27 Eylül 2011 05:27

Sel felaketlerinin sebebi: Karadeniz Sahil Yolu

TMMOB Şehir Plancıları Odası Genel Başkanı Necati Uyar, Rize'de yaşanan sel felaketine barındırdığı yanlışlar nedeniyle Karadeniz Sahil Yolu'nun neden olduğunu belirterek, "Karadeniz Sahil Yolu`nun set oluşturduğu tüm Karadeniz kentlerinde benzer sel baskınlarının yaşanmasının kaçınılmaz hale geldiği görülmektedir" dedi.Rize

Sel felaketlerinin sebebi: Karadeniz Sahil Yolu
Paylaş

Rize'de yaşanan sel felaketine ilişkin yazılı bir açıklama yapan Uyar, 2009 yılında Giresun Kent merkezinde yaşananları anımsatarak, "Yapılaşması yoğun ve plansız, altyapısı yetersiz, dere yatakları yapılaşmış, dere üstleri kapatılmış, heyelana dayanıksız zemin yapısına sahip Karadeniz kentlerinin önüne aşılmaz bir set çekerek, kentleri baraj gölüne dönüştüren Karadeniz Sahil Yolu`ndan kaynaklı can ve mal kayıplarına her yağışta kaçınılmaz olarak yenileri eklenmektedir" diye konuştu.

Karadeniz Sahil Yolu projesine yönelik eleştirilere kulak tıkayan sorumluların felaketler sonrası da suskun kalmayı tercih ettiğini ifade eden Necati Uyar şöyle devam etti: "Oysaki yapılan itirazları, eleştirileri görmezden gelerek Karadeniz Sahil Yolu`nu kentler ile Karadeniz arasına çeken, Karadeniz kentlerini bir yandan denizden kopartırken, diğer yandan kentleri sel baskınlarına mahkûm hale getirenler yaşanan felaketlerin başlıca sorumlusudur.Dere yatakları ve vadiler ile deniz arasına girerek, sistemin işlerliğini ortadan kaldırmış olan Karadeniz Sahil Yolu, yoğun yağışlarda yağmur sularının denize deşarjını kaçınılmaz olarak engellemektedir. Karadeniz, kentler, sahil yolu ve dereler bugünkü haliyle yerlerinde kaldıkça, hatalardan vazgeçilerek önlem alınmadıkça, Karadeniz kentleri açısından sel baskınlarından kaynaklı can ve mal kayıpları ‘kader` değil, aymazlığın doğal sonucudur.Karadeniz Sahil Yolu`nun kent ile Deniz arasından geçtiği tüm kentlerde, zemin katlarda yaşayanların, kentte işyeri sahibi olanların yağmurlu gecelerde uyuması giderek olanaksızlaşmaktadır. Karadeniz Bölgesi gibi yılın büyük bölümünde yağış alan bir coğrafyada bu durum, yaşayan milyonlar için uykusuz gece sayısının geçen her gün daha da artması anlamına gelmektedir. Karadeniz Sahil Yolu yerinde durdukça, Karadeniz kentlerinde dere yataklarının yanı sıra sokaklar, parklar, meydanlar ve okullar da büyük risk altındadır. Karadeniz kentlerinde yağmurlu havalarda çocukların okula gönderilmesi de giderek zorlaşacak, okul saatlerinde yaşanan en küçük yağışlar dahi evlerde endişeli bekleyişlere neden olacaktır."

KENTLER İLE KARADENİZ ARASINDAKİ SET KALDIRILMALI

Şehir Plancıları Odası Başkanı Uyar, bir başka felaketin yaşanmaması için öncelikle sel baskınlarının başlıca nedeninin ‘Karadeniz Sahil Yolu` olduğunun kabul edilmesi gerektiğini belirtti. Alınması gereken önlemleri sıralayan Uyar "Yolun kent içi geçişlerinin alternatifleri hızla projelendirilmeli, kentler ile Karadeniz arasındaki set ortadan kaldırılmalı, yağmur sularının ve kentte yaşayanların Karadeniz`e erişimi kolaylaştırılmalıdır" dedi.

Kent ile deniz arasına set çeken Karadeniz Sahil Yolu`nun yanı sıra, kent içindeki derelerin üstlerinin kapatılması, çevresinin yapılaşmaya açılması, dere yataklarının betonlaşmasının da can ve mal kayıplarının artmasındaki önemli neden olduğuna vurgu yapan Uyar, alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı: "Yerel rant baskısına direnemeyen dere yatakları mutlaka özgürleştirilmeli, yapılaşmadan arındırılmalı, üstü kapatılan derelerin açılması için yapılması gereken çalışmalar kısa süre içinde tamamlanmalıdır. Kent içinden geçen dereler üzerinde var olan köprü, menfez vb. alt yapı tesisleri bilimsel veriler temel alınarak yenilenmeli, suyun doğal akışını kolaylaştıracak, engel oluşturmayacak biçimde yapımları sağlanmalıdır. Karadeniz`de yapılan her yeni deniz dolgusunun, gelecekte ortaya çıkması olası bir felaketin ön adımı olduğu bilinciyle hareket edilmeli, denizlere yönelik insan eliyle yapılan müdahalelerin, bölge ekolojisinde ve coğrafyasında zincirleme değişimlere neden olacağı unutulmamalıdır. Başta karayolu için yapılan dolgular olmak üzere, Karadeniz sahilinde sürdürülen tüm dolgu çalışmaları durdurulmalıdır. Son yıllarda sayıları hızla artan HES inşaatları, derelerin doğal yapısında bozulmaya, bitki örtüsünde tahribata neden olmasının yanı sıra, sel baskınlarında suya karışan malzemenin de artmasına neden olmaktadır. Derelerin doğal ortamında bozulmaya neden olan HES uygulamalarına son verilmelidir. Bölgede başta çay üretimi olmak üzere, tercih edilen tarım türü heyelanlara ve önemli toprak kayıplarına neden olmaktadır. Doğal bitki örtüsünde değişime ve tahribata neden olan uygulamalardan, orman açmalarından, çay, fındık vb. yeni tarım alanı oluşturulmasından kaçınılmalıdır. Karadeniz Sahil Yolu ve yapılan diğer yanlışlar, her yağışı sele, her seli felakete dönüştürmeye başlamıştır. Konu ile ilgili tüm kurumları ve yetkililerini görevlerini yapmaya, can ve mal kayıplarına neden olan yanlışlarından dönmeye çağırıyoruz." (ANKA)

ÖNCEKİ HABER

Urfa'da dernek, sendika ve evlere polis baskını: 31 gözaltı

SONRAKİ HABER

Tortum köylüsü HES'e geçit vermiyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...