04 Şubat 2004 22:00

Sorumluluk devletin

Konya'da çöken 11 katlı binadan dün öğle saatleri itibariyle 23 ceset, 31 yaralı çıkartıldı. Arama kurtarma çalışmaları dün binanın beşinci katı ve yukarısında yapılırken, ölü sayısının 70'i bulması bekleniyor.

Paylaş
Konya'nın en zengin semtlerinden Selçuklu ilçesinde 11 katlı, 37 daireli binanın adeta tuzla buz olarak onlarca kişiye mezar olması, müteahhit kadar, devlet yetkililerine karşı da öfkeye neden oldu. İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Tamer Yüzgeç ve Konya Mimarlar Odası Başkanı Abdullah Naltekin, sorumluluğun önemli kısmının yeterince denetim yapmayan, önüne gelene müteahhitlik belgesi veren devlette olduğunu söylediler. Bazı vatandaşlar da verilmemesi gereken alanlara inşaat ruhsatı veren belediyeyi suçladı. Konya'da yıkılan Zümrüt Sitesi'ndeki arama-kurtarma çalışmaları dün de devam etti. Öğle saatleri itibariyle 23 ölü, 31 yaralının çıkarıldığı enkazda ölü sayısının 70'leri bulması bekleniyor. Dün, arama-kurtarma çalışmaları binanın 5'inci katı ve yukarısında yapılırken, diğer katlar adeta dümdüz oldu. Olaya tanık olanlar ve enkazdan yaralı çıkarılanların anlatımlarına göre, bina yıkılmadan önce birkaç saniye sallandı. Bu da "deprem oluyor" korkusuyla kendilerini dışarı atmak isteyen bina sakinlerini merdivenlere yöneltti. Bu nedenle ölümler daha çok merdivenlerde gerçekleşti. Asansörde 4 kişinin kaldığı, asansörün hava alması halinde bu kişilerin sağ kurtarılabilecekleri ifade edilirken, henüz sözkonusu asansöre rastlanmadı. Uzmanlar ne diyor? Gazetemize değerlendirmelerde bulunan İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Tamer Yüzgeç, asıl sorumluluğun ve suçun, önüne gelene müteahhitlik belgesi veren ve yeterince denetim yapmayan yetkililerde olduğunu belirterek, "çok ciddi sistem hatası var" dedi. Enkaz üzerinde inceleme yapan Yüzgeç, binanın somut olarak neden dolayı yıkıldığını şimdilik tespit etmenin güç olduğunu söyledi. Olaya, zemin, statik proje, imalat, malzeme kalitesi ve işçiliğin neden olmuş olabileceğini belirten Yüzgeç, binanın birden bire yıkılmasının "çok enteresan" olduğunu söyledi. Binanın "halim kötü" sinyali vermesi, deforme olması gerektiğini hatırlatan Yüzgeç, bu bakımdan ihmal olabileceğini de ifade etti.

Vatandaşlar öfkeli Arama-kurtarma çalışmaları sürerken, dün bina çevresinde uzunca bir alan boş bırakıldı. Asker ve polisler çevrede barikat oluşturarak görevliler dışında kimseyi içeri almadı. Zaman zaman gazetecilere de zorluk çıkaran askerlerle vatandaşlar arasında sık sık tartışma ve gerginlikler yaşandı. Bazı vatandaşların "size fırsat çıktı ya" diye askerlere öfkelendikleri gözlenirken, kurtarma çalışmaları kalabalık bir grup tarafından izlendi. Yaralı olarak kurtarılanlar alkışlarla karşılanırken, ceset çıkarmalarda etrafa derin bir sessizlik hakim oldu. Bayram olması nedeniyle binanın bazı dairelerinin boş olmakla birlikte birçoğunun kalabalık olduğu belirtilirken, enkaz altında kaç kişinin olduğu şimdilik tam olarak tespit edilemiyor. Dün öğlen saatleri itibariyle 31 yaralı, 23 de cesedin çıkarıldığı enkaza ağır iş makinaları ile müdahale edilerek, arama-kurtarma çalışmaları biten üstteki altı katın enkazı kaldırılmaya başlandı. Vatandaş ise çalışmaların ağır gittiğinden, ekiplerin daha çok medyaya yönelik ön cephede çalıştıklarından, arka cephede hiçbir çalışma olmadığından şikâyet etti. Beş yıl önce Ceyhan depremini yaşadığını söyleyen Hülya Gündüzlüoğlu, belediye yönetimine ve ekiplerin çalışmasına tepki gösterdi. Belediye yönetimi ile müteahhidi birlikte hareket etmekle suçlayan Gündüzlüoğlu, "Allah allah diyerek bu işi yapıyorlar. Biz bunu söylediğimizde ise 'komünist' diye suçluyorlar. Elhamdülillah ben onlardan daha müslümanım ama onlar rant peşinde" dedi.

src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön


Belediyeye rapor suçlaması İstanbul'un Beyoğlu ilçesindeki Kadın Çıkmazı Sokak'ta bulunan ve geçtiğimiz cumartesi sabahı çökerek 6 kişiye mezar olan iki binaya, Beyoğlu Belediyesi'nin "sağlam" raporu verdiği iddia edildi. Enkaz altında canveren anneleri Nimet Sert'in eşyalarını beton yığınları altından çıkarmaya çalışan oğulları Sait, Cengiz ve Mustafa, belediyenin verdiği raporu mutlaka bulacaklarını belirterek, Beyoğlu Belediye Başkanı Kadir Topbaş'a tepki gösterdiler. "Bu binada anamız ve 5 genç öldü. Kimse kendini aklanmış hissetmesin" diyen Sert kardeşler, olayın peşini bırakmayacaklarını söylediler. Bu arada, İnsan Hakları Derneği üyeleri dün bina enkazının önünde basın açıklaması yaparak, gerekli tedbirleri almayan yetkilileri eleştirdiler. Vergiler nereye gidiyor? Basın açıklamasında bir konuşma yapan İnsan Hakları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Veysi Altay, "Tarlabaşı'nda 2 binanın çökmesi sonucunda 6 insanımız yaşamını yitirdi. Konya'da da 12 katlı binanın çökmesi sonucu çok sayıda insanımız can verdi. Yıllardır konut sahiplerinden emlak vergisi toplayan sistem, kendi sorumluluklarını başkalarına yıkarak aklanmaya çalışıyor. Sosyal devletler, topladıkları vergilerle başta konut hakkı olmak üzere, vatandaşların temel ihtiyaçlarının karşılanması için çaba gösterir. Biz de ise tam tersi oluyor; devlet vergi topluyor ve topladığı vergilerle hizmet yerine ihmal üretiyor" dedi.

ÖNCEKİ HABER

Katliama tepki çığ gibi

SONRAKİ HABER

İnşaat işçisinin isyanı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...