27 Aralık 2002 22:00
Savaş petrol-uyuşturucu ittifakını
güçlendirecek
Jeoloji Mühendisleri Odası Bilim Teknik Kurulu üyesi Tufan Erdoğan, ABD'nin Irak'a saldırısından en karlı çıkacak kesimin uluslararası petrol şirketleri olduğuna dikkat çekerek, savaş çıkmadan artacak olan petrol fiyatlarının savaş sırasında ve sonrasında düşeceğini ve böylece stok yapan petrol şirketlerinin karına kar katacağını dile getirdi.
Gazetemizin sorularını yanıtlayan Tufan Erdoğan, Türkiye gibi petrolde dışa bağımlı olan ülkelerin uzun dönemli anlaşma yaptıkları için petrol fiyatlarının düşmesinden bir çıkarlarının olmayacağını dile getiren Erdoğan, savaşın her açıdan Türkiye'nin zararına olduğunu vurguladı. Irak'ı önemli kılan bir başka konunun da uyuşturucu ticareti olduğunu anlatan Erdoğan, "Irak'ı kontrol altına alan ülke, hem dünya petrol rezervlerini hem de uyuşturucu pazarını ele geçirecek" dedi. Tufan Eroğan'a yönelittiğimiz sorular ve yanıtları şöyle;
Irak'ın gerçek petrol potansiyeli nedir?
Irak'ta 112,5 milyar varil ispatlanmış petrol rezervi var. Bu rezervler Suudi Arabistan'dan sonra Irak'ı ikinci büyük petrol ülkesi yapıyor. Bunun kontrolü dünya petrol piyasasının kontrol edilmesi demek. 11 Eylül sonrasında yaşanan gelişmelerle, Suudi Arabistan ile ilişkiler biraz gerildi. Arabistan'nın yerine geçecek ülke Irak. Rusya çok daha pahalıya ürettiği petrole karşı, Irak'ın çok ucuza ürettiği petrol, iyi bir alternatif. Irak'ın petrol rezervlerini elinde tutan güç, Rusya'nın ekonomisine ciddi bir balta vurmuş olacak. Irak'ı önemli yapan diğer şey ise özellikle Kuzey Irak için söz konusu, Afganistan'da üretilip, Pakistan-İran üzerinden geçen uyuşturucu Kuzey Irak, Türkiye, Almanya üzerinden dünyaya dağılıyor.
Uyuşturucu ticaretiyle bağlantı kurdunuz. Bu ticarette petrol şirketlerinin bir rolü var mı?
Uyuşturucu yolunun açık tutulması için Kuzey Irak'ın denetim altında olması gerekiyor. Uyuşturucu işiyle özellikle petrol şirketleri uğraşıyor. Özellikle bir petrol şirketi, başında şimdi ABD devlet başkan yardımcısı olan Dick Cheney vardı. Söz konusu şirketin adı uyuşturucu ile anılmıştır. Haliburton şirketi, Cheney başına geçtikten sonra Brown and Roots şirketini daha sonra da yiyecek şirketi olan Kelon şirketini aldı. Bu şirket şu anda Türkiye'de Adana İncirlik üssü, İzmir Çiğli gibi yerlerde ABD üslerinin iaşe, ibate, eğitim hizmetlerinin ihalesine almış devam ediyor. Bunların işi düşman bölgelerini ABD ordusu bölgeye gelmeden önce hazırlamak. Bunların Kuzey Irak'da da faaliyetleri var. Dünya üzerinde nerede uyuşturucu ticareti varsa bu şirket en azından orada depo açar. Irak'ı kontrol altına alan ülke, hem petrol rezervlerini hem de uyuşturucu pazarını ele geçirecek.
Petrol piyasaları bu savaştan nasıl etkilenecek?
Petrol fiyatlarının artacağını kimler söylüyor. Avrupa kaynaklı haberler söylüyor. Bu tamamen palavra. Şimdiye kadar böyle birşey olmadı. Bundan önceki Körfez Savaşı'nda böyle birşey olmadı. ABD'nin girdiği savaşlarda, savaş başlar başlamaz, petrol varil fiyatları bir öncekinin yarısı oluyor. Başlamadan hemen bir iki önce aşırı yükselir, savaş başladığında aşırı düşer. Savaş bittikten 6 ay ile bir yıl içinde ABD'nin 2025 yılına kadar istediği rakam olan varil başına 20-25 dolar seviyesine ulaşır. Şimdi varil fiyatları 25-30 dolar arasında çok oynak gidip geliyor. Şubat ayında diyelim ki ABD saldırdı. Ocak ayının sonuna doğru petrol varil fiyatı 40 dolara çıkar. Diyelim ki 1 şubatta saldırı başladı. O gün 15 dolara düşer. 2003'ün Sonbaharına kadar böyle gider. ABD Enerji Bakanlığı 2020-25 yılına kadar petrol varil fiyatlarının 20-25 dolar olacağını söylemiştir. ABD'nin kendi ekonomisi açısından en iyi rakam budur. Bunu açıkladığı günden bu yana üç dört yıl geçmiştir. Petrol fiyatları hep bu seviyede kalmıştır. 2003'ün Aralık ayından itibaren de bu fiyatı bulur. Bu gelişmelerden en zararlı çıkacak olan Suudi Arabistan ve Rusya'dır. Ancak Rusya ikna edildi. Savaştan sonra Irak petrol sahalarının paylaşılması için anlaşma yapıldı. Elbetteki asıl payı ABD alacak. Fransa ve Rusya'nın ele geçirdiği bazı sahalar var, onlar da güme gitmeyecek. Onlar sizin elinizde kalsın dediler. Bu şekilde bir anlaşma yaptılar. Petrol fiyatlarının çok düşük düzeyde seyretmesi Rusları biraz hırpalayacak ancak dünyanın sahalarını garanti altına almış olacak. BM Güvenlik Konseyi'nde yapılan bu anlaşma Rusya içinde dünya içinde bir utançtır.
Bizim gibi petrol ihtiyacının büyük bölümünü dışarıdan satın alan ülkelere etkisi ne olacak?
Türkiye gibi ülkeler bu işten zararlı çıkacak. Çünkü uzun vadeli anlaşmalar yapılıyor. Eğer anlaşmayı 30 dolara yapmışsan, petrol fiyatı 15 dolara da düşse sen 30 dolara almak zorundasın. Türkiye'nin hiçbiri karı olmayacak. Uzun vadede ABD gibi, petrol satan ülkeler çok büyük kar edecek. Petrol şirketleri petrol fiyatları düştüğünde daha fazla kar edecek. Çünkü fiyat yükselince petrol alınmıyor. New York borsası uzmanları şu günlerde 'kısa vadede petrol şirketi tahvillerini almayın' tavsiyesinde bulunuyorlar. Onun yerine taşımacılık ve teknoloji sektörlerine yatırım yapılmasını istiyoryal. Niye petrol ucuzladığında, taşımacılık sektörü canlandıracak. Bu bile petrol fiyatlarının düşeceğini gösteriyor. Fiyat düştüğünde stok yapan şirketler karına kar katacak.
ABD DIŞ POLİTİKASINI PETROL BELİRLİYOR ABD'de birçok lobi olabilir, ancak ABD Meclisi bizatihi petrol lobisidir. ABD'nin dış politikası kendi başına enerji politikasıdır. Buna corperasyonizm (şirketcilik) deniliyor. ABD bunu ikinci dünya savaşından beri uyguluyor. Petrol şirketleri her zaman uzun vadeli çıkarları için kısa vadeli çıkarlarından vazgeçer. ABD uzun vadede onların karını garanti eder, ama bazen ABD dış politikası için kısa vadeli karından vazgeçmek zorunda kalabilir şirketler. Sonuçta kararı verecek olan petrol şirketleri ve onların çıkarlarıdır.
TÜRKİYE'NİN HİÇ BİR ÇIKARI YOK Özal zamanında 'bir koyup üç alacağız' söyleminin ne oluğunu gördük. Bundan da zararlı çıkacak. Kaynak kontrolü sende değil, dış politika senin elinde değil. Şirketlere karşı yargı kontrolü senin elinde değil. Sen uluslararası tahkime imza atmışsın, nasıl kazançlı çıkacaksın. Bazıları, 'Kerkük'ü alacağımızı' düşünüyor. Bizim yetişmiş adamlarımız var, Irak burnuzumun dibinde, bugüne kadar niye düşünemedin de Türk-Irak ortak şirketlerini kurmadın. Bugüne kadar barış içinde yapılamayanları, savaşın kemik artıklarını mı alacaksın?
SUUDİ ARABİSTAN'A BİR MESAJ OLACAK Suudi Arabistan'nın petrollerinin tümüne yakını ABD tarafından denetleniyor. Ama şimdi Suudi Arabistan'dan da çatlak sesler çıkmaya başladı, Usame Bin Ladin yüzünden rahatsızlıklar doğdu. İşte bunlardan dolayı Irak ele geçirildiğinde Suudi Arabistan'a karşı da çok iyi bir tokat olacak. Suudi Arabistan'daki petrol rezervi 220 milyar varil civarında. Ancak Arabistan'da aranmadık yer kalmadı. Irak'ın çok önemli bir kısmı aranmadı. Irak'ın belki 300 milyar varillik bir potansiyeli var bunu kimse bilmiyor. Ayrıca Irak'ın doğalgaz potansiyeli var.
ABD DIŞ POLİTİKASINI PETROL BELİRLİYOR ABD'de birçok lobi olabilir, ancak ABD Meclisi bizatihi petrol lobisidir. ABD'nin dış politikası kendi başına enerji politikasıdır. Buna corperasyonizm (şirketcilik) deniliyor. ABD bunu ikinci dünya savaşından beri uyguluyor. Petrol şirketleri her zaman uzun vadeli çıkarları için kısa vadeli çıkarlarından vazgeçer. ABD uzun vadede onların karını garanti eder, ama bazen ABD dış politikası için kısa vadeli karından vazgeçmek zorunda kalabilir şirketler. Sonuçta kararı verecek olan petrol şirketleri ve onların çıkarlarıdır.
TÜRKİYE'NİN HİÇ BİR ÇIKARI YOK Özal zamanında 'bir koyup üç alacağız' söyleminin ne oluğunu gördük. Bundan da zararlı çıkacak. Kaynak kontrolü sende değil, dış politika senin elinde değil. Şirketlere karşı yargı kontrolü senin elinde değil. Sen uluslararası tahkime imza atmışsın, nasıl kazançlı çıkacaksın. Bazıları, 'Kerkük'ü alacağımızı' düşünüyor. Bizim yetişmiş adamlarımız var, Irak burnuzumun dibinde, bugüne kadar niye düşünemedin de Türk-Irak ortak şirketlerini kurmadın. Bugüne kadar barış içinde yapılamayanları, savaşın kemik artıklarını mı alacaksın?
SUUDİ ARABİSTAN'A BİR MESAJ OLACAK Suudi Arabistan'nın petrollerinin tümüne yakını ABD tarafından denetleniyor. Ama şimdi Suudi Arabistan'dan da çatlak sesler çıkmaya başladı, Usame Bin Ladin yüzünden rahatsızlıklar doğdu. İşte bunlardan dolayı Irak ele geçirildiğinde Suudi Arabistan'a karşı da çok iyi bir tokat olacak. Suudi Arabistan'daki petrol rezervi 220 milyar varil civarında. Ancak Arabistan'da aranmadık yer kalmadı. Irak'ın çok önemli bir kısmı aranmadı. Irak'ın belki 300 milyar varillik bir potansiyeli var bunu kimse bilmiyor. Ayrıca Irak'ın doğalgaz potansiyeli var.
Evrensel'i Takip Et