09 Ocak 2002 22:00

Üç kapıyı tutuklular kabul ediyor

F tipi cezaevlerine karşı başlatılan ölüm orucunda son hafta üç kişi hayatını yitirirken, baroların "Üç kapının üç kilidi açılsın" önerisini tutuklu ve hükümlüler kabul etti.

Paylaş
Üç kapıyı tutuklular kabul ediyorHacer YücelF tipi cezaevlerine karşı başlatılan ölüm orucunda son bir hafta içinde üç kişi hayatını yitirirken, baroların "Üç kapının üç kilidi açılsın" şeklindeki önerisini tutuklu ve hükümlüler kabul etti. Adalet Bakanlığı'nın bu öneriyi kabul etmesi halinde ölüm orucu ve açlık grevini bırakacaklarını bildirdiler. Baroların önerisini tutuklu ve hükümlülere ileten Avukat Behiç Aşçı, Hakan Karakuş ve Kemal Yıldız ise daha fazla ölümün yaşanmaması için önerinin kabul edilmesini istediler. Siyasi tutuklu ve hükümlülerin F tipi cezaevlerinde maruz kalacakları tecrit ve izolasyona karşı başlattıkları açlık grevi ve ölüm orucu bir yıllık zaman dilimini aştı. Ve bu süre 19 Aralık 2000 tarihinde ölenlerin de içinde bulunduğu 86 kişi hayatını kaybetti. Bu çözümsüzlük sürecinin ardından İstanbul Barosu'nun başkanlığınında Ankara, Antalya ve İzmir barolarının hazırladığı "Hücrelerin üç kapısının üç kilidi açılsın" önerisi devletin ve tutukluların uzlaşması için bir umut oldu. Tutuklular öneriyi kabul ederken gözler şu anda Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'e çevrilmiş durumda. Türk ise öneriye sıcak bakmıyor. Avukat Behiç Aşçı, Hakan Karakuş ve Kemal Yıldız öneriyi mahkumlara götürüşlerini ve mahkumların tavrını gazetemize anlattılar.

'Top bakanlıkta'Avukat Behiç Aşçı, tutukluların öneriyi geri bir öneri olarak değerlendirdiklerini, ancak tecrit ve izolasyonun kaldırılması yönünde bir adım olması bakımında da önemli bulduklarını söylediklerini bildirdi. Bu öneri ile cezaevinin mimari ve yasal düzenlemesinde bir değişiklik olmayacağını ancak aynı birimde bulunan 9 kişinin bir araya geleceğini belirten Aşçı, tutukluların öneriyi kabul ettiklerini kaydetti. Adalet Bakanlığı'nın öneriyi kabul etmeme noktasında bahanesinin kalmadığını, bir anlamda köşeye sıkıştığına işaret eden Aşçı, "Müvekkillerimiz kendi talepleri için de en geri noktaya geldiler. Kimse onlardan daha fazla bir şey beklemesin. Top artık Adalet Bakanlığı'nda" diyerek önerinin kabul edilmemesi halinde yaşanabilecek daha büyük çözümsüzlüklere dikkati çekti.

'Demokratik bir öneri'Avukat Hakan Karakuş ise, dört baronun iki ay önce böyle bir öneri çerçevesinde birleştiklerini, tutukluların zaten bu öneriyi basından takip ettiklerini söyledi. Bunun üzerine üç avukat olarak öneriyi tutuklulara götürdüklerini anlatan Karakuş, "Onlar kendi aralarında öneriyi konuşup değerlendirdiler. İki üç hafta sonra kararlarını bildirdiler. Bu önerinin geri bir öneri olduğunu ancak çözümsüzleşen sürecin önünü açmak bakımından önemli olduğunu söylediler. Baroların ve kamuoyunun hassasiyetini yakından takip ettiklerini ve inatlaşan taraf olmadıklarını da göstermek bakımından öneriyi kabul ettiklerini bize söylediler" diye konuştu. Karakuş, tutukluların Bakanlığı'nda olumlu adım atması halinde halinde ölüm orucu ve açlık grevine son verileceğini kaydetti. Adalet Bakanlığı'nın öneri ile "koğuş sistemine geri dönüleceği, yasalara aykırı olduğu" şeklindeki açıklamalara da katılmadığını söyleyen Karakuş, 9 kişinin bir araya gelmesi için cezaevine tek bir çivi bile çakılmasına gerek olmadığını, ayrıca TMK'nın 16. maddesinin insanların bir araya gelmesi önünde engel oluşturmadığını vurguladı. Ölümlerin sona ermesini istediklerini belirten Karakuş, demokratik ve akla yatkın bu önerinin kabul edilmesini istedi. Avukat Kemal Yıldız, Edirne F Tipi Cezaevi'nde örgüt konseyi ile bir araya geldiklerini ve konseyin diğer talepleri saklı kalmak koşulu ile öneriyi kabul ettiğini ifade etti. Yıldız, "ölüm orucu sürdüren 6 müvekkilim hayatını yitirdi, 22 müvekkilim de ölüm sınırında. Daha fazla ölümün yaşanmaması için önerinin kabul edilmesini istiyoruz" dedi.
ÖNCEKİ HABER

Forbes: IMF uluslararası cinayet fonu!

SONRAKİ HABER

Gazeteciler İstanbul'da yürüyecek

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...