22 Şubat 2004 23:00

Mersin'den güçlü mesaj

Demokratik Güçbirliği, onbinlerce kişinin katıldığı bir mitingle seçim çalışmalarına başladı. Mersin'de yapılan büyük mitingte yerel seçimler için en güçlü alternatifin Demokratik Güçbirliği olduğu belirtildi. Altı partinin genel başkanlarının da katıldığı mitingte, yerel yönetimlerin kazanılmasının halkların kardeşliği yolunda atılacak önemli bir adım olacağı vurgulandı. Yerel seçimler için oluşturulan 'Demokratik Güçbirliği' seçim sürecini Mersin'de yaptığı büyük mitingle başlattı. 40 bini aşkın kişin katıldığı mitingde altı parti genel başkanı da seçimlerde halkın iktidar olması için güçbirliğini destekleme çağrısı yaptılar. Adana'dan konvoylarla yola çıkan DEHAP, EMEP, ÖDP, SHP ve SDP genel başkanlarını Mersin'in girişinde ikibini aşkın araçlık bir konvoy karşıladı. Genel başkanlan mitingin yapıldığı Metropol alanına "yaşasın halşkların kardeşliği" sloganı eşliğinde girdiler. Mitingte ilk konuşmayı yapan DEHAP Genel Başkanı Tuncer Bakırhan demokrasiden, barıştan, Kürt sorununun demokratik çözümünden yana olan partiler olarak bir araya geldiklerini söyledi. Bakırhan, "AKP'nin bir yıldır ortaya koyduğu pratikle halkın ihtiyaçlarını karşılayamadığı ortaya çıkmıştır. Şimdi iki seçeneğimiz var. Ya İnkâr ve gerginlik siyaseti yapan partileri seçeceğiz, ya da barıştan, demokrasiden yana laik bir cumhuriyetten yana olan Demokratik Güçbirliği'ne destek vereceğiz" dedi.

"Halkıçı belediye için birleştik" Bakırhan'ın ardından kürsüye gelen EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel ise 3 Kasım'da Emek, Barış, Demokrasi Bloku olarak emek için, demokrasi için birleştiklerini hatırlatarak, "Şimdi halkçı belediyecilik için daha güçlü bir şekilde bir aradayız" dedi. Tüzel konuşmasında taşeronleştırmaya, özelleştirmeye son vermek için, tekellerin sömürüsünü engellemek, herkesin kültürünü yaşatarak barışı ve kardeşliği sağlamak için Demokratik Güçbirliği'ni oluşturduklarını vurguladı. Tüzel, "Grevleri yasaklanan cam işçilerinin, işlerinden atılan Çukurova Tekstil işçilerinin, TEKEL işçilerinin ve kamu emekçilerinin haklarını yok sayan AKP iktidarına karşı birleşeceği yer Demokratik Güçbirliği'dir" dedi. Yıllardır herkesi bülücülükle suçlayan CHP'nin şimdi kendisinin halkın birliğini böldüğünü ifade eden Tüzel, halka hizmet götürürken ayrım yapmayacaklarının altını çizdi. ÖDP Genel Başkanı Hayri Kozanoğlu da "Demokratik, katılımcı sosyalizmden yana olanlar, kimliğinin yaşatılması için mücadele verenler bir araya geldik. Bugün burada olmayanlar, solda olduklarını söyleyenler sizlere karşı sorumludur. Onlar tarihe hesap verecekler" dedi. AKP'nin uluslararası tekellerden yana olduğunu, güçbirliğinin ise küreselleşmenin sonuçlarından dolayı iş, aş bulamayanlardan yana olduklarını belirten Kozanoğlu, "İnsanların kendi kararlarını kendilerinin almalarının dönüm noktası olduğunu, yerel birliklerin ve yönetimlerin bundan dolayı önemli olduğunu" vurguladı.

"AKP'ye şah diyoruz" Murat Karayalçın da "Bu mitingle Türkiye'nin her yerine çok güçlü mesaj verdiniz. İlk golü Çukurova'da attık, son golü 28 Martta sandıkta atacağız" dedi. Karayalçın, bu birlikteliği sonuna kadar götüreceklerini ve burada altı partinin genel başkanları olarak belediye başkanlarına değil sadece, AKP'ye "şah" dediklerini söyledi. Mersin'den güçbirliğinin belediye başkan adayı olan Fikri Sağlar ise "Bu ülke bizim. Halk için, emekten yana olanlar için mücadele etmeliyiz. Sadece yandaşlarına peşkeş çeken bir belediyecilik olmayacak, artık halk için belediyecilik olacak" dedi. Belediyenin sadece yol, su işleri ile görevlerinin sınırlı olmadığını aynı zamanda o kentin ekonomisini, sosyal hayatını düzenlemekle de sorumlu olduğunu ifade eden Sağlar konuşmasını şöyle tamamladı: "Mersin'i emperyalist baskı düzeninin uygulandığı değil, emeği, halkı koruyarak dünya kenti yapacağız. AKP Türkiye'yi Irak'ın işgalcisi durumuna getiriyor. Biz işgale, baskıya, emperyalizme karşı duranlar yerel yönetimlerde biraraya geldik."

Evrensel'i Takip Et