'Amerika savaşı çoktan kaybetti'

Alman Junge Welt gazetesi, 1991'den 1998'e kadar Birleşmiş Milletler'in Irak'taki silah denetçilerinin liderliğini yürüten Amerikalı eski istihbarat subayı Scott Ritter ile konuştu. Ritter, Irak halkına karşı açılan savaşın çoktan kaybedildiğini söylüyor. Junge Welt: Beyaz Saray, dişlerini gıcırdatarak da olsa , Irak'ta kitle imha silahı olduğuna dair kanıt olmadığını ve büyük olasılıkla hiç bulunamayacağını kabul etti. ABD istihbaratının yanılgılarını araştırmak için Bush tarafından görevlendirilen komisyonu nasıl değerlendiriyorsunuz? Scott Ritter: Şu anda iğrenç bir politik oyun izliyoruz. Başrollerde birçok oyuncu var. David Kay mesela. Eğer her kim ki, bir saniyeliğine de olsa onun demeçlerinin bağımsız, objektif bir gözlemcininkiler olduğuna inanırsa, çok feci bir şekilde yanılır. David Kay bir ideologdur, teknik uzman değil. Bush yönetimi onu Irak'ta, gerçeği bulmakla ilintisi olmayan bir işi yapmak için seçti. Sorun gerçeklerin onların işlerine yarayacak hale getirilmesiydi. Kay'in bir süre önce, "silahları bulmak üzere olduğunu" ilan etmesinin nedeni buydu. Ama Aralık 2003'te; ortada sadece silah olmadığını değil, aynı zamanda kimsenin hiçbir zaman kitle imha silahı bulamayacağını itiraf etmek zorunda kaldı. Ve çomağı devretti: Bush değil, istihbaratçılar suçluydu. Sonra, CIA Başkanı George Tenet sahne aldı. "Biz hiçbir zaman Irak'ta gerçek bir tehdit olduğunu söylemedik; bu, bizim onlara sunduğumuz belgelerdeki bilgilerden aşırı sonuçlar çıkarılmasıyla ilgili bir siyasetçi olayı" diyordu. Dikkat edin, bunun üzerine Beyaz Saray'dan ne Kay, ne de Tenet'e yönelik bir tepki gösterilmedi. Aksine, Bush Kay'i yemeğe davet etti. Ve şimdi istihbaratın yanılgısını araştıracağı iddia edilen bir komisyon kurdu; ama bu komisyonu tüm siyasal kararlardan uzak tutuyor. Bush, komisyona "gereken tüm zamanı vereceğini" söylüyor. Bu da 2005'e, yani başkanlık seçimleri sonrasına kadar demek. Böylece Bush, çok kritik bir konuyu ele alıp, sanki gerçekten eleştiriyormuş havası vererek, sonuçların tehlike atlatıldıktan sonra açıklanmasını garanti altına aldı. Peki siz, Demokrat Parti'nin başkan adayı John Kerry'nin, koltuğa oturması halinde sorunun adını koyacağına ve kamuoyuna bu komisyonun pek inandırıcı olmadığını açıklayacağına inanıyor musunuz? Şu anda Demokrat Parti'de "çocuğun adını koyacak" cesarette bir kişi olduğuna inanmıyorum. Bunun nedeni de, bu savaşta hemen hepsinin suç ortağı olmasıdır. ABD güvenilirliğine tekrar nasıl kavuşabilir? Kolay bir çözüm yok. Biz bu olaydan zarar almadan çıkamayacağız. Siyasi olarak acı verecek. Şu anda ihtiyaç duyduğumuz şey, güvenimizi kazanan insanlara dönmemizdir: Birleşik Devletler üniformasını giyinen kadınlar ve erkekler. Burada her Amerikalının kendisine sormak zorunda olduğu soru şu olmalı: "Savaş kayıpları anıtlarını bu kez ne kadar büyüklükte yapmak istiyoruz?" Irak savaşı için yapılacak bu anıta kaç Amerikalının adını kazımak istiyoruz? Biz bu savaşı kazanamayacağız. Bu savaş şu anda bile kaybedilmiş durumdadır. Benim çözümüm şu: Birlikleri hemen geri çekin! Irak'ı baştan aşağı, doğudan batıya yanan bir ulus olarak kabul edin. Yangını besleyen petrol, ABD güçlerinin orada olması. Yangını söndürmek için petrolün vanasını kapatmalı.

(çeviren Yüksel Dalyan, Özgür Radyo-Kassel)