25 Temmuz 2002 21:00
TİSK yine tehdit etti
Türkiye İşverenler Konfederasyonu (TİSK) Başkanı Refik Baydur, İş Güvencesi Yasa Tasarısı'nın çıkarılması durumunda işçileri ve halkı, yeni işçi almamakla ve "uzlaşma zeminini" bozmakla tehdit etti. Baydur, SP Genel Başkanı Recai Kutan ve AKP Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Gül ile de görüşerek, destek istedi.
Türk-İş, Hak-İş, DİSK başkanlarının, Meclis'te grubu bulunan parti liderlerini ziyaret ederek, Meclis olağanüstü toplandığında İş Güvencesi Yasa Tasarı'sının çıkarılmasını istemesi üzerine atağa geçen Baydur, dün Ankara'da pervasız açıklamalar yaptı.
Çok sayıda işadamının katıldığı toplantıda konuşan Baydur, her seçim öncesinde olduğu gibi bu dönemde de sosyal politika alanında koparılmaya çalışılan tavizlerle uğraştıklarını belirterek, üç işçi konfederasyonu başkanını seçim fırsatçılığı ile suçladı. Seçim ortamını fırsat bilerek, başkanların tasarıyı AB uyum yasaları paketine aldırmaya çalıştıklarını ifade eden Baydur, TİSK olarak bu girişimi yadırgadıklarını söyledi. Baydur, bir yıl önce Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, TİSK ve üç işçi konfederasyonu arasında İş Kanunu ile ilgili imzalanan protokolü hatırlatarak, başlatılan girişimin protokolü yok saymak anlamına geldiğini söyledi. Başkanların Meclis üzerine baskı kurduklarını iddia eden Baydur, 1992'den beri işçi konfederasyonları ile süren sosyal diyalog ve uzlaşma zeminini bozmakla tehdit etti. Baydur, Tasarı'nın yasalaşması durumunda yatırım yapılmayacağını, yeni işçi alınmayacağını öne sürerek, işverenlerin yeni işçi almayacağı, yatırım yapmayacağı yönünde mesajlar verdi. "Olmayan işin güvencesi olmaz" diyen Baydur, sendikacıları da çağdışı olarak nitelendirdi. Baydur, iş güvencesine karşı olmadıklarını, ancak iş güvencesinin İş Kanunu yok sayılarak tek başına çıkarılmasına karşı olduklarını söyledi.
'Eylemler kuru gürültü' Baydur, kıdem, ihbar, kötü niyet ve sendikal tazminat gibi güvencelerin, işsizlik sigortasının dikkate alınmayarak, tasarı ile birlikte ilave ve mükerrer tazminatlar getirilmeye çalışıldığını ileri sürdü. Geleceği gelecekte yaşamanın yolunun çağdaş ve esnek bir iş kanunundan geçtiğini öne süren Baydur, esnekliği kuralsızlık ve güvencesizlik olarak gören sendikacıları ideolojik sendikacılık yapmakla suçladı. İşçi eylemlerini meydanlarda atılan kuru gürültü olarak tanımlayan Baydur, siyasilerin kuru gürültüye pabuç bırakmayacağını söyledi. Baydur, AKP Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Gül'ü de ziyaret etti. Gül, İş Güvencesi Yasası'nın AB'ye uyum yasaları arasında TBMM'ye önereceklerini açıklarken, Baydur da, bunun "büyük bir yanlışlık" olacağını savundu. Gül, "Biz İş Güvencesi Yasası, 13 maddelik paketin içinde olmazsa oy vermeyiz demiyoruz sadece önereceğiz" diyer konuştu. Baydur, İş Güvencesi Yasası konusunda AKP'nin tarafsız kalmasını istedi.
Sözünü bile etmedi Baydur AKP'nin ardından Saadet Partisi (SP) Başkanı Recai Kutan'ı ziyaret etti. AKP'den umduğunu bulamayan Baydur'un morali görüşme sırasında oldukça bozuktu. Baydur, ziyaret sırasında İş Güvencesi Yasa Tasarısı'na hiç değinmedi. Bir gazetecinin İş Güvencesi Yasa Tasarısı ile ilgili üç işçi konfederasyonunun ziyaretlerini hatırlatması üzerine oldukça gerilen Baydur, seçim sürecini düşünürken, bu konunun kendilerini ilgilendirmediğini ileri sürdü. Kutan da İş Güvenesi Yasa Tasarısı'na da TİSK, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve üç işçi konfederasyonu arasında imzalanan protokol çerçevesinde destek vereceklerini dile getirdi. Sağlık-İş Genel Başkanı Mustafa Başoğlu ise, Mesut Yılmaz tarafından gündeme getirilen AB'ye Uyum Yasaları Paketi'nde iş güvencesinin bulunmamasının büyük bir eksiklik olduğunu söyledi.
'Eylemler kuru gürültü' Baydur, kıdem, ihbar, kötü niyet ve sendikal tazminat gibi güvencelerin, işsizlik sigortasının dikkate alınmayarak, tasarı ile birlikte ilave ve mükerrer tazminatlar getirilmeye çalışıldığını ileri sürdü. Geleceği gelecekte yaşamanın yolunun çağdaş ve esnek bir iş kanunundan geçtiğini öne süren Baydur, esnekliği kuralsızlık ve güvencesizlik olarak gören sendikacıları ideolojik sendikacılık yapmakla suçladı. İşçi eylemlerini meydanlarda atılan kuru gürültü olarak tanımlayan Baydur, siyasilerin kuru gürültüye pabuç bırakmayacağını söyledi. Baydur, AKP Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Gül'ü de ziyaret etti. Gül, İş Güvencesi Yasası'nın AB'ye uyum yasaları arasında TBMM'ye önereceklerini açıklarken, Baydur da, bunun "büyük bir yanlışlık" olacağını savundu. Gül, "Biz İş Güvencesi Yasası, 13 maddelik paketin içinde olmazsa oy vermeyiz demiyoruz sadece önereceğiz" diyer konuştu. Baydur, İş Güvencesi Yasası konusunda AKP'nin tarafsız kalmasını istedi.
Sözünü bile etmedi Baydur AKP'nin ardından Saadet Partisi (SP) Başkanı Recai Kutan'ı ziyaret etti. AKP'den umduğunu bulamayan Baydur'un morali görüşme sırasında oldukça bozuktu. Baydur, ziyaret sırasında İş Güvencesi Yasa Tasarısı'na hiç değinmedi. Bir gazetecinin İş Güvencesi Yasa Tasarısı ile ilgili üç işçi konfederasyonunun ziyaretlerini hatırlatması üzerine oldukça gerilen Baydur, seçim sürecini düşünürken, bu konunun kendilerini ilgilendirmediğini ileri sürdü. Kutan da İş Güvenesi Yasa Tasarısı'na da TİSK, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve üç işçi konfederasyonu arasında imzalanan protokol çerçevesinde destek vereceklerini dile getirdi. Sağlık-İş Genel Başkanı Mustafa Başoğlu ise, Mesut Yılmaz tarafından gündeme getirilen AB'ye Uyum Yasaları Paketi'nde iş güvencesinin bulunmamasının büyük bir eksiklik olduğunu söyledi.
Evrensel'i Takip Et