6 Mayıs 2002 21:00

Iraklı Kürtler ABD oyunundan çekiniyor

Bush yönetimi Irak'a karşı savaş için olasılıkları ve lojistik imkânlarını araştırırken, işgal yanlıları Kuzey Iraklı Kürtlere potansiyel müttefik olarak bakıyor. Ama Kürtler'in kendileri, bu tür konuşmaları "istekle değil, endişeyle" izliyor. Erbil'den, Irak'ın Kürt bölgesinin kalbinden bakınca, bunun sebebini görmek çok kolay. Çiçek kokuları havayı kaplamış. Dükkânlarda, Türk yoğurdundan Alman elektrikli süpürgelerine, İtalyan stili ayakkabılardan Amerikan dondurulmuş tavuklarına kadar herşeyi satın alabiliyorsunuz. Gelişmeler, dünün "eli silahlı" yerel otoriteleri olan Kürdistan Demokrat Partisi komutanlarını, lüks otellere taşıdı.

Kaybedecekleri var Irak'ın geri kalanını istila eden dizginsiz enflasyondan etkilenmeyen Kürt parası, Irak dinarından yüz kat daha güçlü. "Bağdat'ta bizi Kuveytli diye adlandırıyorlar" diyor, ailesi güneyde olan genç bir Kürt. Buradaki herkesin, "Irak Kürdistanı'nın Başbakan Vekili" olarak tanıdığı Sami Abdülrahman, "Biz Kürtler hiçbir zaman böyle iyi durumda olmamıştık ve hiçbir zaman şimdiki gibi kaybedecek şeylerimiz yoktu" diye açıklıyor bunu. Şaşırtıcı biçimde, Iraklı Kürtlerin yıllarca katlandıkları travmalara dair çok az işaret var; sürekli yenilenen işgaller, sayısız kayıplar, kimyasal saldırılar ve Türkiye ve İran sınırlarından kaçmaya zorlanan mülteciler. Doğru, bir sürü adam silahlarla dolaşıyor ve resmi binalar çok sıkı korunuyor. Herşey bir yana, bunlar hâlâ Irak'ın birer parçası; Irak Kürdistan'ı, sınırları olan bir devlet değil, zihinlerde hüküm süren bir devlet. 1991'den beri Amerikan ve İngiliz filolarının koruması altında, Kuzeydoğu Irak barışın, görece refahın ve fiili özerkliğin mekanına dönüştü. Kürdistan Bölge Parlamentosu'nun yeni gücü, bu sürecin sembolü. Birincisi, Bağdat'tan emir almaya son verdi. Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin, parlamentonun tam karşısına bir askeri üs inşa ettirdi ki, görkem düşkünü yerel politikacılar uyarılmış olsunlar. Şimdi ise, parlamento kendi yasalarını çıkarıyor ve askeri üs de parka çevrildi. Siyasi partiler, televizyon istasyonları ve televizyonlar, bölgenin etnik ve dini azınlıklarına hitap ediyor. Bütün bunları, ABD'nin liderliğindeki yeni bir savaş uğruna yitirme düşüncesi huzur kaçırıcı. Kürt liderler 1970'lerde ve 1991'de yaşanan faciaları hatırlıyor; Amerikan sözlerine nasıl safça aldandıklarını, ABD'nin onları isyan etmeye teşvik edip sonra da koruyamadığını. "Açık sözlü olalım" diyor Abdülrahman, "ABD geçmişte bizi kötü duruma düşürdü. Bunun tekrar olmayacağından emin olmalıyız." Başka bir parlamento üyesi, "Bence her Kürt, Saddam'ın gidişini görmek ister" dedikten sonra ekliyor: "Ama, geleceğimizin, geçmişimizin karbon kopyası gibi olmayacağına dair somut garantiler verilmeli bize."

Saddam gidecek, kim gelecek? Kürtleri korkutan bir şey de, Amerikan saldırısının Birleşmiş Milletler'in 986 Nolu Kararı'nın kökünü sökmesi. 1995'te Irak'a yönelik uluslararası ambargonun en kötü yanlarını yumuşatılmasından beri, bu "gıda karşılığı petrol" programı, Irak yönetimine petrol ürünleri karşılığında para sağlıyor. Kürtler, fonların yüzde 13'ünü alıyor ki, bu para yıllık 1,5 milyar dolarlık bütçelerinin yüzde 60'ı ediyor. "İlk defa, insani amaçlarla, yani sağlık, eğitim, barınma ve temel gıda ürünleri gibi alanlara harcayabileceğimiz kadar paramız oldu" diyor, Erbil'deki Sağlık Bakanı Cemal Abdülhamid. Şimdi köylerin yüzde 70'inde temiz su kaynağı var, Kürt hükümeti istatistiklerine göre. Kolera ve tifo neredeyse yok olmuş durumda. UNICEF-Sağlık Bakanlığı ortak araştırmasına göre, 1994'te yüzde 28 olan bebeklerde kötü beslenme vakaları, 2001'de yüzde 10'a inmiş. Bu oran, Irak'ın geri kalan bölgelerine göre, yarı yarıya düşük. Eğer savaş patlak verirse, Kürdistan'a, Saddam Hüseyin kontrolündeki Musul ve Kerkük'teki depolardan dağıtılan yiyecek ve petrol kaynakları kesilecek. Ek olarak, Kürtlerin bir endişesi de, Bağdat'ta kurulacak ABD destekli yeni iktidarın petrol ve vergi gelirlerini paylaşma yönündeki anlaşmaya son vermesi. Kürtler, Irak'ta kurulacak yeni iktidarın Saddam kalıbında birilerinden oluşacağından korkuyor; belki de, batıya kaçan Nizar Kharaji veya Fevzi Şamari gibi onun eski generallerinden. "Berbat bir düşünce" diyor, Abdülrahman, "Bu adamlarla Saddam arasındaki tek fark, onun ellerinin arkadan bağlanmış olması." ABD destekli ve Londra merkezli "Irak Ulusal Kongresi" de eleştiriliyor. "Halk desteği olmayan, otel lobisi muhalefeti" diye homurdanıyor, Erbil Komünist Parti Komitesi Genel Sekreteri Ahmet Şerwari: "Irak'ta, Saddam'dan sonra hükümet kurabilecek kadar popüler olan iki grup var; Şiiler ve komünistler. Ama Amerikalılar onları, ideolojik sebeplerle reddediyor."

Askeri güçleri zayıf İki büyük Kürt grubundan biri olan Kürdistan Demokrat Partisi'nin önde gelenleri, Amerikan hava gücüyle desteklenecek bir ayaklanmanın Saddam Hüseyin'i devirebileceğini kabul ediyor. Körfez Savaşı'ndan sonra, Irak'ın birçok ilinin rejime karşı ayaklandığına dikkat çekiyorlar. Ama, yeni bir kampanyada ABD Kürtlerden ne kadar destek alabilir? Kürtler son 10 yılda güçlerini artırdılar. Bu yılın 110 milyon dolarlık bütçesinden ayrılan 16 milyon dolarlık kaynakla, askeriye Kürt hükümetinin eğitimden sonra en fazla öncelik verdiği alan. "Savunma bütçesi yanlış bir tanım" diyor Abdülrahman: "Bizim hiçbir komşumuz bile silah satmaz." Irak ordusu, on yıl öncesine göre daha zayıf olsa da, General Babekir Zebari, adamlarının onları durdurabileceğinden emin değil. "Ağır toplarımız yok" diyor, "Bizim roketatar ve el bombalarımız, tanklara karşı ancak kısa mesafede etkili olur. Bunlar Irak'ın T-72 tanklarına karşı pek bir işe yaramaz." Kürt gerillaları veya peşmergeleri için, bölgenin çoğunu kaplayan dağlar oldukça ideal. Ama nüfusun en az yüzde 65'i, Bağdat'ın kontrolündeki düzlük alanlarda yaşıyor. Bölgenin en büyük üç kenti Dohuk, Erbil ve Süleymaniye, Irak'ın ön cephelerine yalnızca 12 mil uzaklıkta. "Eğer Amerikalılar hesabı yanlış yaparsa, bu kentler birkaç saat içinde Irak'ın ellerine geçer" diyor Chaliand, "Bu da 1991'in tekrarı olur." Ve Kürtler için, yeni bir Amerikan ihaneti.

(The Guardian)

Evrensel'i Takip Et