlendirdi. Ahmet Bey bize 'Size yer göstereceğiz, imkan sağlayacağız' dedi. Oyumuzu istediler. Otobüslerle bizi mitinglerine taşıdılar. Dikmen'de bir mitinglerine 200 kişi gittik. Oyumuzu verdik, ödülü bu oldu" diye tepki gösterdi.
Erzurumlu sahip çıktı İsmini vermek istemeyen yaşlı bir kadın ise kâğıtçılarla iç içe evini göstererek, 30 senedir bu mahallede oturduğunu, 20 yıl önce gelen bu insanlardan bir zarar görmediğini anlattı. "Benim 6 kızım büyüdü, gelin oldu. Gelinlerim var. Allahtan bir gün bile bunların zararlarını görmedim. Çöpün de zararı olsa bana olurdu" diye olaya tepki gösterdi. Başka bir kadın ise "16 senedir burada oturduğunu en ufak bir zararlarını görmediğini" söyleyerek, bu insanların ekmeğini çöpten çıkarttığını, bunları yapan insanlardan zarar gelmeyeceğini belirtti. "Zarar gelse çöpe çıkmazlar" diyen kadın, ama şimdi seçeneksiz bırakıldıklarını ifade etti. Büyükşehir Belediyesi Zabıta Müdürü Hüseyin Gazi Tamer, sağlığı tehdit ettiği gerekçesiyle barakaları kaldırmak zorunda olduklarını savunurken, barakaların yıkılması için vatandaşların yoğun şikâyetleri bulunduğu, 10 gün önce barakaları kaldırmaları için bildirimde bulunduklarını ileri sürdü. Kâğıtçıların anlatımına göre de Gökçek, barakaların tam karşısındaki Türközü Boztepe Mahallesi'ne de "barakaları kaldırma" sözü verdi. Kâğıtçılar "Bizi, 'oy verin, size yer göstereceğiz, olanak sağlayacağız' diye, o mahalleyi de 'oy verin barakaları kaldıracağız' diye kandırdılar" dediler.
"Demeç verdi gözaltına alındı" Rahmil Temel ve arkadaşı, kâğıt yüklü arabalarının üzerine oturmuş arkalarında barakalar yanıyor. Ne olduğunu sorunca, kâğıt-hurda topladıklarını, şimdi 2 bin kişinin ekmeğinin ellerinden alındığını söylediler. "Ekmek teknemizi dümdüz ediyorlar" diye elleriyle barakaları gösteren gençler, hemen yaka paça gözaltına alındı.
Evrensel'i Takip Et