21 Kasım 2002 22:00

Dünya ekonomisinde
   umut başka bahara

Dünya ekonomisindeki durgunluğun etkileri henüz geçmedi. ABD'deki bütçe açıkları, Avrupa Birliği ülkelerindeki kriz sinyalleri ve Japonya ekonomisindeki sorunlar, dünya ekonomisinde beklenen büyümenin başka bahara ertelenmesine neden oldu. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) dünya ekonomisindeki beklenen toparlanmanın gelecek yıla sarkabileceğini bildirdi. Bu beklentide Irak'a yönelik savaş olasılığının yaratacağı sorunların etkisi büyük. OECD'nin dün yayımlanan 6 aylık ekonomik raporunda, menkul kıymet piyasalarındaki kan kaybının ve iş dünyasına güvendeki zayıflığın sonucunda ekonomik toparlanmanın beklenen çap ve hızda gerçekleşmediği vurgulandı

Büyüme yüzde 3 "Küresel toparlanmanın yavaş ve düzensiz" olduğu vurgulanan raporda, bununla birlikte dünya ekonomisinin bu yıl yüzde 1.5, gelecek yıl yüzde 2.2 ve 2003 yılında yüzde 3.0 büyüme göstermesinin beklendiği ifade edildi. Dünya ekonomisindeki toparlanmanın büyük ölçüde ABD ekonomisinin performansına bağlı olduğu kaydedilen raporda, ABD ekonomisinin bu yıl yüzde 2.3, gelecek yıl yüzde 2.6 ve 2004 yılında yüzde 3.6 büyüyeceği tahmin edildi. OECD, Japon ekonomisindeki durgunluğun ise devam edeceği görüşünde. Raporda Japon ekonomisinin bu yıl yüzde 0.7 küçüleceğini, buna karşılık gelecek yıl yüzde 0.8, 2004 yılında da yüzde 0.9'luk mütevazi büyüme göstereceği tahmini yapıldı.

Canlanma sürmedi Raporda, geçen baharda gözlenen ekonomik canlanmanın devam etmediği kaydedilerek, dünya ekonomisinin canlanması için başta Euro kuşağı olmak üzere, önde gelen ekonomilerde merkez bankalarının faiz hadlerini düşürmesi gerektiği ifade edildi. Özellikle ABD'de patlak veren şirket skandallarının iş dünyasına duyulan güveni sarstığı belirtilen raporda, şirketlerin beklenen karlılıklarının yükselmeye başladığı ancak sarsılan güvenin yeniden sağlanmasının ve buna bağlı olarak tüketici harcamalarının artmasının zaman alacağı görüşüne yer verildi.


TÜRKİYE'YE BORÇ UYARISI OECD, Türkiye'nin, borç risklerini azaltmak için enflasyonu ve faiz hadlerini aşağı çekmesi gerektiği uyarısında bulundu. Hükümetin ekonomik programı sürdürmesi ve sağlanan piyasa güveninin korunması durumunda, reel faizlerin ve enflasyonun 2004 yılında yüzde 10'lara gerileyebileceği görüşüne yer verildi. Raporda, Türkiye'nin içinde bulunduğu bölgede uluslararası gerginliklerin şiddetlenmesinin, Türkiye ekonomisi ve piyasalarını doğrudan etkileyen bir risk faktörü olduğu vurgulanırken, Irak'a karşı olası bir ABD müdahalesinin Türkiye'nin ekonomik büyümesini olumsuz etkileyebileceği kaydedildi. Raporda, reel faiz hadlerinin yüksek kalmaya devam etmesinin borcun çevrilebilirlik kriterinin tutturulmasını güçleştirdiği kaydedilerek, borç riskiyle karşı karşıya kalınmak istenmiyorsa reel faizlerin ve enflasyonun azaltılması gerektiği ifade edildi. Raporda, "Döviz cinsinden ya da dövize endeksli kamu borçlarının fazla olmasının da Türkiye'nin borç yükünün, döviz kuru dalgalanmalarına karşı duyarlı olmasına neden olduğu" kaydedildi.

Evrensel'i Takip Et