14 Kasım 2002 22:00
Türk-İş patronları uyardı
GÜNÜN YAZILARI
CHP'den milletvekili seçilen Bayram Meral'in son kez başkanlık yaptığı Türk-İş Başkanlar Kurulu toplandı. Başkanlar Kurulu'nun açılış konuşmasını yapan Türk-İş Genel Sekreteri Hüseyin Karakoç, TİSK Başkanı Refik Baydur'un yaptığı açıklamalarla Türk-İş'in ve diğer konfedarasyonların reddettiği İş Yasası'nı dayatmaya çalıştığını hatırlatarak, işçinin ekmeğiyle oynayanlara Türk-İş'in gerekli yanıtı vermekte geri durmayacağını duyurdu.
Türk-İş Başkanlar Kurulu dün Ankara'da toplandı. Son kez başkanlık yaptığı toplantıda Bayram Meral sendika başkanlarına veda etti. Veda konuşmasının ardından gözyaşlarını tutamayan Meral'i sendika genel başkanları ayakta alkışladı. Meral Türk-İş'ten ve başkanlar kurulundan kopmayacağını toplantılara katılarak destek olacağını söyledi.
Başkanlar Kurulu'nun açılış konuşmasını Meral yerine Genel Sekreter Hüseyin Karakoç yaptı.
Eylemle yanıt veririz Karakoç, TİSK Başkanı Baydur'un İş Yasası'nı dayatan ve tüm kesimleri tehdit eden açıklamalarına cevap verdi. Karakoç, Baydur'un Meclis üzerinde baskı oluşturmaya çalıştığını, milyonlarca işçiyi ve onların temsilcileri olan sendikaları tehdit ettiğini belirterek, "Türk-İş sorunların diyalog yoluyla çözülmesinden yanadır. Ancak işçinin ekmeğiyle oynanmaya kalkılırsa diyalog yolları kapanır. TİSK Başkanı Baydur işçinin ekmeğiyle oynamaktadır" diye konuştu. İş Güvencesi Yasası'nın kabul edilmesinin "esneklik" adı altında işçiyi köleleştirecek ve sendikaları yok edecek hükümler içeren yeni bir İş Kanunu gerektirmediğine dikkat çeken Karakoç, geri bir düzeyde olan iş güvencesini bile sindiremeyen kesimler işçi atmaya kalkarlarsa Türk-İş'in yanıtının ülke çapında en yaygın ve etkili eylemler olacağını duyurdu. Karakoç Türk-İş'in, "kıdem tazminatı hakkını 12 Eylül sonrasında bile cesaret edilmeyen biçimde gasp edecek, kiralık işçilik, çağrı üzerine çalışma ve çalışma saatlerinin işveren tarafından düzenlenmesi gibi uygulamalarla işçiyi köleleştirecek" bir kanunu kesinlikle reddettiğinin altını çizdi. AKP hükümetinden taleplerinin Türk-İş'in ve diğer konfedarasyonların reddettiği yeni İş Kanunu Yasa Taslağı'nın işçi temsilcilerinin doğrudan katılımıyla yeniden hazırlanması olduğunu söyleyen Karakoç, işverenlerin iş güvencesini etkisiz kılmak için gündeme getirdikleri yasayı kabul etmeyeceklerini yineledi.
IMF'ye sandıktan yanıt Seçim sonuçlarını değerlendiren Karakoç, yıllarca IMF politikalarını dayatanlara halkın sandıkta yanıt verdiğini belirtti. Karakoç, yeni hükümeti de sorunların çözümü noktasında somut adımaları aksi halde bugünkü desteğinin tepkiye dönüşeceği konusunda uyardı. Ülkenin bugünlere gelmesinin nedeninin istikrarsız yönetimler olduğunu savunan Karakoç, AKP'nin büyük bir çoğunlukla iktidara gelmesinin istikrar açısından olumlu olduğunu iddia etti. IMF'nin dayattığı politikaların krizi önlemediği, aksine körüklediğinin üç yıllık pratikte görüldüğünü kaydeden Karakoç, "Türk-İş, hükümetlerin ülkemize ve halkımıza zarar verecek tutum ve davranışlarına daima karşı çıkmıştır ve çıkmaya devam edecektir" dedi.
SORUMLU BAYDUR OLACAKTIR Türk Harb-İş Sendikası Merkez Yönetim Kurulu yaptığı yazılı açıklamada, Refik Baydur "İş Kanunu çıkmazsa işçi çıkarırız" açıklamasıyla işçi kıyımına davetiye çıkarttığını belirtti. Açıklamada, "Baydur'un insan emeğini ve onurunu adeta aşağılayan bir üslupla ifade ettiği 'işçi çıkartırız' tehdidini, iş barışına ve uzlaşma çabalarına saplanan bir hançer olarak değerlendirmekteyiz" denilerek, ileriki günlerde muhtemel işçi kıyımlarının sorumlusunun da Baydur olacağı vurgulandı.
Ağladı ve gitti... Türk-İş Başkanlar Kurulu'nda son kez konuşan Bayram Meral, veda konuşmasının ardından gözyaşlarını tutamadı. Meral, "Ne olursa olsun ben burada sizlerin yanında olacağım. Toplantıya başkanlık etmeyeceğim ama salonda oturacağım. Benim yerimde oturan da rahat otursun. Ben seçim kaybetmedim, kendi isteğimle ayrılıyorum" dedi. Yeni dönemde de Türk-İş'i İş Yasası gibi birçok sorunun beklediğini kaydeden Meral, Meclis'e giren iki partinin 100'e yakın işveren milletvekili, ancak işçi temsilcisinin bu sayının yüzde 10'u bulmadığını bildirdi. Meral, "Baydur söylüyor arkasından, AKP Genel Başkan yardımcısı söylüyor. İş güvencesi gözlem altına alınacak, İş Yasası çıkarılmadan uygulanmaya sokulmayacak diye. Üretim, verim, iş barışı isteniyorsa 'ben güçlüyüm istediğimi yaparım' mantığından uzak durmak gerekir" dedi.
BAŞKANLIK TARTIŞMALARI Türk-İş Başkanlar Kurulu'nda gündem maddesi olmasa bile toplantıya katılan sendika başkanlarının gündemini yeni genel başkanın kim olacağı oluşturdu. Toplantıda söz alan genel başkanlar Kılıç ile Karakoç çekişmesinin sona ermesini ve dışarıdan müdahale olmaksızın yönetim kurulu üyelerinin başkanlık sorunun çözmesini istediler. Toplantıyı yöneten Karakoç da başkanların taleplerinde haklı olduklarını ve bu sorunu uygun bir şekilde halledeceklerini söyleyerek, her ne kadar Bayram Meral desteklese de başkanlık konusunda ısrarlı olmayacağı mesajını verdi. Başkanlık tartışmalarında ise son düğümün muhalif üye Çetin Altun'un kararıyla çözüleceği dillendiriliyor. Kılıç ve yedek olarak yönetime girecek Ergün Atalay'ın, Karakoç ile de Mustafa Kumlu'nun birlikte hareket edeceği söylentileri dolaşırken, Altun'un "Aralarında halledemezlerse Kumlu'yu başkan seçeriz" dediği ifade ediliyor. Bilim Kurulu tarafından hazırlanan 1475 sayılı İş Yasa Tasarısı Taslağı'nın kabul edilmeyerek diğer konfedarasyonlarla birlikte hareket etmek gerektiği vurgulanan toplantıda, ayrıca alınan bilgiye göre başkanların 1475 Sayılı İş Yasası'nda yapılacak değişikliklerin de kazanılmış haklara dokunulmadan, işverenle diyalog yoluyla gerçekleştirilmesini talep ettikleri bildirildi. Başkanlar Kurulu üyelerinin, AKP iktidarının hazırlayacağı hükümet programının ardından, kurulu toplayarak, bu program üzerinde bir değerlendirme yapması kararlaştırıldı. 1 Aralık'ta İstanbul'da savaşa karşı düzenlenecek mitinge İstanbul'daki sendikaların katılımının sağlanması fikri benimsenen toplantıda, yeni hükümetin programını açıklamasının ardından işçiler aleyhine olası düzenlemelere karşı hazır olunması gerektiği kaydedildi. Ayrıca toplantıda Türk-İş'in örgütlenme çalışmalarını hızlandırması istenildi. (Evrensel)
Eylemle yanıt veririz Karakoç, TİSK Başkanı Baydur'un İş Yasası'nı dayatan ve tüm kesimleri tehdit eden açıklamalarına cevap verdi. Karakoç, Baydur'un Meclis üzerinde baskı oluşturmaya çalıştığını, milyonlarca işçiyi ve onların temsilcileri olan sendikaları tehdit ettiğini belirterek, "Türk-İş sorunların diyalog yoluyla çözülmesinden yanadır. Ancak işçinin ekmeğiyle oynanmaya kalkılırsa diyalog yolları kapanır. TİSK Başkanı Baydur işçinin ekmeğiyle oynamaktadır" diye konuştu. İş Güvencesi Yasası'nın kabul edilmesinin "esneklik" adı altında işçiyi köleleştirecek ve sendikaları yok edecek hükümler içeren yeni bir İş Kanunu gerektirmediğine dikkat çeken Karakoç, geri bir düzeyde olan iş güvencesini bile sindiremeyen kesimler işçi atmaya kalkarlarsa Türk-İş'in yanıtının ülke çapında en yaygın ve etkili eylemler olacağını duyurdu. Karakoç Türk-İş'in, "kıdem tazminatı hakkını 12 Eylül sonrasında bile cesaret edilmeyen biçimde gasp edecek, kiralık işçilik, çağrı üzerine çalışma ve çalışma saatlerinin işveren tarafından düzenlenmesi gibi uygulamalarla işçiyi köleleştirecek" bir kanunu kesinlikle reddettiğinin altını çizdi. AKP hükümetinden taleplerinin Türk-İş'in ve diğer konfedarasyonların reddettiği yeni İş Kanunu Yasa Taslağı'nın işçi temsilcilerinin doğrudan katılımıyla yeniden hazırlanması olduğunu söyleyen Karakoç, işverenlerin iş güvencesini etkisiz kılmak için gündeme getirdikleri yasayı kabul etmeyeceklerini yineledi.
IMF'ye sandıktan yanıt Seçim sonuçlarını değerlendiren Karakoç, yıllarca IMF politikalarını dayatanlara halkın sandıkta yanıt verdiğini belirtti. Karakoç, yeni hükümeti de sorunların çözümü noktasında somut adımaları aksi halde bugünkü desteğinin tepkiye dönüşeceği konusunda uyardı. Ülkenin bugünlere gelmesinin nedeninin istikrarsız yönetimler olduğunu savunan Karakoç, AKP'nin büyük bir çoğunlukla iktidara gelmesinin istikrar açısından olumlu olduğunu iddia etti. IMF'nin dayattığı politikaların krizi önlemediği, aksine körüklediğinin üç yıllık pratikte görüldüğünü kaydeden Karakoç, "Türk-İş, hükümetlerin ülkemize ve halkımıza zarar verecek tutum ve davranışlarına daima karşı çıkmıştır ve çıkmaya devam edecektir" dedi.
SORUMLU BAYDUR OLACAKTIR Türk Harb-İş Sendikası Merkez Yönetim Kurulu yaptığı yazılı açıklamada, Refik Baydur "İş Kanunu çıkmazsa işçi çıkarırız" açıklamasıyla işçi kıyımına davetiye çıkarttığını belirtti. Açıklamada, "Baydur'un insan emeğini ve onurunu adeta aşağılayan bir üslupla ifade ettiği 'işçi çıkartırız' tehdidini, iş barışına ve uzlaşma çabalarına saplanan bir hançer olarak değerlendirmekteyiz" denilerek, ileriki günlerde muhtemel işçi kıyımlarının sorumlusunun da Baydur olacağı vurgulandı.
Ağladı ve gitti... Türk-İş Başkanlar Kurulu'nda son kez konuşan Bayram Meral, veda konuşmasının ardından gözyaşlarını tutamadı. Meral, "Ne olursa olsun ben burada sizlerin yanında olacağım. Toplantıya başkanlık etmeyeceğim ama salonda oturacağım. Benim yerimde oturan da rahat otursun. Ben seçim kaybetmedim, kendi isteğimle ayrılıyorum" dedi. Yeni dönemde de Türk-İş'i İş Yasası gibi birçok sorunun beklediğini kaydeden Meral, Meclis'e giren iki partinin 100'e yakın işveren milletvekili, ancak işçi temsilcisinin bu sayının yüzde 10'u bulmadığını bildirdi. Meral, "Baydur söylüyor arkasından, AKP Genel Başkan yardımcısı söylüyor. İş güvencesi gözlem altına alınacak, İş Yasası çıkarılmadan uygulanmaya sokulmayacak diye. Üretim, verim, iş barışı isteniyorsa 'ben güçlüyüm istediğimi yaparım' mantığından uzak durmak gerekir" dedi.
BAŞKANLIK TARTIŞMALARI Türk-İş Başkanlar Kurulu'nda gündem maddesi olmasa bile toplantıya katılan sendika başkanlarının gündemini yeni genel başkanın kim olacağı oluşturdu. Toplantıda söz alan genel başkanlar Kılıç ile Karakoç çekişmesinin sona ermesini ve dışarıdan müdahale olmaksızın yönetim kurulu üyelerinin başkanlık sorunun çözmesini istediler. Toplantıyı yöneten Karakoç da başkanların taleplerinde haklı olduklarını ve bu sorunu uygun bir şekilde halledeceklerini söyleyerek, her ne kadar Bayram Meral desteklese de başkanlık konusunda ısrarlı olmayacağı mesajını verdi. Başkanlık tartışmalarında ise son düğümün muhalif üye Çetin Altun'un kararıyla çözüleceği dillendiriliyor. Kılıç ve yedek olarak yönetime girecek Ergün Atalay'ın, Karakoç ile de Mustafa Kumlu'nun birlikte hareket edeceği söylentileri dolaşırken, Altun'un "Aralarında halledemezlerse Kumlu'yu başkan seçeriz" dediği ifade ediliyor. Bilim Kurulu tarafından hazırlanan 1475 sayılı İş Yasa Tasarısı Taslağı'nın kabul edilmeyerek diğer konfedarasyonlarla birlikte hareket etmek gerektiği vurgulanan toplantıda, ayrıca alınan bilgiye göre başkanların 1475 Sayılı İş Yasası'nda yapılacak değişikliklerin de kazanılmış haklara dokunulmadan, işverenle diyalog yoluyla gerçekleştirilmesini talep ettikleri bildirildi. Başkanlar Kurulu üyelerinin, AKP iktidarının hazırlayacağı hükümet programının ardından, kurulu toplayarak, bu program üzerinde bir değerlendirme yapması kararlaştırıldı. 1 Aralık'ta İstanbul'da savaşa karşı düzenlenecek mitinge İstanbul'daki sendikaların katılımının sağlanması fikri benimsenen toplantıda, yeni hükümetin programını açıklamasının ardından işçiler aleyhine olası düzenlemelere karşı hazır olunması gerektiği kaydedildi. Ayrıca toplantıda Türk-İş'in örgütlenme çalışmalarını hızlandırması istenildi. (Evrensel)
Evrensel'i Takip Et