25 Aralık 2003 22:00
Özelleştirme yalanları ortaya çıktı
Meclis'te enerji başta olmak üzere, kamu kurumlarında had safhaya çıkan yolsuzlukların soruşturulması, enerji kurumlarının "zarar ediyor" yalanlarını da ortaya çıkardı. Enerji ihalelerinde kamuyu zarara uğrattığı gerekçesiyle, Yüce Divan'a gönderilmesi istemiyle hakkında Meclis Soruşturması açılan Enerji eski Bakanı Zeki Çakan, 7 enerji kurumunun 1 katrilyon 851 trilyon kâr ettiğini açıkladı.
Enerji ihaleleri ve enerji anlaşmalarında "Türkiye aleyhine olduğu bilinerek fiyat indirimi" yapmaktan hakkında Meclis Soruşturması açılan Çakan'ın savunma ifadesi, siyasilerin özelleştirme yalanlarını bir kez daha ortaya çıkardı. Çakan, bakanlık yaptığı 9 Mayıs 2001-18 Kasım 2002 döneminde 7 enerji KİT'inin zarar değil, kâr ettiğini söyledi.
"Zarar ediyor özelleştirelim" mantığının hayat bulması için Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş. hiçbir yatırım yapılmayarak zarar etmeye bırakıldı. Ardından Kayseri civarındaki elektrik dağıtımı İşletme Hakkı Devri yoluyla özelleştirildi. Ve İstanbul Anadolu Yakası'nın Aktaş'a devri yapıldı ancak EMO'nun açtığı dava sonucu bu iptal edildi. Şimdi ise TEDAŞ'ın dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesi için çalışmalar sürüyor. Tüm bu olumsuzluklara rağmen TEDAŞ, 18 Kasım 2002 tarihine kadar 9 trilyon 703 milyar lira kar etti.
Üretim de kârda TEAŞ ise TETTAŞ (Türkiye Elektrik, Ticaret A.Ş.), EÜAŞ (Elektrik Üretim A.Ş.) ve TEİAŞ (Türkiye Elektrik İletim A.Ş.) olarak 3'e bölünmüştü. TEİAŞ dışındaki diğer iki kuruluş da özelleştirilecek. Ancak her üç şirketin aynı dönemdeki kârı ise 429 trilyonun üzerinde. Diğer enerji KİT'i olan Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) 1001 trilyon 615 milyar, Türk Petrol Anonim Ortaklığı (TPAO) 429 trilyon 504 milyar, BOTAŞ ise 785 trilyon 714 milyar lira kar etti. Çakan'ın, "Her vesile ile kötülenen ve zararda olduğu söylenen yedi enerji KİT'i"nden bahseden sözleri, özelleştirmede dönen dolapları ortaya koyuyor.
Söylenen YALANLAR! Zeki Çakan bakanlık yaptığı dönemde, enerji santrallarının ve dağıtım şebekelerinin özelleştirilmesini tek çözüm olarak gösteriyordu. Bu KİT'lerin satılmasını yoksa Hazine'nin bu KİT'leri zarardan kurtarmak için milyar dolarlar harcamak zorunda kalacağı yönünde açıklamalar yapıyordu. O dönemler Çakan'ın bu sözleri, "ya ip ya giyotun" cümlesiyle hafızalara kazınmıştı. Her açıklamasında "özelleştirmeyi hızlandıralım" sözlerini sarfeden Çakan, kaçakların artmasını da dağıtım şebekelerinin işletme hakkının devredilmemesine bağlıyordu. Yatırım yapmadığı tesislerde eleman bırakmayan Çakan, bakımların yapılmadığından da yakınıyordu. Çakan Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu'nuda (TKİ) hedef almış ve verimsiz, zarar eden kuruluş olduğu için satılması gerektiğini savunmuştu.
BİZ DEFALARCA SÖYLEMİŞTİK Olayı gazetemize değerlendiren EMO Ankara Şube Başkanı Mustafa Kadıoğlu, enerji ve diğer KİT'lerin kâr ettiğini zaten kendilerinin söylediklerini, ama zarar etseler bile bu hizmetlerin kamuda kalması gerektiğini söyledi. KİT'lerin direkt maliyeye ödediği vergiler ve toplumsal katkı, istihdam nedeniyle zaten kâr eden kuruluşlar olduğunu kaydeden Kadıoğlu, sadece enerji kuruluşlarında değil, TEKEL ve diğer kamu kurumlarında da benzer bir durumun olduğunu söyledi. Eski ya da yeni hükümette özelleştirme konusunda farklılık olmadığını, aynı yalanlara başvurarak özelleştirmeleri sürdürdüklerini kaydeden Kadıoğlu, kaldı ki kamu hizmetinde kârlılığın, zararlılığın çok da önemli olmadığını, kamu hizmetinin parayla satılamayacağını, "paran kadar enerji" denilemeyeceğini dile getirdi.
Üretim de kârda TEAŞ ise TETTAŞ (Türkiye Elektrik, Ticaret A.Ş.), EÜAŞ (Elektrik Üretim A.Ş.) ve TEİAŞ (Türkiye Elektrik İletim A.Ş.) olarak 3'e bölünmüştü. TEİAŞ dışındaki diğer iki kuruluş da özelleştirilecek. Ancak her üç şirketin aynı dönemdeki kârı ise 429 trilyonun üzerinde. Diğer enerji KİT'i olan Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) 1001 trilyon 615 milyar, Türk Petrol Anonim Ortaklığı (TPAO) 429 trilyon 504 milyar, BOTAŞ ise 785 trilyon 714 milyar lira kar etti. Çakan'ın, "Her vesile ile kötülenen ve zararda olduğu söylenen yedi enerji KİT'i"nden bahseden sözleri, özelleştirmede dönen dolapları ortaya koyuyor.
Söylenen YALANLAR! Zeki Çakan bakanlık yaptığı dönemde, enerji santrallarının ve dağıtım şebekelerinin özelleştirilmesini tek çözüm olarak gösteriyordu. Bu KİT'lerin satılmasını yoksa Hazine'nin bu KİT'leri zarardan kurtarmak için milyar dolarlar harcamak zorunda kalacağı yönünde açıklamalar yapıyordu. O dönemler Çakan'ın bu sözleri, "ya ip ya giyotun" cümlesiyle hafızalara kazınmıştı. Her açıklamasında "özelleştirmeyi hızlandıralım" sözlerini sarfeden Çakan, kaçakların artmasını da dağıtım şebekelerinin işletme hakkının devredilmemesine bağlıyordu. Yatırım yapmadığı tesislerde eleman bırakmayan Çakan, bakımların yapılmadığından da yakınıyordu. Çakan Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu'nuda (TKİ) hedef almış ve verimsiz, zarar eden kuruluş olduğu için satılması gerektiğini savunmuştu.
BİZ DEFALARCA SÖYLEMİŞTİK Olayı gazetemize değerlendiren EMO Ankara Şube Başkanı Mustafa Kadıoğlu, enerji ve diğer KİT'lerin kâr ettiğini zaten kendilerinin söylediklerini, ama zarar etseler bile bu hizmetlerin kamuda kalması gerektiğini söyledi. KİT'lerin direkt maliyeye ödediği vergiler ve toplumsal katkı, istihdam nedeniyle zaten kâr eden kuruluşlar olduğunu kaydeden Kadıoğlu, sadece enerji kuruluşlarında değil, TEKEL ve diğer kamu kurumlarında da benzer bir durumun olduğunu söyledi. Eski ya da yeni hükümette özelleştirme konusunda farklılık olmadığını, aynı yalanlara başvurarak özelleştirmeleri sürdürdüklerini kaydeden Kadıoğlu, kaldı ki kamu hizmetinde kârlılığın, zararlılığın çok da önemli olmadığını, kamu hizmetinin parayla satılamayacağını, "paran kadar enerji" denilemeyeceğini dile getirdi.
Evrensel'i Takip Et