30 Temmuz 2002 21:00

ABD'nin propaganda bürosu

Washington yönetimi, dış politika gündemi ve diplomasi faaliyetlerini daha iyi koordine etmek ve ABD'nin ülke dışındaki "imajını" düzeltmeye yönelik olarak, "Küresel İletişim Bürosu" adında bir organ oluşturdu. Bu birim; ilk etapta, Afganistan'daki ABD saldırıları ile ilgili olarak yayılan gerçek haberleri "etkisiz hale getirmek" ve özellikle Müslüman kitlelerde yükselen ABD karşıtlığını kırmaya yönelik propaganda araç ve teknikleri geliştirmek amacıyla kullanılacak. Sonbahara doğru faaliyetlerine başlaması beklenen bu propaganda bürosunun, Beyaz Saray'ın diplomasi yükünü bir hayli zayıflatacağı düşünülüyor. Bush yönetiminin böyle bir organ oluşturmasında, 11 Eylül'den sonra özellikle İslam dünyasında yükselen Amerikan karşıtı öfkenin vesile olduğu dile getiriliyor. Üst düzey bir Beyaz Saray yetkilisi, bu konudaki amaçlarının; Dışişleri Bakanlığı veya onun bünyesindeki uluslararası birimlerin yerine yeni bir şey koymak değil, ancak "tematik ve stratejik amaçlar" temelinde bu kurumları desteklemek olduğunu söyledi.

El Cezire hedefte Yetkililer, söz konusu büronun, Afganistan saldırısının başlamasından sonra oluşturulan Beyaz Saray Koalisyon Bilgi Merkezi'nin sorumluluklarını da arttıracağını dile getirdiler. Büronun işlevlerinden biri de, ABD'nin saldırı kampanyasının "küresel bir Müslüman karşıtlığı taşımadığı" konusunda Arap dünyasını, özellikle de Arap medyasını etki altına almak. Beyaz Saray Koalisyonu Bilgi Merkezi, bu eksende, Katar'dan yayın yapan ve sansürsüz çizgisiyle beğeni toplayan El Cezire televizyonunun, "etkisizleştirilmesi gereken ilk hedef" olduğunu ilan etti. Merkezin; Katar hükümeti aracılığıyla, televizyon üzerinde baskı kurmaya çalıştığı belirtiliyor. "Küresel İletişim Bürosu" adıyla kurulan büronun fikir babası ise, Bush'un danışmanlarından Karen P. Hughes.

Her yol ABD'ye! Beyaz Saray'ın istihbarat ve diplomasi faaliyetleri konusunda art arda oluşturduğu organlar ve Senato'nun aldığı kararların gerçek niteliğine, üst düzey Amerikalı yetkililerin açıklamaları ışık tutuyor. Bush'un geçen yıl dışişleri bakanlığında önemli bir göreve getirdiği reklam uzmanı Charlotte Beers, "11 Eylül'ün derslerinden öğrenmeye" devam ettiklerini" vurgularken, CIA'in Ulusal İstihbarat Konseyi eski başkanı ve aynı zamanda yakın doğu uzmanı Graham E. Fuller, "Batı ile doğu dünyası arasında hiç bu kadar olağanüstü bir ayrılık olduğuna şahit olmamıştım. Açıktır ki, önemli desteğe iptiyacımız olan bir bölgede, bu destek gitgide düşüyor" diye konuşmuştu. Beyaz Saray Uluslararası İlişkiler Komitesi Başkanı Henry Hyde da, ABD'nin bölgedeki "olumsuz imajını" silmenin en iyi yolunun, en modern bilgi teknolojisini ve eldeki tüm istihbarat ve ilişkiler ağını kullanarak, "pozitif haber yaymaktan" geçtiğini kaydetti. Hyde; Filistin sorunundaki ABD tutumunun da, "imajın bozulmasında" rol oynadığını söyledi. Henry Hyde, Arap ülkelerindeki genç kitleler nezninde son yıllarda ABD'ye öfke ve sitem duygularının yayılmasından kaygı duyduklarını ifade etti.

24 saat propaganda ABD'nin Ortadoğu'ya yönelik propaganda faaliyetleri kapsamında 2001 yılı ilkbaharında tüm Arap dünyasına seslenen ve 24 saat yayın yapan ABD'ye bağlı "Radyo Sawa" faaliyete başlamıştı. Arapça'da "birlik" anlamını taşıyan ve "nabız tutarak" Arap gençliğine en çok hitap eden müzik yayınını yapan Sawa radyosunun esas işlevi; saatte iki kez yaptığı haber bültenlerinde ortaya çıkıyor. Radyo çalışanlarından birinin yaptığı açıklamaya göre, bir keresinde Muhammed adındaki bir Arap gencinin "ABD neden İslam'a karşı bir savaş açtı?" şeklindeki sorusu üzerine, radyo bir anda, Bush'un "İslam'ın barışçıl yönleri" üzerine yaptığı konuşmaları banttan yayınlamaya başladı. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın ayrıca, Ortadoğu'da uydu kanalları üzerinden, "ABD'deki Müslümanların hayatları" üzerine kısa belgeseller yayınladığı kaydedildi. Dışişleri'nin, ABD'nin tüm dünyada "zedelenen" imajını yenilemeye yönelik faaliyetlerinden birini de, dünyanın belli başlı kütüphanelerinde Amerikan bölümleri oluşturmak ve Amerikan yanlısı kültürel merkezlerin kurulmasına ön ayak olmak olduğunun altı çiziliyor.

Kongre tatil dinlemiyor ABD Kongresi, geçtiğimiz hafta, bir muhalefetle karşılaşmaksızın, bütçeden yüzlerce milyon doları bu tip faaliyetlere ayıran kararlar çıkardı. Alınan kararlar arasında; İslam dünyası ile sivil değişim programları ve Ortadoğu'ya uydudan yayın yapan bir televizyon kanalı kurma projesi de geçiyor. Benzer türde birçok yasanın daha, Senato gündeminde olduğu bildirildi. Amerikan Girişim Enstitüsü de dahil, neredeyse tüm düşünce kuruluşlarının, bu konuda sempozyumlar düzenleyip, tavsiyelerde bulundukları vurgulanıyor.

Evrensel'i Takip Et