Birlik için çağrı yetmez

Birlik için çağrı yetmezMuzaffer ÖzkurtHükümetin Amerika'da hazırlanan 2002 bütçesini açıklamasının ardından gündeme gelen yeni saldırılara karşı harekete geçen Emek Platformu, 1 Aralık'ta ülke çapında eyleme hazırlanıyor. Hazırlıklar çerçevesinde 24 Kasım Cumartesi günü İstanbul'da yapılan bölge toplantısına katılan işçiler, işyeri temsilcileri ve sendikacılar, genel grevin ikramiye ve tazminat gibi birkaç saldırının geri alınmasını değil, Emek Programı'nın ve toplumun tüm sorunlarını kapsayan çözümlerin hayata geçmesini hedeflemesi gerektiğini belirtiyorlar. Bu hedeflere ulaşmanın yolunun toplumun ezilen tüm kesimleriyle bir araya gelmekten geçtiğini belirten işçiler ve sendikacılar, Emek Programı'nın güncelleştirilerek, Türkiye'nin bağımsızlığını ve demokratikleşmesini önüne koyan taleplerle zenginleştirilmesini istiyorlar.

'Komiteler kurulmalı'Haber-İş 1 No'lu Şube Sekreteri Ali Küçükkoçkaya, Emek Platformu'nun yaptığı eylemlere çiftçilerin ve esnafın da katılması için çağrı yapmanın yeterli olmadığını söyledi. Birliği sağlamanın yolunun işyerlerinde kurulacak komitelerden ve semt örgütlenmelerinden geçtiğini söyleyen Küçükkoçkaya, "Bu komiteler sendikasız işyerlerine bildiri dağıtacak. Semtlerde esnaf ve işsizlerle toplantılar yaparak onları alanlara taşıyacak. Bunlar yapılırsa alanda yapılan çağrılar karşılığını bulur" diye konuştu. Emek Programı'nın güncellenmesi gerektiğini dile getiren Küçükkoçkaya, "Sendikalar demokrasinin beşiğidir diyorsak belirli siyasal ve demokratik talepleri de bu program içinde görmemiz gerekiyor. Kürt sorununa da, cezaevleri sorununa da bu program içerisinde yer verilmeli" dedi. Programı yenilerken işyerlerinden de görüş alınmasını isteyen Küçükkoçkaya, "İşçi kendi söylediğini programda görürse hem okur hem de okutur" diye konuştu. Küçükkoçkaya, 1 Aralık eyleminin ardından yapılacağı açıklanan genel grevin de talepler gerçekleşinceye kadar sürmesi gerektiğini ifade etti.

Kararlılık sorunuHalkın tüm kesimlerinin alana çıkarak kendi taleplerini haykırması gerektiğini belirten Parsat Piston İşyeri Temsilcisi Hüseyin Özcan, "Salon toplantılarında kararlar alıp göstermelik eylemler yapılırsa hiçbir talep gerçekleşmez. Hedefi olan ve bunu hayata geçirmekte kararlı bir eylem hayata geçirilmeli" dedi. Taleplerin belirlenmesi konusunun da önemli olduğunu söyleyen Özcan, "Emek Programı'nın içerisinde ekonomik talepler var. Ancak ekonomiyi belirleyen politik yapıysa, bizim de siyasi taleplerimiz olmalı. Bugün Emek Programı'nı hazırlayanlar, yarın işverenle kol kola giriyor. Bu anlayışla bir yere varılamaz. Bu yüzden sınıftan yana şube yöneticileri ve işçiler böyle bir çalışmanın öncülüğünü yapmak zorunda" diye konuştu.

Samimiyet Haber-İş Anadolu Yakası Şube Başkanı Yahya Memiş de "Samimiyetsiz bir çağrı yapılırsa samimiyetsiz bir yanıt alınır" diyerek, yapılan eylem ve etkinliklerin Türk-İş'in gölgesinde geçtiğini söyledi. "Diğer kuruluşlar da üzerine düşeni yapmalı. Kadıköy'de TTB'nin sözcüsü yoktu. Bu samimiyetsizliktir" diyen Memiş, Türkiye'deki 1700 profesyonel sendikacının bir araya gelip eylem yapmasının bile "olay" olacağını savundu. "Genel eylemi sonuca ulaşan kadar yapmak gerekir. Amaç çalışma hayatındaki olumsuzlukların giderilmesidir. Burada toplanacağız, eylem yapacağız sonra Meclis'ten yasa çıkacak. Yaptığın eylemin ne anlamı kalıyor?" diyen Memiş, katılımın daha güçlü olması için eylemlerin önceden belirlenip işyerlerine duyurulması gerektiğini kaydetti.

Birlik zorunluCarlo Erba İlaç Fabrikası İşyeri Temsilcisi Ercan Kalkan da işçi ve memur dışındaki kesimlerin eylemlere katılması için çağrı yapmak dışında koşulların yaratılmasını istedi. "Onlarla salon toplantısı yapılmalı ve ilişkiler güçlendirilmeli" diyen Kalkan, Türk-Kürt tüm emekçilerin birleşmesi gerektiğini ve tüm sorunların bir arada ele alınarak çözüm aranması gerektiğini kaydetti. Genel grevin ancak bu şekilde başarılı olabileceğini söyleyen Kalkan, "Her alanda saldırı var. Halkı bir araya getirecek taleplerle ortaya çıkmamız gerekiyor" diye konuştu.