12 Ekim 2002 21:00

4 Kasım günü Türkiye'yi nasıl bir tablo bekliyor?

Türkiye'de egemen siyaset, sancılı ve sıkıntılı gitmektedir. O nedenle yeniden yapılanma arayışı bir yandan sürerken bir yandan da gerginlik ve kaosa dayalı yöntemlere sık sık başvurulmaktadır. Düzen partilerinin yıllardır devam eden oy kaybının 3 Kasım da çok daha yükseleceği ve birçok düzen partisinin burjuva siyasetin çöplüğüne atılacağı şimdilerde daha da kesinlik kazanmaktadır ve bu partiler yarın başka biçim ve görüntülerle karşımıza çıkacaklardır. Dolayısıyla erteleme girişimlerinin de sonuç vermediği bu çevreleri tatmin edici bir tablonun ortaya çıkmayacağı ve hemen yeni bir seçimin konuşulacağını şimdiden söyleyebiliriz. O kadar çok senaryo ve olasılık hesapları yapılmaktadır ki, yarın olabilecek bir "savaş hali" yeni taktikleri gündeme getirebilir. Bizim bildiğimiz bir şey var ki, o da; ülkemizin bağımlılık içinde bulunduğu emperyalist güçler ve işbirlikçilerinin bütün bunların belirlenmesinde esas rol oynadıklarıdır. İşte tersine çevrilmesi gereken budur. Bu durum, biz emekçilerin ve ezilenlerin ciddi bir güç olmamıza, kendi geleceğimizi ellerimize alacağımız bir sürece değin devam edecektir. Yani IMF ve savaş güçleri aradıkları istikrarı bulamayacaklardır. Bunun karşısında emek, barış ve demokrasi güçlerinin bir araya geldiği DEHAP Meclis'te olacak ve emeğin ve demokrasinin sözcülerinin Meclis çalışmaları, emekçilere güç ve güven verecek, bağımsızlık ve demokrasi güçlerinin örgütlenmesi gelişecektir.

Evrensel'i Takip Et