18 Aralık 2001 22:00

Aile Mahkemeleri kurulmalı

Medeni Kanun'da kadınlarla ilgili yapılan değişiklikler üzerine, Türkiye Baroları Kadın Komisyonları Başkanı Av. Ayşen Erdoğan ile görüştük.

Paylaş
Aile Mahkemeleri kurulmalıEmine UyarMedeni Kanun'da kadınlarla ilgili yapılan değişiklikler üzerine görüştüğümüz Türkiye Baroları Kadın Komisyonları Başkanı Av. Ayşen Erdoğan değişikliklerin yeterli olmadığını belirtti. Mahkemelerin zaten yoğun işyükü altında olduğunu da dile getiren Erdoğan Medeni Kanun'da yapılan değişikliklerle davaların artacağını ve Aile Mahkemelerinin kurulması gerektiğini belirterek, kadınların haklarını arayabilmeleri açısından bilgilendirme çalışmaları yapılması gerektiğini ifade etti. Yasal Mal Rejimi konusu çok tartışıldı. Sizin bu konudaki görüşleriniz neler?Yeni Medeni Kanun Yasal Mal Rejimi uygulaması getiriyor. Yasal Mal Rejimi edinilmiş mallara katılma rejimi oluyor. Ama bugünkü haliyle Medeni Kanun'un yürürlüğü tarihinden itibaren bir yıl içinde eski evlileri hem kapsıyor hem kapsamıyor. Yani Medeni Kanun'un yürürlük tarihinden itibaren eşler hangi mal rejimini seçeceklerini noterden yapabilecekleri bir sözleşmeyle tesbit edebiliyorlar. Eğer böyle bir şey yapılmazsa 2002'den sonra alınan mallar için edinilmiş mallara katılma rejimi yasal mal rejimi oluyor. Ama eskiden alınan mallar, mal varlıkları bizim toplumumuzda çoğu erkeklerin üzerine olduğu için bu konuda tabiiki yine erkeklerin lehine bir gelişme. Hem Tüm Barolar Kadın Komisyonları hem de kadın örgütlerinin ve bazı siyasi partilerin talep ettikleri edinilmiş mallara katılma rejimi evlilik tarihinden itibaren eski evlilileri de kapsayacak şekilde uygulanmasıydı çünkü adil olan buydu. Ama ne yazık ki bu öyle bir duruma getirildi ki bu şu sözle tanımlayabiliriz; "Minareyi çalan kılıfını uydurur". Tabiki o tarihe kadar bir çok erkek önlemini almış olacak. Ve ona göre de malların paylaşımı konusunda kadınların lehine gelişmeler olamayacak. Medeni Kanun'da yapılan diğer değişiklikler neler? Yasalarda kadın ile erkek arasındaki eiştsizliğin giderilmesi açısından bu değişiklikler yeterli mi sizce?Daha önce aileyi erkek temsil ediyordu. Velayet konusunda erkeğin oyu daha öncelikliydi. Oturulacak konutu da erkek seçiyordu. Bunlar değişti. Evlilik yaşı da 18 yaşından gün almış olmak şeklinde değiştirildi. Bunlar önemli gelişmeler. Evlilik birliğinin temsili konusunda, ikamet konusunda getirilen yenilikler son derece olumlu. Daha önceki Medeni Kanun'da evli bir kadın vesayet altında gibi bir muamele görüyordu. Kadın ancak ekonomik durumu çok çok iyiyse ve eşi yoksulluğa düşmüşse nafaka yükümlüsüydü. Ama şu andan itibaren her iki eş de nafaka yükümlüsü olabilecek ekonomik gelirlerine göre. Bunun kadınlar lehinde olmadığını düşünüyoruz. İkincisi yine kadınların aleyhinde olabilecek ki bizim toplum yapımızı gözönüne alırsanız daha önce kocası lehine kadının borçlanabilmesi için hakimin izni gerekiyordu. Şimdi bu da kalktı. Ama kırsal kesimdeki kadınlar açısından bu son derece olumsuz. Kadının miras yoluyla geçen bir malı varsa bunun üzerine kocasının borcu nedeniyle ipotek konulabilecek. Bu da tabii bazı haksızlıklara yol açabilecek hükümler. Evlilik dışı doğan çocuklar hakkında yenilikler var. Evlilik dışı anne çocuğu doğurduğu zaman velayeti direk anneye geçmiyordu. Annenin dava açması gerekiyordu. Bu da uzun bir süreçti. Şu anda velayet doğrudan annede oluyor bunu da olumlu bir değişiklik olarak düşünüyoruz. Miras konusunda yine müşterek oturulan eşyaların kullanım hakkı eşlerin herhangi birisi vefat ettiği taktirde eşlerin herhangi birisine bırakılabiliyor ama miras hissesindeki payından düşülüyor o oran. Bunu da olumlu bir değişiklik olarak düşünüyoruz. Medeni Kanun Tasarısı tartışılırken biz Aile Mahkemeleri'nin kurulmasını talep etmiştik Edinilmiş mallara katılma rejimi ile ilgili bu medeni kanunun yürürlük onuncu maddesiyle birlikte ikili bir sitem de getirilmiş oldu ve bu son derece karışık. Bütün bu mal paylaşımları, Medeni Kanun'daki gerek nafaka gerek boşanma konusundaki değişiklikler sonucunda aile mahkemeleri artık çok gerekli ama bu konuda henüz bir girişim yok.Sizce kadınlar bu değişikliklerden haberdar mı? Kadınları aydınlatma konusunda neler yapıyorsunuz?Kadınlar bu değişikliklerden yeterince haberdar değiller. Kadınlara yönelik geniş bilgilendirme çalışmaları yapılmalı. Bu konuda hem biz hukukçulara hem de medyaya çok önemli görevler düşüyor. Çok yoğun bir şekilde bilgilendirme çalışmaları yapılması lazım. Televizyonlar işin medyatik yanıyla ilgileniyorlar genelde. Oysa insanların eğitimleri konusunda da önemli yükümlülükleri var. Bence bu konudaki görevlerini de gözönünde bulundurarak yayın yapmaları gerekiyor. Medeni Kanun, doğumdan ölüme kadar insanların yaşamları ile ilgili olduğu için çok önemli bir dönem de bekliyor bizleri. Biz çeşitli semtlerde bilgilendirme toplantıları düzenliyoruz. Medeni Kanunla ilgli çeşitli konferanslar ve paneller yapacağız. Halkın özellikle kadınların bilinçlenmesi çok önemli. Özgürlüklerin en temeli hak arama özgürlüğünü kullanabilmektir. Bunun için de özellikle kadınların kendi hakları konusunda bilinçlenmeleri gerekmektedir. Üniversitelere, Hukuk Fakültelerine de bu konuda görevler düşüyor. Bence, kendi yasal dönüşümlerimizi, altına imza attığımız uluslararası sözleşmelere göre yapmamız gerekiyor. Hem Medeni Kanun'da hem de Türk Ceza Yasası'ndaki değişiklikler önümüzdeki dönemde yoğun bir şekilde tartışılacak. Bütün bunların gündeme gelmesi şart. Bir yönüyle namus cinayetlerinden yakınırken bir yönüyle hala 70-80 yıl önceki kurallarla bu iş yürüyemez.
ÖNCEKİ HABER

OHAL'de Anayasa yok

SONRAKİ HABER

Tifo hâlâ çözümsüz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa