19 Şubat 2002 22:00

Gazeteciye rüşvet caiz mi?

"Sarı zarfla" veya çantalarla gazetecilere rüşvet verilmesi iddialarına bir yenisi daha eklendi. AKP Eskişehir Teşkilatı, yerel gazete ve TV'lerde görev yapan bazı gazetecilere sarı zarf içinde para dağıttı.

Paylaş
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Eskişehir teşkilatı Eskişehir'de görev yapan bazı gazeteciler ile televizyonculara 'sarı zarf' içerisinde para dağıttı. Olayın ortaya çıkması, Eskişehir'deki gazeteciler arasında büyük yankı yarattı. Olay geçtiğimiz Çarşamba günü, AKP Merkez İlçe Başkanı Hasan Tuç tarafından düzenlenen basın toplantısının ardından yaşandı. Toplantı bittikten sonra Basın-Yayın ve Halkla İlişkilerden sorumlu AKP Merkez İlçe Yöneticisi İsmail Kurtoğlu sarı zarf içinde yerel gazetelerde görev yapan bazı gazeteciler ile yine yerel televizyonlarda görev yapan muhabir ve kameramanlara 10 milyon lira ile 25 milyon lira arasında para dağıttı. Gazeteci Hakan Kalkır'ın 'sarı zarf' içinde verilen parayı masaya fırlatması üzerine olay ortaya çıktı. Merkez İlçe Başkanı Hasan Tuç, iddiaları doğrularken, sarı zarf içinde para alan gazetecilerin isimlerini açıklamaktan kaçındı. AKP Merkez İlçe Başkanı Hasan Tuç "Merkez İlçe yöneticimiz İsmail Kurtoğlu gazetecilere ve televizyoncu arkadaşlara yemek sözü vermiş. Ancak, bu sözünü tutamadığı için, zarf içinde para vermiş. Büyütülecek bir olay yok" dedi.

Meslek örgütleri tepkili Eskişehir Gazeteciler Cemiyeti ile Çağdaş Gazeteciler Cemiyeti yöneticileri bir araya gelerek, sarı zarf içerisinde para alan gazetecileri tespit etmek için toplantı yaptılar. Cemiyet ve ÇGD yöneticileri, para aldıkları iddia edilen gazeteciler ile görüşmesine rağmen, 'sarı zarf içinde' para alan gazetecileri tespit edemedi. Konu ile ilgili görüşlerini aldığımız Çağdaş Gazeteciler Derneği Eskişehir Şubesi ve Genel Yönetim Kurulu üyesi Ömer Duru, yaşananların basın açısından 'korkunç' bir olay olduğunu dile getirdi. Kendisinin AKP Merkez İlçe Başkanı ile görüştüğünü de belirten Ömer Duru şu bilgileri aktardı: "AKP yöneticisi zarf içinde gazetecilere para dağıttığını doğruladı. Ancak hangi gazetecilere para verdiğini bizlere bildirmedi. AKP'nin basın toplantısına katılan tüm gazeteciler ile görüştük, ancak, hiç biri sarı zarf içinde para aldığını kabul etmedi. Para alan gazeteciler tespit edildiğinde çeşitli yaptırımlar uygulayacağız" dedi.

Tamer'e 1 milyon dolar Türkiye'de, gazetecilerle çeşitli resmi kurumlar ve holdingler arasındaki rüşvet ilişkisi oldukça eski dönemlere dayanıyor. Reklam yoluyla meşrulaştırılan rüşvetin "sarı zarfla" veya çantalarla adrese iletme şeklindeki biçimi de hemen her dönemde gündeme geliyor. Bugüne kadar ortaya çıkan en büyük meblağa sahip rüşvet iddiası, hortumlandıktan sonra fona devredilen Egebank'ın sahibi Murat Demirel'in Gazeteci Rauf Tamer'e 1 milyon dolar verdiği iddiası idi. Demirel'le "iş arkadaşı", iş adamı Mete Has paranın kendisine getirildiğini ve Tamer'in evinde 1 milyon doları teslim aldığını iddia ederek olayın üzerini kapatmak için çalıştı. Murat Demirel'den 1 milyon dolar komisyon aldığı iddiası üzerine "Bu Durumda Yazmam" başlıklı makalesiyle yazarlığa ara veren Rauf Tamer, "aklanıncaya kadar" yazmayacağını ifade etmişti. Ancak, birçok şeyin hasıraltı edildiği Türkiye'de bu konunun da üzerine gidilmedi.

Durmuş, 3 gazeteciye para verdi Aralık ayındaki bütçe görüşmeleri sırasında, kendi döneminden önce bazı bakanların gazetecilere 'sarı zarf' verdiğini iddia eden, ancak, isim açıklamamakta direnen Sağlık Bakanı Osman Durmuş da, DYP salvosuyla güç durumda kalmıştı. Afyon Milletvekili, Maliye eski Bakanı ve Genel Başkan Yardımcısı İsmet Attila, geçtiğimiz günlerde Durmuş'un üç gazeteciye para verdiğini öne sürdü. Attila, Durmuş'un yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde şu soruları sordu: "Zaman Gazetesi eski Muhabiri Ufuk Akın'a Sağlık Bakanlığı Vakfı'ndan 5 milyar liralık ödeme yapıldı mı, hangi nedenle? Türkiye Gazetesi eski muhabiri Sami Hünerli'ye Bakanlık Fonu 39-B'den 10 ay boyunca ayda 350 milyon lira ödeme yapıldı mı, sebebi ne? Başkent Gazetesi kurucusu Ali Pala'ya Basın Müşavirliği'nden 6.5 milyar liralık ödeme yapıldı mı?" Durmuş, TBMM Genel Kurulu'nda 9 Aralık 2001'de Bakanlığı bütçesi görüşülürken, kendisinden önceki bakanların Bakanlık Fonu'nda bazı gazetecilere sarı zarfla para verdiklerini savunarak, kendi bakanlığı döneminde kimseye çıkar sağlanmadığını söylemişti. Durmuş'un iddiaları üzerine çok sayıda gazeteci örgütü, politikacı ve yazar ''Sorumluluk mevkiindesiniz. Herkesi zan altında bırakmayın, bildiklerinizi açıklayın. Bakan olarak gereğini yapın'' çağrısında bulunmuşlardı. Ancak Durmuş, bütün ısrarlara karşın, bu konuda bir açıklama yapmaya ya da olayın aydınlanması için girişimde bulunmaya yanaşmamıştı. Durmuş'un hareketini "sorumsuzluk" olarak nitelendiren Basın Konseyi de 3 gazetecinin adını açıklamıştı. Basın Konseyi, bakanlıktan para alan gazetecilerin İzzet Aydın, Talat Atilla ve Murat Polat olduğunu öne sürmüştü. Ancak gazeteciler iddiaları yalanladı.

ÖNCEKİ HABER

Tatbikatla tehdit ediyor

SONRAKİ HABER

Türkiye'den daha çok katkı isteği

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...