10 Nisan 2002 21:00

Televizyonu bırak yaşamaya bak!

Nisan ayı etkinlikleri arasında, "Televizyonu Karartma Haftası" var İnsanlar bu hafta içinde televizyondan uzak bir hayatın kendilerine neler kazandırabileceğini keşfetmeye çalışıyor. Bir haftalığına televizyonu kapatmak, son yıllarda gittikçe yaygınlaşan bir eylem. Dünyada televizyonun tuzağına ilk olarak ve en yaygın biçimde düşen Amerika içinde bazı sivil gruplar, şimdi bu tuzaktan kurtulmayı amaçlayan eylemlerin öncülüğünü yapıyorlar. Bu eylemlerden en dikkat çekici ve en yaygın olanı ise "TV-Turnoff Week" yani "TV Kapatma Haftası." Bu eylemin temel amacı insanların yılda bir hafta için de olsa televizyon karşısında harcadıkları zamanı azaltmak ve insanların zihnine daha faydalı şeyler yapabilecekleri anlayışını yerleştirebilmek. Bu haftayı düzenleyenler ve destek verenler, insanlara şu mesajı aktarıyorlar: "Sadece bir haftalığına televizyonunu kapat; sonra gör bak neler olacak!" TV Kapatma Haftası ilk olarak 1995 yılında kutlanmaya başlandı. Daha ilk yılında bu faaliyete 45 bin okul ve 8 milyondan fazla insan katıldı. Bu uygulamayı organizeli olarak ilk başlatan ise sonradan TV-Turnoff Network (TV Kapatma Ağı) ismini alan TV-Free America (TV'den Bağımsız Amerika) isimli özel bir kuruluş. Bu kuruluş faaliyetlerinde kâr amacı gütmüyor; herhangi bir siyasî eğilimi yok. En önemli faaliyet alanı ise, başta çocuklar olmak üzere insanların televizyon başında mümkün olduğunca az zaman geçirmelerini sağlayabilmek. 1995 yılından beri TV Kapatma Haftasına doğrudan katılan Amerikalıların sayısı ise 25 milyon civarında. TV-Turnoff Network'ün çok çarpıcı bir sloganı var: "Turn off TV - Turn on Life!" Yani, "Televizyonun düğmesini kapat, hayatın düğmesini aç!" TV Kapatma Haftası Amerika'da doğduktan sonra diğer ülkelere de yayılmaya başladı. Fakat bu eylem şatafatlı bir biçimde duyurulma imkânından yoksun. Bir defa, televizyonlar bu eylemle ilgili ne bir haber yayınlıyor, ne de reklam kabul ediyor. Zaten bu eylemi örgütleyen gruplar büyük sermaye sahibi olmadığı için, bir tanıtım kampanyasına ayıracak geniş imkânları yok. Bununla beraber, hareket derinden derine yayılıyor ve çeşitli ülkelerde kendisine tutunacak bir zemin buluyor.

Televizyonsuz olmuyor RTÜK tarafından yapılan kamuoyu araştırmalarına göre ülke olarak durumumuz hiç de iç açıcı değil. Televizyonkolik olma açısından Amerikan halkının belki en yakın takipçisi olmaya adayız. Aile bireylerinin televizyon izleme gün ve saat alışkanlıklarına ilişkin 5 bin 360 kişiyle yapılan anket neticelerine göre insanımız ortalama 4 saate yakın televizyon seyrediyor. 5 saatin üzerinde televizyon seyredenlerin oranı ise yüzde 20. Bugün pek çok ülkede olduğu gibi Türkiye'de televizyon olmayan ev neredeyse yok gibi. Özellikle büyük şehirlerde, evinde bulunduğu zaman diliminde insanımızın yaptığı en rutin işlerin başında televizyon seyretmek geliyor. Hatta televizyonla bütünleşmiş bir yapımız var. Bu durumdaki bir insandan veya aileden televizyonunu kapatmasını istemek, bebekten sütü esirgemek gibi algılanıyor. Çünkü insanımız artık televizyonsuz eğlenemez, televizyonsuz gülemez, televizyonsuz yemeğini dahi yiyemez, kısacası televizyonsuz yaşayamaz hale geldi, yahut getirildi! Televizyona bu derece bağımlılığın altında yatan sebeplerin başında tembellik geliyor. Aslında tembellik televizyon seyretmenin hem sebebi, hem sonucu. Bir kere televizyonun başına geçince gerisi geliyor.

Evrensel'i Takip Et