‘Medya ağır baskı altında’

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) 4. Babıali Günleri kapsamında dün TGC Burhan Felek Konferans Salonu’nda “Medyanın Güncel Sorunları” paneli düzenlendi. Posta Gazetesi Yazarı Dr. Yazgülü Aldoğan, Milliyet Gazetesi Dış Politika Yazarı Kadri Gürsel ve Maltepe Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Atilla Özsever’in konuşmacı olarak katıldığı panelin moderatörlüğünü TGC Başkanı Orhan Erinç yaptı.

Burada konuşan TGC Başkanı Orhan Erinç, bugüne kadar 1982 Anayasasında yaklaşık 70 maddede değişiklik yapıldığını belirterek, “Ama bu değişikliklerde ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü, vicdan özgürlüğü gibi konular yer almadı. Çünkü şu da bir gerçek ki, Türkiye’deki siyasi partilerin yapısı demokrasiye pek uygun gibi gözükmüyor. Uzun yıllardır gazetecilik yapan meslektaşlarımızın bildiği şudur; partiler muhalefette ise yasaların değiştirilmesinden yana olurlar” dedi. Gazetecilerin yazdıkları, söyledikleri hakkında 6 bin dolayında açılmış soruşturma olduğunu aktaran Erinç, bu sayıyı tam olarak bilmediklerini dile getirdi. Türkiye’deki medya alanında geçen yıldan bu yana yaşanan önemli bir gelişmenin de, Gazetecilere Özgürlük Platformunun (GÖP) kurulması olduğunu söyleyen Erinç, GÖP’ün hangi görüşten olursa olsun yargılanan gazetecilere destek vermeye çalıştığını ifade etti.  

Medyanın en büyük sıkıntısının otosansür olduğunu söyleyen Posta Gazetesi Yazarı Dr. Yazgülü Aldoğan, “Bunca yıllık geçmişe ve deneyimime, siyasetin yasaklı olduğu bir dönemde siyasi dergi çıkaracak kadar gözü pek bir meslektaşınız olmama rağmen, son yıllarda mesleğimize yönelik yaşadığımız baskı ve otosansürü hiçbir dönemde bu kadar yoğun hissetmemiştik” dedi. Her iktidarın medyayı ele geçirmek istediğine dikkat çeken Aldoğan, bunun bir çok örneklerini yaşadıklarını ancak bu dönemdeki kuşatmanın çok yönlü bir kuşatma olduğuna dikkat çekti.

EN ÖNEMLİ SORUN OTOSANSÜR

Milliyet Gazetesi Dış Politika Yazarı Kadri Gürsel de, Türkiye’de bugün basının, medyanın en önemli sorununun otosansür olduğunu dile getirdi. “Otosansür medyayı tehdit eden en tehlikeli arızadır. Çünkü gözle görülemez, ölçülemez, ancak hissedilir. Kayda geçirilmesi mümkün değildir, bu bir duygu halidir, bir tutumdur ve maalesef bugün habercilik refleksinin yerini Türk medyasında otosansür refleksinin aldığını tespit etmek gerekir” diyen Gürsel, gazeteciliğin var oluş nedenlerini ortadan kaldıran bir intihali süreç içerisinde olduğumuzu belirtti. Medya patronlarının sadece medyada patronluk yapmadıklarını, iktidarla iş birliği yapan birçok sektörde büyük maddi çıkarlar oluşturduklarını söyleyen Gürsel, bu durumun medyayı son derece kırılgan, tehdit ve baskılara açık hale getirdiğini ifade etti.

MUHALİF BASIN SUSTURULUYOR

Maltepe Üniversitesi Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Atilla Özsever ise, konuşmasında medyadaki mülkiyet yapısındaki dönüşümden, bu dönüşümün çalışanlara yansımasından bahsetti. Medyada belli başlı grupların basının yüzde 80’ini elinde bulundurduğunu ifade eden Özsever, “Yandaş medya iki ana çizgiden oluşuyor. Bir İslami çizgiyi savunan gazete ve televizyonlar var. Bir de liberal çizgiyi savunan medya organları var. Bu arada üçüncü bir unsur da TRT ve Anadolu Ajansı. Bunun dışında kalan, giderek küçülen, merkez medya diye de tanımlanan kesim de hükümete ciddi destek veren bir kesim. Bir takım baskılar sonucunda kendi yazarlarını tasfiye sürecine giriyor ama sonuç alarak yandaş bir kesim. Onun dışında muhalif olan basın susturuluyor” dedi.
Medyadaki mülkiyet yapısı ve dönüşümün çalışanlara öncelikle işten atma olarak yansıdığına değinen Özsever, medya sektöründe sendikal örgütlenmenin son derece zor olduğunu söyledi. Anadolu Ajansı’nda çalışanlar üzerinde çok ciddi baskıların olduğuna dikkat çeken Özsever, “Çalışma Bakanlığının verilerine göre, medya sektöründe sendikalı çalışan işçi sayısı 15 bin 640. TÜİK’e göre ise bu sayı 28 bin 928. Yani 30 bine yakın kişi çalışıyor medya sektöründe. 15 bin de kayıtsız çalışan var. Bunun içinde de topu topu 500 sendikalı çalışan var. Buradan da çok ciddi bir tasfiyenin olduğu görülebiliyor” dedi. (MEDYA SERVİSİ)