15 Ekim 2002 21:00
'Bürokratlar' sahnede
Konya Devlet Tiyatroları perdesini "Bürokratlar" adlı oyunla açtı. Erhan Bener'in yazdığı oyun devlet dairelerindeki işleyişi eleştirerek, bunu müzik ve dansla anlatıyor. İki perdeden oluşan oyun ilk olarak 1983 yılında Orhan Elçin'in rejisörlüğü ile Ankara Halk Tiyatrosu Sahnesi'nde oynanırken, Devlet Tiyatroları repertuvarında ise ilk kez yer alıyor. Oyunun rejisörlüğünü İstanbul Devlet Tiyatrosu sanatçılarından Zekai Müftüoğlu yaparken, dans düzeni ise Neslihan Öztürk tarafından gerçekleştiriliyor. 19 kişilik bir kadronun yer aldığı oyunda, devlet dairelerindeki işleyiş irdeleniyor.
Oyunda, geleneksel olarak devlet memurlarına yakıştırılan bireysel zaafları olan, rüşvet alan, adam kayıran, siyasi partilerin baskısı altında kurumlaşmış bir devlet memurluğu işleniyor. Oyun, 1980 yılında bürokratlıktan yeni emekli olan Ahmet'in bir otelin barında, bürokratlığını basamak olarak kullanıp yükselmiş eski arkadaşı Mehmet'le karşılaşmalarını ve geçmişle yaptıkları hesaplaşmayı anlatıyor. 1950'lı yılların siyasi ortamının işlendiği oyunda, devlet dairelerindeki çıkar ilişkileri, işini bilen memurlar, Amerikan yardımı, koltuk kavgası, rüşvet, ayak kaydırma, çıkar için kurulan tuzaklar, yolsuzluklar, köşeyi dönme hırsı, ahlaksız teklifler ve tehditler tüm gerçekliğiyle sergileniyor.
Oyunda, bürokrat ile bürokrasi arasındaki olgu tiyatro motiflerine uygun bir kurguyla irdelenirken, bürokrasinin bulunduğu durum karikatürize edilmeden, olayların daha ötesine dikkat çekilmeye çalışılıyor. Seyirciye kahkaha attırmak yerine gülümsetmeyi amaçlayan oyun, insanların bürokrasının çarklarında kaybolmasını farklı ve çarpıcı bir dille işliyor.
Düş ürünü değil Oyunun yazarı Erhan Bener, oyunda anlatılan olayların hepsinin gerçek olduğunu ya kendi başından geçtiğini ya da bunlara tanık olduğunu belirtiyor. Bener, "Bu oyun bir düş ürünü değil. Oyunda anlatılan olayların hepsini ya kendim yaşadım ya da tanık oldum. Ancak, bu oyun daha önce aynı adla yayımlanan anılarımın, parça parça, tablolar biçiminde oyunlaştırılması da değil. Bir tiyatro oyununun gerektirdiği düzenleme ve kurgu içinde, zaman zaman, bir edebiyat adamının kendine tanıdığı hak sınırında, güldürü öğelerine de yer vererek, bu oyunu bir oyun olarak düşündüm ve kaleme aldım. Oyunda halk türkülerinin ve şarkılarının sözlerini de oyunun bir parçası olarak düzenledim. Bunu yaparken, özgün bir müzik yerine, bu parçaları seçerken, halk türkülerimizin değişik bir uygulama ve uyarlama alanı bulunduğunu göstermek istedim". Bener, oyunda kişilerden çok toplumun değişik katlarında ve davranışlarındaki bürokrasi olgusuna değinmeyi amaçladığını sözlerine ekliyor. Müzik ve dansın olması oyuna farklı bir tat verirken, oyunda masalsı bir anlatım kullanılıyor. Sık sık geriye dönüşlerin yaşandığı oyunda, geleneksel halk türkülerinden yola çıkılıp, onlara güncel sözler yazılarak oluşturulan yergi ve taşlama türü başarıyla kullanılmış.
Düş ürünü değil Oyunun yazarı Erhan Bener, oyunda anlatılan olayların hepsinin gerçek olduğunu ya kendi başından geçtiğini ya da bunlara tanık olduğunu belirtiyor. Bener, "Bu oyun bir düş ürünü değil. Oyunda anlatılan olayların hepsini ya kendim yaşadım ya da tanık oldum. Ancak, bu oyun daha önce aynı adla yayımlanan anılarımın, parça parça, tablolar biçiminde oyunlaştırılması da değil. Bir tiyatro oyununun gerektirdiği düzenleme ve kurgu içinde, zaman zaman, bir edebiyat adamının kendine tanıdığı hak sınırında, güldürü öğelerine de yer vererek, bu oyunu bir oyun olarak düşündüm ve kaleme aldım. Oyunda halk türkülerinin ve şarkılarının sözlerini de oyunun bir parçası olarak düzenledim. Bunu yaparken, özgün bir müzik yerine, bu parçaları seçerken, halk türkülerimizin değişik bir uygulama ve uyarlama alanı bulunduğunu göstermek istedim". Bener, oyunda kişilerden çok toplumun değişik katlarında ve davranışlarındaki bürokrasi olgusuna değinmeyi amaçladığını sözlerine ekliyor. Müzik ve dansın olması oyuna farklı bir tat verirken, oyunda masalsı bir anlatım kullanılıyor. Sık sık geriye dönüşlerin yaşandığı oyunda, geleneksel halk türkülerinden yola çıkılıp, onlara güncel sözler yazılarak oluşturulan yergi ve taşlama türü başarıyla kullanılmış.
Evrensel'i Takip Et