'Tek çatı' çağrısı

Belediye-İş Sendikası Toplu İş Sözleşmeleri Genel Sekreteri Nihat Ayçiçek, dünyada hızla gelişen küreselleşme hareketinin, emekçileri hedef aldığını belirterek, Türk-İş, Hak-İş ve DİSK'in bu harekete karşı, aynı çatı altında toplanması gerektiğini bildirdi. İzmit'te, Belediye İş Sendikası Kocaeli 1 No'lu Şubesi'nin olağanüstü genel kuruluna katılan Ayçiçek, yaptığı açıklamada; bütün dünya ülkelerinde olduğu gibi Türkiye'de de etkili olan küreselleşmenin, emekçi kesimi olumsuz ve acımasız bir şekilde etkilediğini söyledi. Ayçiçek, küreselleşmeye karşı aynı işkolunda örgütlü bulunan sendikalar ile işçi konfederasyonlarının tek çatı altında toplanmasını ve birlikte mücadele etmesi gerektiğini kaydetti. Ayçiçek, şöyle konuştu: "Bana göre, küreselleşmeye karşı ayakta durabilmek için 3 işçi konfederasyonu olan Türk-İş, Hak-İş ve DİSK birleşmelidir. Biz, işverenlerden çok akıllı insanlar değiliz. İşverenlerin konfederasyonu yıllardır Türkiye'de tek. Artık, işçi sendikaları da bire indirgenmelidir. Bu sağlanamadığı takdirde, küreselleşmenin emekçi kesimde yaptığı erozyondan kurtulmamız mümkün değildir. Biz sendika olarak genel kurulda aynı işkolundaki sendikalarla birleşme kararı aldık ve diğer sendikalara (gelin tek çatı altında birleşelim, tek sendika olalım) dedik. Bu yapılmadığı sürece işçi sınıfına fazla bir kazanım elde edeceğimize inanmıyorum". Belediye-İş Sendikası'nın, Türkiye genelinde yaklaşık bin 500 işyerinde örgütlü bulunduğunu anımsatan Ayçiçek, bu belediyelerde yapılan toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin yüzde 90'ının anlaşmayla sonuçlandığını bildirdi.

src=/resim/b1.gif width=5>
Başa dön


Profesörün onur mücadelesi Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) yönetiminin yaptığı haksız uygulamalara karşı sessiz kalkmadığı için cezalandırılan ve rektörlük adaylığında adı geçtiği için okula giriş yasağı getirilen Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Hidrolik Ana Bilim Dalı Başkanı ve öğretim üyesi Prof. Yüksel Burdurlu'nun hak arama eylemi devam ediyor. İdare mahkemesine başvuran, aynı zamanda da Kütahya Cumhuriyet Başsavcılığı'nca durum tespiti yapılmasını isteyen Burdurlu, önceki gün Kütahya Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimi Gülay Polatkan'la birlikte tekrar üniversiteye geldi. Okul girişinde yine Özel Güvenlik görevlileri tarafından durdurularak okula alınmaması üzerine Hakim Polatkan; okul yönetiminden, görevlilerin çıkış kapısına gelmesini talep etti. 15 dakika beklemeden sonra herhangi bir görevlinin gelmemesi üzerine, tutanak tutuldu ve DPÜ yönetiminin kanun tanımaz keyfiyeti belgelendi. Tutulan bu tutanak daha sonra DPÜ'ye Sulh Hukuk Mahkemesi 2002/101 No'lu iş sayılı mahkeme kararıyla bildirildi. Lojmanlara sokulmadığı için bir süredir arabasına ulaşamayan Burdurlu'nun arabasının hafta içinde okulun dışına bırakıldığı öğrenildi. Konuyla ilgili olarak görüştüğümüz Burdurlu şu açıklamalarda bulundu: ''Daha önceleri okul hakkında birtakım şeyler duymuştum ama inanmamıştım. Oysa şimdi yanıldığımı gördüm.Üniversitede bir profesöre böyle davranan okul yönetiminin, öğretim üyelerine ve öğrencilere uyguladığı baskıyı düşünemiyorum. Tüm bu hukuksuz uygulamalar, Rektör Hakkı Düğer'in emriyle yaşanıyor" dedi.