15 Aralık 2001 22:00
Kuzey İttifakı ABD'lileri esir aldı!
Bugüne dek Amerikalı komutanlara itaat eden Afgan savaş ağalarından biri; 10 ABD'li, 2 Avustralyalı askeri esir aldı.
Kuzey İttifakı ABD'lileri esir aldı!Afgan savaş ağaları arasındaki iç çatışmalar şiddetlenme eğilimine girerken, bölgede yaşanan bir olay, ABD-İngiliz kuvvetlerinin işinin pek de kolay olmadığını gösterdi. Bugüne dek Amerikalı komutanlara itaat eden Afgan savaş ağalarından biri; 10 ABD'li ve 2 Avustralyalı askeri esir aldı.Afgan İslami Basın Ajansı (AIP)'nın haberine göre, esir ABD'lileri kurtarmak isteyen Amerikan askerleri, bundan dört gün önce, Mezar-ı Şerif kentinden Pul-i Homri bölgesine gitti. Burası, birkaç gün önce Kuzey İttifakı ile İsmaili tarikatı üyeleri arasında çatışmalara sahne olmuştu. Esir tutulan Batılı askerlerin ise; Kunduz kentine ve daha kuzeydeki Hoca Bahauddin'e götürüldüğü bildirildi. Pakistanlı kaynaklara göre askerleri esir alan, İsmaili tarikatı değil, Kuzey İttifakı komutanları. Elde edilen bilgilere göre, İttifak liderlerinden General Fehim, 12 Batılı askeri esir alarak götürdü. Perşembe günü yaşanan çatışmalarda ise, 50 Kuzey İttifakı askeri yaşamını yitirdi.
350 kişi öldürüldüPul-i Homri, cuma günü İttifak karşıtı savaş ağaları tarafından ele geçirilmişti. AIP'nin haberine göre kenti ele geçiren, İsmaili tarikatından Seyid Cafer Naderi adlı savaş ağası Naderi'nin, bölgede 150 Kuzey İttifakı askerini öldürdüğü kaydediliyor. Başka bir kaynağa göre ise, çatışmalarda her iki taraftan 350 kişi öldürüldü. Afgan ordusunun eski generallerinden olan Naderi, 1992-96 yılları arasındaki Rabbani döneminde Pul-i Homri'nin valiliğini yapmıştı. Daha sonra Rabbani'ye karşı çıkmaya başladı ve şimdi de, General Abdülraşid Dostum'a yakınlığıyla tanınıyor. Dostum, ülkenin başına Peştun kraliyetçi Hamid Karzai'yi getiren Bonn Anlaşması'ndan memnun olmadığını açıkça ifade etmişti.Şiddetli çatışmaların yaşandığı Pul-i Homri, Kunduz ile Mezar-ı Şerif arasında stratejik bir noktada bulunuyor. Kent, son bir yıl içinde en az üç kez el değiştirdi.
Savunma bakanıydıABD kuvvetleri, çatışmalarda Kuzey İttifakı Komutanı General Fehim'in değil, İsmaili lideri Naderi'nin yanında yer alıyorlar. Bölgedeki son hava saldırılarında, Fehim'in kuvvetleri hedef alındı. İşin ilginç tarafı, Fehim'in, ABD dayatmasıyla oluşturulan geçici hükümetin "savunma bakanlığına" atanmış olması.
Kabil'de terör ortamıÖte yandan, Taliban'ın devrilmesinin ardından başkent Kabil'i ele geçiren Kuzey İttifakı güçlerinin, kentte terör estirdiği belirtiliyor. The Guardian muhabiri Rory Carroll, Kabil'den ilettiği haberde, "kanunsuzluğun günlük hayata sızdığını, şehirdeki birkaç orta halli Afganın hırsızlık, gasp ve cinayet gibi saldırılara maruz kaldığını" kaydetti.Carroll'a göre Kabil'in belli bölgeleri, artık taksi şoförleri için "yasak bölge" durumunda. Daha önce buralara giren bazı taksilerin içindekiler indirildi ve öldürüldüler. Cinayetleri gerçekleştiren Kuzey İttifakı askerlerinin, temmuz ayından bu yana maaş almadıkları için yağma yoluna başvurdukları söyleniyor. Tehdit altında olan dükkan sahipleri, yağmacı askerlerin, Abdülresul Sayyaf'a bağlı olduklarını anlatıyorlar. Bu askerler, bugüne dek en az dört cinayet işlediler.
350 kişi öldürüldüPul-i Homri, cuma günü İttifak karşıtı savaş ağaları tarafından ele geçirilmişti. AIP'nin haberine göre kenti ele geçiren, İsmaili tarikatından Seyid Cafer Naderi adlı savaş ağası Naderi'nin, bölgede 150 Kuzey İttifakı askerini öldürdüğü kaydediliyor. Başka bir kaynağa göre ise, çatışmalarda her iki taraftan 350 kişi öldürüldü. Afgan ordusunun eski generallerinden olan Naderi, 1992-96 yılları arasındaki Rabbani döneminde Pul-i Homri'nin valiliğini yapmıştı. Daha sonra Rabbani'ye karşı çıkmaya başladı ve şimdi de, General Abdülraşid Dostum'a yakınlığıyla tanınıyor. Dostum, ülkenin başına Peştun kraliyetçi Hamid Karzai'yi getiren Bonn Anlaşması'ndan memnun olmadığını açıkça ifade etmişti.Şiddetli çatışmaların yaşandığı Pul-i Homri, Kunduz ile Mezar-ı Şerif arasında stratejik bir noktada bulunuyor. Kent, son bir yıl içinde en az üç kez el değiştirdi.
Savunma bakanıydıABD kuvvetleri, çatışmalarda Kuzey İttifakı Komutanı General Fehim'in değil, İsmaili lideri Naderi'nin yanında yer alıyorlar. Bölgedeki son hava saldırılarında, Fehim'in kuvvetleri hedef alındı. İşin ilginç tarafı, Fehim'in, ABD dayatmasıyla oluşturulan geçici hükümetin "savunma bakanlığına" atanmış olması.
Kabil'de terör ortamıÖte yandan, Taliban'ın devrilmesinin ardından başkent Kabil'i ele geçiren Kuzey İttifakı güçlerinin, kentte terör estirdiği belirtiliyor. The Guardian muhabiri Rory Carroll, Kabil'den ilettiği haberde, "kanunsuzluğun günlük hayata sızdığını, şehirdeki birkaç orta halli Afganın hırsızlık, gasp ve cinayet gibi saldırılara maruz kaldığını" kaydetti.Carroll'a göre Kabil'in belli bölgeleri, artık taksi şoförleri için "yasak bölge" durumunda. Daha önce buralara giren bazı taksilerin içindekiler indirildi ve öldürüldüler. Cinayetleri gerçekleştiren Kuzey İttifakı askerlerinin, temmuz ayından bu yana maaş almadıkları için yağma yoluna başvurdukları söyleniyor. Tehdit altında olan dükkan sahipleri, yağmacı askerlerin, Abdülresul Sayyaf'a bağlı olduklarını anlatıyorlar. Bu askerler, bugüne dek en az dört cinayet işlediler.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
