12 Nisan 2002 21:00
Şimdi sıra halkın...
Arjantin Cumhurbaşkanı Eduardo Duhalde IMF'yle verimsiz başka bir görüşme daha yaparken, aynı gün bir grup Buenos Aires sakini başka türlü bir görüşmedeydiler. Bu ayın başlarında güneşli bir salı sabahı kendilerini tahliye edilmekten kurtarmaya çalışıyorlardı. 19'u çocuk olan 335 Ayacucho'lu kendilerini Millet Meclisi'nden sadece birkaç bina uzaklıkta olan evlerine kapatıp dışarı çıkmayacaklarını söylediler. Binanın beton yüzünde elle yazılmış bir yazı vardı. "IMF Go To Hell" (IMF cehennem ol.)
IMF gibi büyüklüğü kabul edilmiş bir kurumun adının, Ayacucho tahliye olayı gibi küçük bir konuyla beraber anılması garip görünebilir. Fakat nüfusunun yarısının açlık sınırının altında yaşadığı bu ülkede kaderinin Uluslararası Para Fonu'nun verdiği kararlara bağlı olmayan toplumun herhangi bir kesimini bulmak çok zordur.
Pervasız öneriler Bu olağan üstü duruma bir çözüm bulunamazsa bundan Buenos Aires civarında tanıştığım yaşlı kadın kesinlikle çok etkilenecek. Kadın bana açık yarasını ve karnından sarkan boruları utanç ve çaresizlik içinde gösterdi. Doktoru tıbbi malzeme yokluğu nedeniyle yarasını kapatamamıştı. Belki burada böyle şeylerden bahsetmek hoş değil. Ekonomi analizlerinin doların sabitleştirilmesi ya da fizibilite gibi konular üzerine olması gerekir, evsiz kalan çocuklar ya da yaraları tedavi edilmeyen yaşlı kadınlar değil. Fakat Arjantin hükümetinde kendi sınırlarının ötesinden gelen pervasız önerilerin ortaya atıldığını okuduktan sonra sanırım biraz özel yazılar yazmam hoş görülebilir.
Örnek öğrenci Arjantin 1990 yılları boyunca IMF'nin örnek öğrencisi olarak ekonomisinin kapılarını sonuna kadar açtı (kriz başladığından beri başkentin bu kadar kolay kaçabilmesinin nedeni de bu). Arjantin'nin sözde çılgın kamu harcamaları devam ettiği sürece dış borç servisine direkt olarak tam üçte bir pay gidecek. Diğer üçte bir pay çoktan özelleştirilmeye başlanan emeklilik fonlarına gitti. Kalan üçte bir pay ise; gerçi bir bölümü sağlık giderleri, eğitim ve sosyal yardıma ayrılıyor, nüfus artışının çok gerisinde kalır. Bu nedenle bağışlanan yiyecek ve ilaçlar gemiyle İspanya'dan getiriliyor. Hızla özelleştirme planına gelince. Arjantin görevini yerine getirmek için ulaşımdan haberleşmeye bir çok alanda özelleştirmeye başladı bile. Öyleki Cabello ve Dornbusch ileride özelliştirecek alanlar için yalnızca ülkenin limanlarını ve gümrüklerini örnek olarak verebiliyor. Tabii ki önceden Arjantin yeminini edenler, şimdi ekonomik çöküşün nedeni olarak özellikle milli açgözlülüğü ve rüşveti gösteriyorlar. Geçen hafta Meksika'da belli bir ülkeye hitap edercesine konuşan Bush, "Eğer bir ülke Amerika'dan yardım alacağını düşünüyorsa, ve hırsızlığa devam ediyorsa, kesinlikle yardım alamaz" dedi. Arjantin'in "Bazı sıkı önlemler alması gerekecek."
Oyum Clemente'ye! Aylardır siyasi, mali ve yasama yetkisini elinde bulunduran kesimlere karşı açıkca isyan başlatmış olan Arjantin halkının iyi bir yönetimin gerekliliği konusunda derse ihtiyaçları yok. Son seçimlerde, boş oy kullananların sayısı herhangi bir partiye oy verenlerden daha fazla. Seçimlerde en çok adı geçen aday, elleri olmadığı için hırsızlık yapamayacak olan "Clemente" adında bir çizgi film kahramanıydı. IMF'nin Arjantin'in rüşvet kültürüne ve dokunulmazlıklarına güvenme sorununa çözüm bulabileceğine inanmak çok zor. Özellikle de kreditörün ortaya çıkardığı şu durumdan sonra: Arjantin mahkemeleri yasa dışı yollarla ülkeden paralarını çıkaran bankacılara kovuşturma açmayı durdurdu ki, bu krizin derinleşmesine yol açan en etkili sebeplerden biri. Bu ülkenin çöküşü milli bir patoloji vakası olarak sunulmaya devam edildiği sürece, IMF ülkede tek gündem olacaktır. Bildik bir "dünyaya kefalet ödemek için gelmiş yoksullaştırılmış ülke" tablosunda asıl gelişme göz ardı ediliyor: Burada çoğu insan IMF'nin parasını istemiyor. Özellikle de onlara nelere mal olduğunu gördükten sonra. Tersine IMF'ye ve kendi siyasilerine karşı yeni muhalif siyasi güçler geliştiriyorlar. Binlerce yerlinin onlarcası şehirlerde ve ülke genelinde ilişkiler kurarak yöre halkı olarak örgütleniyorlar. Parklarda, meydanlarda sokraklarda, insanlar ülke demokrasisini düzeltmenin yollarının neler olduğunu ve siyasilerin başarısız oldukları yerde kendilerinin çözüm olabileceğini tartışıyorlar. Siyasilerden şeffaflık ve sorumluluk talep etmek üzere "halk meclisi" kurmayı düşünüyorlar. IMF'nin Arjantin'i yönetme şansı vardı. Şimdi sıra halkın...
Pervasız öneriler Bu olağan üstü duruma bir çözüm bulunamazsa bundan Buenos Aires civarında tanıştığım yaşlı kadın kesinlikle çok etkilenecek. Kadın bana açık yarasını ve karnından sarkan boruları utanç ve çaresizlik içinde gösterdi. Doktoru tıbbi malzeme yokluğu nedeniyle yarasını kapatamamıştı. Belki burada böyle şeylerden bahsetmek hoş değil. Ekonomi analizlerinin doların sabitleştirilmesi ya da fizibilite gibi konular üzerine olması gerekir, evsiz kalan çocuklar ya da yaraları tedavi edilmeyen yaşlı kadınlar değil. Fakat Arjantin hükümetinde kendi sınırlarının ötesinden gelen pervasız önerilerin ortaya atıldığını okuduktan sonra sanırım biraz özel yazılar yazmam hoş görülebilir.
Örnek öğrenci Arjantin 1990 yılları boyunca IMF'nin örnek öğrencisi olarak ekonomisinin kapılarını sonuna kadar açtı (kriz başladığından beri başkentin bu kadar kolay kaçabilmesinin nedeni de bu). Arjantin'nin sözde çılgın kamu harcamaları devam ettiği sürece dış borç servisine direkt olarak tam üçte bir pay gidecek. Diğer üçte bir pay çoktan özelleştirilmeye başlanan emeklilik fonlarına gitti. Kalan üçte bir pay ise; gerçi bir bölümü sağlık giderleri, eğitim ve sosyal yardıma ayrılıyor, nüfus artışının çok gerisinde kalır. Bu nedenle bağışlanan yiyecek ve ilaçlar gemiyle İspanya'dan getiriliyor. Hızla özelleştirme planına gelince. Arjantin görevini yerine getirmek için ulaşımdan haberleşmeye bir çok alanda özelleştirmeye başladı bile. Öyleki Cabello ve Dornbusch ileride özelliştirecek alanlar için yalnızca ülkenin limanlarını ve gümrüklerini örnek olarak verebiliyor. Tabii ki önceden Arjantin yeminini edenler, şimdi ekonomik çöküşün nedeni olarak özellikle milli açgözlülüğü ve rüşveti gösteriyorlar. Geçen hafta Meksika'da belli bir ülkeye hitap edercesine konuşan Bush, "Eğer bir ülke Amerika'dan yardım alacağını düşünüyorsa, ve hırsızlığa devam ediyorsa, kesinlikle yardım alamaz" dedi. Arjantin'in "Bazı sıkı önlemler alması gerekecek."
Oyum Clemente'ye! Aylardır siyasi, mali ve yasama yetkisini elinde bulunduran kesimlere karşı açıkca isyan başlatmış olan Arjantin halkının iyi bir yönetimin gerekliliği konusunda derse ihtiyaçları yok. Son seçimlerde, boş oy kullananların sayısı herhangi bir partiye oy verenlerden daha fazla. Seçimlerde en çok adı geçen aday, elleri olmadığı için hırsızlık yapamayacak olan "Clemente" adında bir çizgi film kahramanıydı. IMF'nin Arjantin'in rüşvet kültürüne ve dokunulmazlıklarına güvenme sorununa çözüm bulabileceğine inanmak çok zor. Özellikle de kreditörün ortaya çıkardığı şu durumdan sonra: Arjantin mahkemeleri yasa dışı yollarla ülkeden paralarını çıkaran bankacılara kovuşturma açmayı durdurdu ki, bu krizin derinleşmesine yol açan en etkili sebeplerden biri. Bu ülkenin çöküşü milli bir patoloji vakası olarak sunulmaya devam edildiği sürece, IMF ülkede tek gündem olacaktır. Bildik bir "dünyaya kefalet ödemek için gelmiş yoksullaştırılmış ülke" tablosunda asıl gelişme göz ardı ediliyor: Burada çoğu insan IMF'nin parasını istemiyor. Özellikle de onlara nelere mal olduğunu gördükten sonra. Tersine IMF'ye ve kendi siyasilerine karşı yeni muhalif siyasi güçler geliştiriyorlar. Binlerce yerlinin onlarcası şehirlerde ve ülke genelinde ilişkiler kurarak yöre halkı olarak örgütleniyorlar. Parklarda, meydanlarda sokraklarda, insanlar ülke demokrasisini düzeltmenin yollarının neler olduğunu ve siyasilerin başarısız oldukları yerde kendilerinin çözüm olabileceğini tartışıyorlar. Siyasilerden şeffaflık ve sorumluluk talep etmek üzere "halk meclisi" kurmayı düşünüyorlar. IMF'nin Arjantin'i yönetme şansı vardı. Şimdi sıra halkın...
Evrensel'i Takip Et