11 Kasım 2002 22:00
Düzce depreminin 3'üncü yılı
Bolu'da, 894 kişinin ölümüne, 4948 kişinin ise yaralanmasına neden olan 12 Kasım depreminin üzerinden 3 yıl geçti. Ancak bu süre zarfında depremin yaraları bir türlü sarılamadı. Deprem bölgesinde türlü zorluklar yaşayan depremzedeler ise yaptıkları açıklamada, isteklerini prefabrik alanların altyapı ve üstyapıya ilişkin eksikleri gözden geçirilmesi, toplanan katkı payı paralarının akıbeti konusunda bilgi verilmesi, bodrum kuralarının iptal edilmesi, yerine sağlıklı konut üretilmesi ve bir an önce kalıcı konutların maliyetlerinin açıklanarak hak sahiplerine tapularının verilmesi olarak sıraladılar.
7.2 şiddetindeydi 12 Kasım günü saat 18.58'de yaşanan 7.2 büyüklüğündeki deprem, Bolu, Düzce, Zonguldak, Eskişehir, Adapazarı, Kocaeli ve Yalova ile bazı ilçelerde etkili oldu. Depremde Düzce merkezde 478 kişi, Kaynaşlı'da 314, Bolu merkezde 48, Konuralp'de 34, Beyköy'de 9, Adapazarı'ında 4, Zonguldak'ta 3, Akçakoca'da 2, Gölyaka ve Yalova'da birer kişi hayatını kaybetti, toplam 4948 kişi yaralandı. Düzce ve Bolu'da 25 bine yakın bina, konut ve işyeri ağır hasar görerek yıkıldı. 20 binin üzerinde bina orta, 30 bine yakını ise az hasar gördü. Türkiye'nin dört bir yanından ve çeşitli ülkelerden deprem bölgesine gönderilen gıda ve giyim yardımları, ihtiyaç sahibi depremzedelere dağıtıldı. Depremzedeler, kurulan çadırlarda zor şartlarda 2 yıl yaşadılar. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından bölgeye prefabrik konutların yapılması ile çadırkentler kaldırılarak, depremzedeler prefabrik evlere yerleştirildiler. Hak sahibi depremzedeler kalıcı deprem konutları tamamlanınca buralara taşındılar.
Bolu'da durum Bölgede yaşanan deprem felaketinin 3. yılında, Bolu'da kurulan 12 prefabrik alandan 8'i kaldırıldı. Kalan prefebrik alanlarda ise 200 depremzede aile yaşıyor. Depremde ağır hasar görerek yıkılan SSK Bolu Hastanesi ve Bayındırlık İl Müdürlüğü hizmet binalarının yerine yenisi yapılamadığı için bu birimler 3 yıldır prefabrik binalarda hizmet veriyor. Depremde yıkılan Bağ-Kur İl Müdürlüğü binasının yerine yapılan binanın inşaatı ise bir yıldır tamamlanamadı. Bolu'da depremzedeler için yaptırılan prefabrike konutların ihale usulüyle satışa çıkarılması için İl Kriz Merkezi karar aldı. Afet durumu sona erdiği için prefabriklerin kurulduğu arazilerin sahiplerinin buraların boşaltılmasını istemesi de bu kararı hızlandırdı. 12 Kasım depreminde evleri yıkıldığı için iki yıl çadır ve prefabriklerde yaşam mücadelesi veren hak sahibi depremzederden 1458'i, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nca yaptırılan kalıcı deprem konutlarına yerleşti. Bolu Valisi Mehmet Ali Türker; "Depremde evi yıkılan depremzedelerin yüzde 90'ı kalıcı deprem konutlarına yerleştirildi. Ağır hasar gören binaların tamamı yıkılarak, enkazları kaldırıldı" dedi. Türker, Bolu'da depremin izlerini taşıyan birkaç kamu binası dışında hasarlı bina kalmadığını belirterek; "SSK Hastanesi'nin ihalesi yapıldı. Bu ayın sonuna kadar inşaatına başlanacak" diye konuştu. Belediye Başkanı Yüksel Ceylan ise depremde hasar gören binaların onarımı yapılmadan oturma izni vermediklerini belirterek; bir deprem tatbikatı yapacaklarını ve Bolu'nun risk haritasının çıkartılacağını söyledi.
Düzce'de durum Düzce Valiliği, 12 Kasım 1999 depreminin 3'üncü yılında, ildeki son durumu açıkladı. Valilik tarafından yapılan yazılı açıklamada, 17 Ağustos ve 12 Kasım depremleri nedeniyle Düzce'deki ölü sayısının 1052, yaralı sayısının ise 3835 olarak belirlendiği anımsatıldı Açıklamada, depremlerden sonra ağır hasarlı konut sayısının 16 bin 666, işyeri sayısının 3837, orta hasarlı konut sayısının 10 bin 968, işyeri sayısının 2573, az hasarlı konut sayısının 13 bin 70, işyeri sayısının da 1052 olarak tespit edildiği kaydedildi. Hasar tespit ve hak sahipliği çalışmaları sonuçlandırılarak, evi hasar gören 838 ailenin kalıcı konuttan, 2874 ailenin ev yapma kredisinden, 300 ailenin de hazır konuttan yararlandırıldığı bildirilen açıklamada, Düzce'de 3 ayrı alanda bulunan prefabrik konutlarda toplam 880 ailenin oturduğu ifade edildi. Düzce'de, depremin ardından 3 yıllık dönemde 26 bin 587 bebek dünyaya geldi. Nüfus Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre, Depremden sonra 12 kasım 2001 tarihine kadar geçen iki yıllık dönemde doğum sayısı 20 bin 567, ölüm sayısı 6043 olarak gerçekleşti. Aynı dönemde 8306 evlenme ve 1581 boşanma işlemi yapıldı.
DEPREMZEDE SORUNLARINA ÇÖZÜM İSTİYOR Düzce Depremzedeler Derneği (DEP-DER) Başkanı Ayşegül Şenol ve bir grup depremzede, aradan geçen süreye rağmen sorunların sürdüğünü savundular. Şenol, Düzce'nin ve depremzedelerin sorunlarının hâlâ çözüme kavuşturulamadığını ifade ederek, isteklerini şöyle sıraladı: "Prefabrik alanların altyapı ve üstyapıya ilişkin eksikleri gözden geçirilsin. Toplanan katkı payı paralarının akıbeti konusunda bilgi verilsin. Bodrum kuraları iptal edilsin, yerine sağlıklı konut üretilsin. Bir an önce kalıcı konutların maliyetleri açıklansın ve hak sahiplerinin tapuları verilsin."
Deprem anıtı ve müzesi 12 Kasım depreminde yaşamını yitiren 48 depremzede anısına yaptırılan "Deprem Müzesi ve Anıtı" üç yıl boyunca adeta ziyaretçi akınına uğradı. Yetkililer, müzeyi, Bolu'da depremi yaşayan depremzedelerden çok, diğer illerden gelen vatandaşların ziyaret ettiğini belirterek, Deprem Müzesi'nde 12 Kasım depremi ve sonrasında yaşananları anlatan fotoğraf ve gazete kupürlerinin yer aldığını söylediler.
DEPREM BİLGİLENDİRME ETKİNLİĞİ TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası ve Sincan Belediyesi tarafından bugün, Düzce depreminin yıldönümünde, deprem bilgilendirme etkinliği düzenlenecek. Jeofizik Mühendisleri Odası'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, depremin yıkıcı etkilerini en aza indirebilmek için alınması gereken tedbirler hakkında bilgi vermek amacıyla düzenlenen etkinlik, Sincan Belediyesi Lale Meydanı Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilecek. Etkinliğe, Jeofizik Mühendisleri Odası Başkanı Uğur Gönülalan, Sincan Belediye Başkanı Rüstem Altınbaş, İstanbul Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim üyesi Prof. Ömer Alptekin, Kızılay Genel Müdür Yardımcısı Oktay Ergünay ve Jeofizik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Rüçhan Yılmaz konuşmacı olarak katılacak. Etkinlik kapsamında, Düzce Depremi konulu fotoğraf sergisi, deprem fotoğraflarından oluşan sinevizyon gösterisi de gerçekleştirilecek. (Evrensel)
src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön


Cezaevinde işkence Mersin'de askere alınan vicdani retçi Mehmet Bal'ın, askerlik yapmayacağını açıklaması üzerine tutuklandığı Adana 6. Kolordu Askeri Cezaevi'nde işkence gördüğü açıklandı. Bal'ın avukatı Suna Coşkun, müvekkiline yapılanların hukuk ve insanlık dışı olduğunu belirterek, ulusal ve uluslararası hukuk yollarına başvuracaklarını açıkladı. Vicdani retçi Mehmet Bal, 24 Ekim günü Mersin'deki birliğine teslim edildi. Bal, aynı gün takım komutanı Durmuş Er'in yanına giderek, vicdani retçi olduğunu ve askerlik yapmayacağını söyledi. Buradan astsubayın odasına götürülen Bal'a, askeri üniformayı giymesi emredildi. Üniformayı giymeyi reddeden Bal, Mersin Ulaştırma Birliği'nde bir gece gözaltında tutuldu. Ertesi gün Adana 6. Kolordu Askeri Mahkemesi'ne götürüldü. Psikiyatrik muayeneden sonra tutuklanan Bal, Adana 6. Kolordu Askeri Cezaevi'ne konuldu.
Albay'ın tutumu Cezaevi Müdürü Albay Durdu Solak'ın karşısına çıkan Bal, vicdani retçi olduğunu tekrarladı. Albay Solak ise "Burada öyle şey olmaz" diyerek, tek tip elbise giymesini emretti. Elbise deposuna götürülen Bal'ın elbiseleri 5-6 asker tarafından zorla çıkarıldı. Bununla da yetinmeyen askerler, Bal'ın üzerine çöreklenerek, dayak atarak zorla saçlarını kestiler. İşkence ve dayağın üzerine elleri arkadan kelepçelenerek hücreye konulan Bal, 4 gün süreyle aynı vaziyette hücrede tutuldu. Daha sonra havalandırmaya çıkartılan Bal'ın yanına gelen Albay Solak, "esas duruş emri verdi". Esas duruşa geçmeyen Bal'a, Solak tarafından tekme atıldığı, tekme nedeniyle Bal'ın ayağında 12 santimlik bir yara oluştuğu kaydedildi. Aynı gün Albay Solak'ın emriyle Bal'a özel pranga yapıldı. Bal'ın prangaları, avukat ve doktor görüşlerinde de çıkartılmadı. Daha sonraki günlerde de Albay Solak'ın hazır duruşa geçmesini istediği Bal'ın prangalarındaki zincirler asma kilitle birleştirildi. İşkencenin son bulması talebiyle başlattığı açlık grevinde parası olmadığı için şeker ve şekerli su verilmeyen Bal'a ancak birkaç gün sonra hücrenin bitişiğindeki koğuşta bulunan diğer tutuklular tarafından şeker verildi. Bal, 45 kiloya düşmesi ve sağlık durumunun kötüleşmesi üzerine dün Ankara Mevkii Hastanesi'ne kaldırıldı.
Basın toplantısı yaptı Bal'ın avukatı Suna Coşkun dün İHD Ankara Şubesi'nde bir basın toplantısı düzenleyerek, müvekkilinin durumunu anlattı. Coşkun, Bal'ın durumu ile ilgili avukatların tutanaklar tutturduğunu belirterek, müvekkilinin başına gelenlerin insanlık ve hukuk dışı olduğunu vurguladı. Coşkun, ayaklara pranga vurulmasının ortaçağ uygulaması olduğuna işaret ederek, durumu Adli Müşavir Vedat Erkan'a anlattıklarını kaydetti.
7.2 şiddetindeydi 12 Kasım günü saat 18.58'de yaşanan 7.2 büyüklüğündeki deprem, Bolu, Düzce, Zonguldak, Eskişehir, Adapazarı, Kocaeli ve Yalova ile bazı ilçelerde etkili oldu. Depremde Düzce merkezde 478 kişi, Kaynaşlı'da 314, Bolu merkezde 48, Konuralp'de 34, Beyköy'de 9, Adapazarı'ında 4, Zonguldak'ta 3, Akçakoca'da 2, Gölyaka ve Yalova'da birer kişi hayatını kaybetti, toplam 4948 kişi yaralandı. Düzce ve Bolu'da 25 bine yakın bina, konut ve işyeri ağır hasar görerek yıkıldı. 20 binin üzerinde bina orta, 30 bine yakını ise az hasar gördü. Türkiye'nin dört bir yanından ve çeşitli ülkelerden deprem bölgesine gönderilen gıda ve giyim yardımları, ihtiyaç sahibi depremzedelere dağıtıldı. Depremzedeler, kurulan çadırlarda zor şartlarda 2 yıl yaşadılar. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından bölgeye prefabrik konutların yapılması ile çadırkentler kaldırılarak, depremzedeler prefabrik evlere yerleştirildiler. Hak sahibi depremzedeler kalıcı deprem konutları tamamlanınca buralara taşındılar.
Bolu'da durum Bölgede yaşanan deprem felaketinin 3. yılında, Bolu'da kurulan 12 prefabrik alandan 8'i kaldırıldı. Kalan prefebrik alanlarda ise 200 depremzede aile yaşıyor. Depremde ağır hasar görerek yıkılan SSK Bolu Hastanesi ve Bayındırlık İl Müdürlüğü hizmet binalarının yerine yenisi yapılamadığı için bu birimler 3 yıldır prefabrik binalarda hizmet veriyor. Depremde yıkılan Bağ-Kur İl Müdürlüğü binasının yerine yapılan binanın inşaatı ise bir yıldır tamamlanamadı. Bolu'da depremzedeler için yaptırılan prefabrike konutların ihale usulüyle satışa çıkarılması için İl Kriz Merkezi karar aldı. Afet durumu sona erdiği için prefabriklerin kurulduğu arazilerin sahiplerinin buraların boşaltılmasını istemesi de bu kararı hızlandırdı. 12 Kasım depreminde evleri yıkıldığı için iki yıl çadır ve prefabriklerde yaşam mücadelesi veren hak sahibi depremzederden 1458'i, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nca yaptırılan kalıcı deprem konutlarına yerleşti. Bolu Valisi Mehmet Ali Türker; "Depremde evi yıkılan depremzedelerin yüzde 90'ı kalıcı deprem konutlarına yerleştirildi. Ağır hasar gören binaların tamamı yıkılarak, enkazları kaldırıldı" dedi. Türker, Bolu'da depremin izlerini taşıyan birkaç kamu binası dışında hasarlı bina kalmadığını belirterek; "SSK Hastanesi'nin ihalesi yapıldı. Bu ayın sonuna kadar inşaatına başlanacak" diye konuştu. Belediye Başkanı Yüksel Ceylan ise depremde hasar gören binaların onarımı yapılmadan oturma izni vermediklerini belirterek; bir deprem tatbikatı yapacaklarını ve Bolu'nun risk haritasının çıkartılacağını söyledi.
Düzce'de durum Düzce Valiliği, 12 Kasım 1999 depreminin 3'üncü yılında, ildeki son durumu açıkladı. Valilik tarafından yapılan yazılı açıklamada, 17 Ağustos ve 12 Kasım depremleri nedeniyle Düzce'deki ölü sayısının 1052, yaralı sayısının ise 3835 olarak belirlendiği anımsatıldı Açıklamada, depremlerden sonra ağır hasarlı konut sayısının 16 bin 666, işyeri sayısının 3837, orta hasarlı konut sayısının 10 bin 968, işyeri sayısının 2573, az hasarlı konut sayısının 13 bin 70, işyeri sayısının da 1052 olarak tespit edildiği kaydedildi. Hasar tespit ve hak sahipliği çalışmaları sonuçlandırılarak, evi hasar gören 838 ailenin kalıcı konuttan, 2874 ailenin ev yapma kredisinden, 300 ailenin de hazır konuttan yararlandırıldığı bildirilen açıklamada, Düzce'de 3 ayrı alanda bulunan prefabrik konutlarda toplam 880 ailenin oturduğu ifade edildi. Düzce'de, depremin ardından 3 yıllık dönemde 26 bin 587 bebek dünyaya geldi. Nüfus Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre, Depremden sonra 12 kasım 2001 tarihine kadar geçen iki yıllık dönemde doğum sayısı 20 bin 567, ölüm sayısı 6043 olarak gerçekleşti. Aynı dönemde 8306 evlenme ve 1581 boşanma işlemi yapıldı.
DEPREMZEDE SORUNLARINA ÇÖZÜM İSTİYOR Düzce Depremzedeler Derneği (DEP-DER) Başkanı Ayşegül Şenol ve bir grup depremzede, aradan geçen süreye rağmen sorunların sürdüğünü savundular. Şenol, Düzce'nin ve depremzedelerin sorunlarının hâlâ çözüme kavuşturulamadığını ifade ederek, isteklerini şöyle sıraladı: "Prefabrik alanların altyapı ve üstyapıya ilişkin eksikleri gözden geçirilsin. Toplanan katkı payı paralarının akıbeti konusunda bilgi verilsin. Bodrum kuraları iptal edilsin, yerine sağlıklı konut üretilsin. Bir an önce kalıcı konutların maliyetleri açıklansın ve hak sahiplerinin tapuları verilsin."
Deprem anıtı ve müzesi 12 Kasım depreminde yaşamını yitiren 48 depremzede anısına yaptırılan "Deprem Müzesi ve Anıtı" üç yıl boyunca adeta ziyaretçi akınına uğradı. Yetkililer, müzeyi, Bolu'da depremi yaşayan depremzedelerden çok, diğer illerden gelen vatandaşların ziyaret ettiğini belirterek, Deprem Müzesi'nde 12 Kasım depremi ve sonrasında yaşananları anlatan fotoğraf ve gazete kupürlerinin yer aldığını söylediler.
DEPREM BİLGİLENDİRME ETKİNLİĞİ TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası ve Sincan Belediyesi tarafından bugün, Düzce depreminin yıldönümünde, deprem bilgilendirme etkinliği düzenlenecek. Jeofizik Mühendisleri Odası'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, depremin yıkıcı etkilerini en aza indirebilmek için alınması gereken tedbirler hakkında bilgi vermek amacıyla düzenlenen etkinlik, Sincan Belediyesi Lale Meydanı Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilecek. Etkinliğe, Jeofizik Mühendisleri Odası Başkanı Uğur Gönülalan, Sincan Belediye Başkanı Rüstem Altınbaş, İstanbul Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim üyesi Prof. Ömer Alptekin, Kızılay Genel Müdür Yardımcısı Oktay Ergünay ve Jeofizik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Rüçhan Yılmaz konuşmacı olarak katılacak. Etkinlik kapsamında, Düzce Depremi konulu fotoğraf sergisi, deprem fotoğraflarından oluşan sinevizyon gösterisi de gerçekleştirilecek. (Evrensel)
src=/resim/b1.gif width=5>



Cezaevinde işkence Mersin'de askere alınan vicdani retçi Mehmet Bal'ın, askerlik yapmayacağını açıklaması üzerine tutuklandığı Adana 6. Kolordu Askeri Cezaevi'nde işkence gördüğü açıklandı. Bal'ın avukatı Suna Coşkun, müvekkiline yapılanların hukuk ve insanlık dışı olduğunu belirterek, ulusal ve uluslararası hukuk yollarına başvuracaklarını açıkladı. Vicdani retçi Mehmet Bal, 24 Ekim günü Mersin'deki birliğine teslim edildi. Bal, aynı gün takım komutanı Durmuş Er'in yanına giderek, vicdani retçi olduğunu ve askerlik yapmayacağını söyledi. Buradan astsubayın odasına götürülen Bal'a, askeri üniformayı giymesi emredildi. Üniformayı giymeyi reddeden Bal, Mersin Ulaştırma Birliği'nde bir gece gözaltında tutuldu. Ertesi gün Adana 6. Kolordu Askeri Mahkemesi'ne götürüldü. Psikiyatrik muayeneden sonra tutuklanan Bal, Adana 6. Kolordu Askeri Cezaevi'ne konuldu.
Albay'ın tutumu Cezaevi Müdürü Albay Durdu Solak'ın karşısına çıkan Bal, vicdani retçi olduğunu tekrarladı. Albay Solak ise "Burada öyle şey olmaz" diyerek, tek tip elbise giymesini emretti. Elbise deposuna götürülen Bal'ın elbiseleri 5-6 asker tarafından zorla çıkarıldı. Bununla da yetinmeyen askerler, Bal'ın üzerine çöreklenerek, dayak atarak zorla saçlarını kestiler. İşkence ve dayağın üzerine elleri arkadan kelepçelenerek hücreye konulan Bal, 4 gün süreyle aynı vaziyette hücrede tutuldu. Daha sonra havalandırmaya çıkartılan Bal'ın yanına gelen Albay Solak, "esas duruş emri verdi". Esas duruşa geçmeyen Bal'a, Solak tarafından tekme atıldığı, tekme nedeniyle Bal'ın ayağında 12 santimlik bir yara oluştuğu kaydedildi. Aynı gün Albay Solak'ın emriyle Bal'a özel pranga yapıldı. Bal'ın prangaları, avukat ve doktor görüşlerinde de çıkartılmadı. Daha sonraki günlerde de Albay Solak'ın hazır duruşa geçmesini istediği Bal'ın prangalarındaki zincirler asma kilitle birleştirildi. İşkencenin son bulması talebiyle başlattığı açlık grevinde parası olmadığı için şeker ve şekerli su verilmeyen Bal'a ancak birkaç gün sonra hücrenin bitişiğindeki koğuşta bulunan diğer tutuklular tarafından şeker verildi. Bal, 45 kiloya düşmesi ve sağlık durumunun kötüleşmesi üzerine dün Ankara Mevkii Hastanesi'ne kaldırıldı.
Basın toplantısı yaptı Bal'ın avukatı Suna Coşkun dün İHD Ankara Şubesi'nde bir basın toplantısı düzenleyerek, müvekkilinin durumunu anlattı. Coşkun, Bal'ın durumu ile ilgili avukatların tutanaklar tutturduğunu belirterek, müvekkilinin başına gelenlerin insanlık ve hukuk dışı olduğunu vurguladı. Coşkun, ayaklara pranga vurulmasının ortaçağ uygulaması olduğuna işaret ederek, durumu Adli Müşavir Vedat Erkan'a anlattıklarını kaydetti.
Evrensel'i Takip Et