Emeğin taleplerinde birlik

Eğitim-Sen Başkanlar Kurulu bugün İzmir'de toplanıyor. Konak'ta Hasan Sağlam Öğretmenevi'nde yapılacak toplantı üç gün sürecek. Toplantıda eğitim-öğretim yılının başlaması, toplusözleşme, örgütlenme faaliyetleri, bütçenin yanı sıra 1 Eylül Dünya Barış Günü ile 5 Ekim Dünya Öğretmen Günü ele alınacak. Toplantıda ağırlıklı olarak, hükümetle başlayan toplugörüşmeyle de bağlantılı olarak "siyasal süreç ve seçimler" gündeminin tartışılması bekleniyor. Eğitim-Sen yöneticileri, kamu emekçileri açısından ise seçim sürecinin aynı zamanda mücadele süreci olduğunu söylediler. Eğitim-Sen 2 No'lu Şube Başkanı Hasan Toprak, hükümetin toplugörüşme masasında kamu emekçilerine "IMF programından sapılamayacağı"nı söylediğini hatırlatarak, düzen partileri için seçim sonrası yapılacakların belli olduğuna dikkat çekti. "Onların seçim platformu savaş yanlısı ve IMF programının uygulanmasının devamını kararlıca sağlamaktır" diyen Toprak, emek örgütleri ve emekten yana partilerin, baraj kaygılarını da aşacak bir biçimde birlikte seçimlere katılması gerektiğini vurguladı. Toprak, şunları söyledi: "Eğitim-Sen Başkanlar Kurulu bu çağrıyı yapmalı ve bunun en önemli dinamiği olmalıdır. Bu çıkış emek mücadelesine büyük katkı yaratacaktır. Bundan uzak duranların emek mücadelesindeki yeri ve samimiyeti tartışılır hale gelecektir."

Aktif rol alınmalı Emekçilerin bir alternatif olarak ortaya çıkmasının önemi dikkat çeken Eğitim-Sen Gebze Şube Başkanı İsmet Güven, Emek Programı'na sahip çıkılması gerektiğini söyledi. Güven, "Bu çerçevede yeniden hareketlenmediğimiz sürece kazanımlar elde edemeyiz. Kendi programımızı kitlelere ulaştrmak gibi bir hedefimiz olmalı" diye konuştu. Başkanlar Kurulu'nda toplugörüşmenin toplusözleşmeye çevrilmesi konusunu yeniden ele alacaklarını da ekleyen Güven, okullarda ve alanlarda toplusözleşmenin koşullarını arayacaklarını söyledi. Ülkenin bağımsızlığı ve kamu emekçilerinin genel hakları için IMF programını reddeden partilerden yana tavır koyacaklarını söyleyen Bursa Şube Sekreteri Hasan Özaydın, "Bunu Emek Platformu ve emek örgütleriyle ortaklaştırmak gibi bir hedefimiz var. Şube olarak Başkanlar Kurulu'nda KESK'in seçimlerdeki tavrını daha net deklare etmesi ve emekçilerin birliği konusunda daha aktif rol alması isteklerimizi dile getireceğiz" dedi. "Sağda birlik, solda birlik tartışmalarını bırakarak emekçilerin birliğinin hedeflenmesi" gerektiğini ifade eden Özaydın, bunun da sermaye programı ile emek programı arasında bir ayrışmayla mümkün olabileceğini belirterek, Emek Programı'nın güncelleştirilmesini istedi. IMF ve savaşa hayır! Sermayenin IMF programını uygulamaya devam etmek için "gözü kara" bir hükümet istediğini dile getiren İçel Şube Sekreteri Ayhan Avşar, Derviş'in çabasının da bunu en iyi yapabilecek güçleri birleştirmek olduğunu belirtti. "Bizim görüşümüz IMF ve savaş karşıtı güçlerin birlikte hareket etmesi yönünde. Aydınları da içine alan emek ve kitle örgütleri ile siyasi partilerin birlikteliğini savunuyoruz" diyen Avşar, bu görüşü Emek Platformu'na da götüreceklerini söyledi. Eğitim-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Abdullah Demirbaş ise ittifakın kiminle yapıldığından çok Türkiye'nin ihtiyaçları üzerinden yapılıp yapılmadığının önemli olduğunu söyledi. Emek ve demokrasi güçlerinin en geniş ittifakı ile iktidarın hedeflenmesi gerektiğini, Emek Programı'nda demokratik taleplerin eksikliğinin de bu cephe tarafından giderilebileceğini belirten Demirbaş, "SHP, kısmen CHP, EMEP, HADEP, ÖDP ortak bir zeminde bir araya gelebilirler" dedi. İzmir 4 No'lu Şube Başkanı Sezai Turan da, seçimlerde IMF ve savaş karşıtı cephenin güç birliğini zorlayacaklarını belirterek, "CHP bunun dışındadır, çünkü Derviş'in katılmasıyla tavrı belli oldu" diye konuştu. "Üyelerimizin arasında bulunan CHP'lilerin de Derviş'in katılmasıyla birlikte kafaları karıştı. CHP'nin tabanından kopuş yaşanabilir" diyen Turan, IMF ve ABD dayatmalarına karşı net tavır koyan siyasi partileri bir araya getirmeye çalışacaklarını söyledi.