13 Ocak 2002 22:00
Petrolde fiyat savaşı
Petrolde fiyat savaşı
Dr. Jassim Taqui
Petrol zengini Arap ülkeleleri; daha çok OPEC üyesi olmayan ülkelerin kaynaklık ettiği, petrol fiyatlarında dramatik düşüleri beraberinde getiren uluslararası piyasalardaki arz fazlası nedeni ile daha önce görülmemiş şekilde darbe aldılar. Bu nedenle Araplar'ın ilk hedefi petrol fiyatlarındaki düşüşü durdurmak oldu.
Bununla beraber ekonomistler, 2002'nin ilk yarısında bir iyileşmenin imkansız olduğunu, belli bir iyileşmenin ancak yılın ikinci yarısında gerçekleşeceğini iddia ettiler. Petrol ihraç eden ülkeler; petrol fiyatlarındaki aşınma ile birlikte, global ekonomideki yavaşlamayı önlemek umuduyla, 1 Ocak tarihinden itibaren en az 6 ay için üretimini yüzde 6.5 ya da günlük 1.5 milyon varil indirme kararı aldılar.
OPEC'in tehdidi Petrol İhraç Eden Ülkeler Organizasyonu (OPEC)'nun başkanlarının acil durum toplantısında alınan kararı; özellikle Rusya, Norveç ve Meksika gibi OPEC üyesi olmayan üreticilerin ihracatlarını günlük olarak 462.500 varil indirmelerini taahhüt etmeleri izledi. OPEC yetkilileri, fiyat savaşı tehditi ile, OPEC üyesi olmayan ülkeleri açık olmaya zorladı. Petrol fiyatları, OPEC'in harekete geçmesiyle son haftalarda, çok da büyük bir tepki sayılamayacak hafif bir artışla, varil başına 20.41 dolar dezeyine yükseldi. Şu anda OPEC'in toplam günlük üretiminin son 10 yılın en düşük seviyesine ulaşması programlanmaktadır. Fakat bu fiyatlar hala dönemin değerlerine bağlı olarak, OPEC'in 1999 yılında 24 dolar ile 31 dolar aralığında kurmuş olduğu hedef bantın altında kalmaktadır. Resmi olmamakla birlikte, Petrol İhraç Eden Ülkeler Organizasyonu, fiyatlarının 20 dolar ile 25 dolar aralığında gerçekleşeceğini ummaktadır. Kısa dönemde petrol uzmanları, OPEC'in üretimde yaptığı kısıntının, gaz ya da akaryakıt maliyetleri üzerinde önemli bir etki yapacağını tahmin etmemektedirler. Fiyatlarda bir parça yükselme olacağı, ancak belirgin bir canlanmanın gerçekleşmeyeceği beklenmektedir. En erken değişim, ABD'de kış koşullarında ortaya çıkabilecek ancak daha sonrasında hava koşulları yumuşayacaktır. Asıl önemli olan, global ekonominin petrol talebi üzerindeki etkisidir. Talepte bir zorlanma sözkonusudur. ABD, Japonya ve Almanya'nın anlaşmaya varması ile resesyon değilse bile petrol fiyatlarının en düşük seviyede kalması tahmin edilmektedir.
Bir onur meselesi... OPEC yetkilileri, gerçekleştirilen yeni indirimlerin etkisini gidermek için 15 Mart'ta Viyana'da bir başka konferansa katıldılar. Eğer petrol fiyatlarında bir yükselme başarılırsa, büyük olasılıkla OPEC, petrol üretimindeki kısıntıları yeniden gözden geçirebilecektir. Ancak OPEC, global petrol talebinde; her yılın ikinci çeyreğinde yaşanan düşüşler karşısında, petrol üretiminde kısıntıya gidilmesinin etkisiz kalması ikilemine düşmektedir. Halihazırda OPEC ile OPEC üyesi olmayan üreticilerin birlikte beyan ettikleri indirim kararı geçerliliğini korumaktadır. Petrol İhraç Eden Ülkeler Organizasyonu'nda üyeler arasındaki uyum iradidir. Aralarındaki bu anlaşma bu ülkeler için neredeyse bir onur meselesidir. Bazen, değişik sebeplerle bu uyum tüm taraflar için tatmin edici olmayabilir. Fakat düzeni sağlayıcı bir mekanizma vardır. Suudi Arabistan Petril Bakanı Ali al- Naimi, diğer petrol üreticilerinin tepkilerine kuşku ile yaklaşmamayı tercih ettiğini söylemektedir. Buna ek olarak; Petrol İhraç Eden Ülkeler Organizasyonu, OPEC ve OPEC'e üye olmayan ülkelerin herbirinin petrol üretimini düzenleyen bir mekanizma tasarladı. OPEC geçen sene üretimini günlük 3.5 milyon varil indirmişti, ancak petrol uzmanları; yarısı sadece Nijerya'dan olmak üzere, kotaları da aşarak en az 600.000 varil üretim gerçekleştirdiği kanaatine taşımaktadır. Böylece Petrol İhraç Eden Ülkeler Organizasyonu'nun gerektirdiği indirim 600.000 artı 1.5 milyon olmaktadır. Bu, pratikte; indirim miktarının, OPEC ve OPEC üyesi olmayan üreticilerin toplam üretiminden günlük 1 milyon varil daha az olması gerektiği anlamına gelmektedir. İndirim fiyatları yukarı doğru itecek ancak bu itiş yavaş gerçekleşecektir. OPEC'in çıktı miktarını günlük 21.7 varilde sabitleyen yeni bir anlaşma, 11 Eylül saldırısından sonra, dünya ekononisinde yavaşlama şeklinde bir tepki doğurdu. Ancak, dünyada olanlar, OPEC'in bugünkü üretim düzeyini korumasının mümkün olamayacağı uyarısını yapmaktadır. Ve eğer ABD'de yaşanan yüksek işsizlik oranı ve yavaşlama sürecindeki piyasaya daha fazla petrol pompalanırsa, petrol fiyatları varil başına 10 dolar hatta 8 dolara varan düşüşler yaşayacaktır. OPEC, ihracatlarını günde 500.000 varil indirmek konusunda OPEC üyesi olmayan ülkelerle sürekli temas halinde olduğu halde, uzun süren görüşmelerin ardından; Rusya ve Norveç hergün için 150.000 varil, Meksika 100.000 varil, Umman 40.000 varil ve Angola 22.500 varil indirme kararı aldı.
Rusya sözünü tutacak mı? Petrol İhraç Eden Ülkeler Organizasyonu, vaatlerin 500.000 varilin altınada kalmış olmasına rağmen üretimi düşürmeyi sürdürme kararı aldı. OPEC'e üye olmayan ülkeler arasında koordinasyon sağlamak oldukşa fazla bir efor istemekteydi. Örneğin, kimse Rusya'nın sözüne sadık kalacağını garanti edememektedir. OPEC'in günlük 200 000 varillik indirim isteğine karşılık Rusya'nın teklifi sadece 30 000 oldu. Suudi Arabistan, yapılan tartışmalar sonucunda 3 aylık bir süre için günlük 150.000 varil indirmeyi kabul etti. Ancak Rusya hâlâ petrol ihracatı için yeni pazarlar bulma çabasını sürdürmektedir. Dahası şimdi Rus petrol şirketleri özelleştirildi ve üretimi kısma konusunda daha da isteksiz oldu. Rusya, üretimini kıstığı taktirde, varolan yatırımlara yenilerini ekleyemeyeceklerdir. İhracatı kısma sözü vermeseler de, ihracatları iç talebin yüksekliği nedeniyle her geçen yıl azalmaktadır. Bu da olayın diğer yüzüdür. Fiyatlarda, ortalamanın üzerinde gerçekleşen bir artış, global ekonomik iyileşmeyi engellese de bu ülkeler içi yararlıdır. Örneğin Meksika, Norveç ve tabi Rusya gibi OPEC üyesi olmayan ülkeler, kısa dönemde dünya ekonomisi için düşük fiyatlardan fayda sağlamaktadırlar. Ancak, petrol gelirlerindeki çok küçük düşüşler bile OPEC üreticilerine büyük zarar vermektedir. Netice olarak petrol zengini Arap ülkeleri oldukça tedirginler ve daha yüksek fiyatlarla ilgilenmektedirler. Bazıları fiyatların artacağına inanıyorlarsa da yanılabileceklerdir. Çünkü, dünyadaki ekonomik büyüme yavaş bir seyir izleyecek, petrol fiyatları istikrarsızlaşacak, OPEC üyesi olmayan ülkeler üretimi arttırma konusunda cesaretleneceklerdir.
Arz fazlası OPEC ülkeleri, orta dönemde kendilerine zarar verecekler çünkü sadece kısa döneme yoğunlaşacaklardır. Görünen o ki petroldeki arz fazlasının nedeni, 2001'de ABD'de yaşanan ekonomik durgunluktur. 11 Eylül'den sonra ekonomik durgunluk daha da derinleşti. Özellikle ticaret ve ulaşım sektörlerindeki ani çöküş, OPEC'in zaten düşük olan fiyatların daha da düşmemesi için kontrol altına almaya çalıştığı dünya petrol arzı fazlasını beraberinde getirdi. Birçok insan, düşük enerji fiyatlarını bir lütuf olarak gördü ancak bu durum bir takım gizli tehlikeler içermektedir. Eğer petrol fiyatları çok fazla düşerse; Meksika'dan Suudi Arabistan'a Amerika'nın tüm müttefiklerinin ekonomileri çökebilecek, ülke içi endüstri ve Alaska, Teksas gibi bölgeler aşınabilecektir. Amerika Birleşik Devletleri, en büyük petrol müşterisi değilse bile, Suudi Arabistan ve Rusya ile birlikte en büyük üreticilerden birisidir. Petrol fiyatlarının aşırı düşmesi bir çok Amerikan ulusunu zor duruma düşürecektir. OPEC ve petrol şirketlerinin problemi; petrol fiyatlarındaki çılgın dalgalanmaların nasıl sakinleştirileceği ve endüstrinin, iflas çemberinden kurtulup nasıl atağa geçeceği sorusuna cevap verebilmektir. (Pakistan Observer'dan çeviren Arzu Erdinç)
OPEC'in tehdidi Petrol İhraç Eden Ülkeler Organizasyonu (OPEC)'nun başkanlarının acil durum toplantısında alınan kararı; özellikle Rusya, Norveç ve Meksika gibi OPEC üyesi olmayan üreticilerin ihracatlarını günlük olarak 462.500 varil indirmelerini taahhüt etmeleri izledi. OPEC yetkilileri, fiyat savaşı tehditi ile, OPEC üyesi olmayan ülkeleri açık olmaya zorladı. Petrol fiyatları, OPEC'in harekete geçmesiyle son haftalarda, çok da büyük bir tepki sayılamayacak hafif bir artışla, varil başına 20.41 dolar dezeyine yükseldi. Şu anda OPEC'in toplam günlük üretiminin son 10 yılın en düşük seviyesine ulaşması programlanmaktadır. Fakat bu fiyatlar hala dönemin değerlerine bağlı olarak, OPEC'in 1999 yılında 24 dolar ile 31 dolar aralığında kurmuş olduğu hedef bantın altında kalmaktadır. Resmi olmamakla birlikte, Petrol İhraç Eden Ülkeler Organizasyonu, fiyatlarının 20 dolar ile 25 dolar aralığında gerçekleşeceğini ummaktadır. Kısa dönemde petrol uzmanları, OPEC'in üretimde yaptığı kısıntının, gaz ya da akaryakıt maliyetleri üzerinde önemli bir etki yapacağını tahmin etmemektedirler. Fiyatlarda bir parça yükselme olacağı, ancak belirgin bir canlanmanın gerçekleşmeyeceği beklenmektedir. En erken değişim, ABD'de kış koşullarında ortaya çıkabilecek ancak daha sonrasında hava koşulları yumuşayacaktır. Asıl önemli olan, global ekonominin petrol talebi üzerindeki etkisidir. Talepte bir zorlanma sözkonusudur. ABD, Japonya ve Almanya'nın anlaşmaya varması ile resesyon değilse bile petrol fiyatlarının en düşük seviyede kalması tahmin edilmektedir.
Bir onur meselesi... OPEC yetkilileri, gerçekleştirilen yeni indirimlerin etkisini gidermek için 15 Mart'ta Viyana'da bir başka konferansa katıldılar. Eğer petrol fiyatlarında bir yükselme başarılırsa, büyük olasılıkla OPEC, petrol üretimindeki kısıntıları yeniden gözden geçirebilecektir. Ancak OPEC, global petrol talebinde; her yılın ikinci çeyreğinde yaşanan düşüşler karşısında, petrol üretiminde kısıntıya gidilmesinin etkisiz kalması ikilemine düşmektedir. Halihazırda OPEC ile OPEC üyesi olmayan üreticilerin birlikte beyan ettikleri indirim kararı geçerliliğini korumaktadır. Petrol İhraç Eden Ülkeler Organizasyonu'nda üyeler arasındaki uyum iradidir. Aralarındaki bu anlaşma bu ülkeler için neredeyse bir onur meselesidir. Bazen, değişik sebeplerle bu uyum tüm taraflar için tatmin edici olmayabilir. Fakat düzeni sağlayıcı bir mekanizma vardır. Suudi Arabistan Petril Bakanı Ali al- Naimi, diğer petrol üreticilerinin tepkilerine kuşku ile yaklaşmamayı tercih ettiğini söylemektedir. Buna ek olarak; Petrol İhraç Eden Ülkeler Organizasyonu, OPEC ve OPEC'e üye olmayan ülkelerin herbirinin petrol üretimini düzenleyen bir mekanizma tasarladı. OPEC geçen sene üretimini günlük 3.5 milyon varil indirmişti, ancak petrol uzmanları; yarısı sadece Nijerya'dan olmak üzere, kotaları da aşarak en az 600.000 varil üretim gerçekleştirdiği kanaatine taşımaktadır. Böylece Petrol İhraç Eden Ülkeler Organizasyonu'nun gerektirdiği indirim 600.000 artı 1.5 milyon olmaktadır. Bu, pratikte; indirim miktarının, OPEC ve OPEC üyesi olmayan üreticilerin toplam üretiminden günlük 1 milyon varil daha az olması gerektiği anlamına gelmektedir. İndirim fiyatları yukarı doğru itecek ancak bu itiş yavaş gerçekleşecektir. OPEC'in çıktı miktarını günlük 21.7 varilde sabitleyen yeni bir anlaşma, 11 Eylül saldırısından sonra, dünya ekononisinde yavaşlama şeklinde bir tepki doğurdu. Ancak, dünyada olanlar, OPEC'in bugünkü üretim düzeyini korumasının mümkün olamayacağı uyarısını yapmaktadır. Ve eğer ABD'de yaşanan yüksek işsizlik oranı ve yavaşlama sürecindeki piyasaya daha fazla petrol pompalanırsa, petrol fiyatları varil başına 10 dolar hatta 8 dolara varan düşüşler yaşayacaktır. OPEC, ihracatlarını günde 500.000 varil indirmek konusunda OPEC üyesi olmayan ülkelerle sürekli temas halinde olduğu halde, uzun süren görüşmelerin ardından; Rusya ve Norveç hergün için 150.000 varil, Meksika 100.000 varil, Umman 40.000 varil ve Angola 22.500 varil indirme kararı aldı.
Rusya sözünü tutacak mı? Petrol İhraç Eden Ülkeler Organizasyonu, vaatlerin 500.000 varilin altınada kalmış olmasına rağmen üretimi düşürmeyi sürdürme kararı aldı. OPEC'e üye olmayan ülkeler arasında koordinasyon sağlamak oldukşa fazla bir efor istemekteydi. Örneğin, kimse Rusya'nın sözüne sadık kalacağını garanti edememektedir. OPEC'in günlük 200 000 varillik indirim isteğine karşılık Rusya'nın teklifi sadece 30 000 oldu. Suudi Arabistan, yapılan tartışmalar sonucunda 3 aylık bir süre için günlük 150.000 varil indirmeyi kabul etti. Ancak Rusya hâlâ petrol ihracatı için yeni pazarlar bulma çabasını sürdürmektedir. Dahası şimdi Rus petrol şirketleri özelleştirildi ve üretimi kısma konusunda daha da isteksiz oldu. Rusya, üretimini kıstığı taktirde, varolan yatırımlara yenilerini ekleyemeyeceklerdir. İhracatı kısma sözü vermeseler de, ihracatları iç talebin yüksekliği nedeniyle her geçen yıl azalmaktadır. Bu da olayın diğer yüzüdür. Fiyatlarda, ortalamanın üzerinde gerçekleşen bir artış, global ekonomik iyileşmeyi engellese de bu ülkeler içi yararlıdır. Örneğin Meksika, Norveç ve tabi Rusya gibi OPEC üyesi olmayan ülkeler, kısa dönemde dünya ekonomisi için düşük fiyatlardan fayda sağlamaktadırlar. Ancak, petrol gelirlerindeki çok küçük düşüşler bile OPEC üreticilerine büyük zarar vermektedir. Netice olarak petrol zengini Arap ülkeleri oldukça tedirginler ve daha yüksek fiyatlarla ilgilenmektedirler. Bazıları fiyatların artacağına inanıyorlarsa da yanılabileceklerdir. Çünkü, dünyadaki ekonomik büyüme yavaş bir seyir izleyecek, petrol fiyatları istikrarsızlaşacak, OPEC üyesi olmayan ülkeler üretimi arttırma konusunda cesaretleneceklerdir.
Arz fazlası OPEC ülkeleri, orta dönemde kendilerine zarar verecekler çünkü sadece kısa döneme yoğunlaşacaklardır. Görünen o ki petroldeki arz fazlasının nedeni, 2001'de ABD'de yaşanan ekonomik durgunluktur. 11 Eylül'den sonra ekonomik durgunluk daha da derinleşti. Özellikle ticaret ve ulaşım sektörlerindeki ani çöküş, OPEC'in zaten düşük olan fiyatların daha da düşmemesi için kontrol altına almaya çalıştığı dünya petrol arzı fazlasını beraberinde getirdi. Birçok insan, düşük enerji fiyatlarını bir lütuf olarak gördü ancak bu durum bir takım gizli tehlikeler içermektedir. Eğer petrol fiyatları çok fazla düşerse; Meksika'dan Suudi Arabistan'a Amerika'nın tüm müttefiklerinin ekonomileri çökebilecek, ülke içi endüstri ve Alaska, Teksas gibi bölgeler aşınabilecektir. Amerika Birleşik Devletleri, en büyük petrol müşterisi değilse bile, Suudi Arabistan ve Rusya ile birlikte en büyük üreticilerden birisidir. Petrol fiyatlarının aşırı düşmesi bir çok Amerikan ulusunu zor duruma düşürecektir. OPEC ve petrol şirketlerinin problemi; petrol fiyatlarındaki çılgın dalgalanmaların nasıl sakinleştirileceği ve endüstrinin, iflas çemberinden kurtulup nasıl atağa geçeceği sorusuna cevap verebilmektir. (Pakistan Observer'dan çeviren Arzu Erdinç)
Evrensel'i Takip Et