Savaş ağaları çatışıyor

Savaş ağaları çatışıyorAfganistan'da nüfuz bölgelerini oluşturmaya çalışan Kuzey İttifakı içindeki ve "bağımsız" duran savaş ağaları, birbirlerine girdi. Başkent Kabil yakınlarında önceki gün başlayan çatışmalarda, Taliban kuvvetleri ile bir dizi savaş ağasına bağlı gruplar, kaos yarattı. Kunduz şehrindeki Taliban direnişi ise devam ediyor.Başkent Kabil yakınlarında perşembe günü başlayan çatışmalarda; Tacik ve Özbek gruplar, Şiiler, Sünni bir savaş ağasına bağlı silahlı adamlar ve Taliban'ın birbirlerine girdiği öğrenildi. Çatışmalar, 50 bin kişinin öldürüldüğü 1992-96 iç savaşının anılarını geri getirdi.

Şiilere suçlamaTanıklar, 1500 civarında Kuzey İttifakı askerinin, başkentin batısındaki Meydanşah'daki Taliban mevzilerine roket ve toplarla saldırdığını bildirdi. Kuzey İttifakı komutanları ise, Meydanşah'ın batısında Taliban'la savaşan Şii/Hazara grupların "taraf değiştirdiğini" ve Taliban ile birlikte kendilerine saldırdığını öne sürdü. Şii Hizb-i Vahdet grubunun lideri Kerim Halili, iddiaları reddetti. Halili, kendilerinin çatışmalara katılmadığını söyleyerek, Taliban'a saldıranların, Sünni savaş ağası Abdülresul Sayyaf ve Kuzey İttifakı komutanı Üstad Gulam Muhammed olduğunu bildirdi. Şii komutan, "Bu çatışmayı durdurmaya çalıştık. Eski devlet başkanı Rabbani, Sayyaf, Gulam Muhammed ve Yunus Kanuni'ye mesajlar gönderdik" dedi.

Rüşvet taktiği ters teptiA.A muhabirinin aldığı bilgiye göre, Meydan Şah bölgesindeki Taliban komutanına mevzilerini terk etmesi için 300 bin dolar verildi, ancak Taliban komutanının parayı aldıktan sonra bölgeyi terk etmemesi nedeniyle yoğun bir şekilde çatışmalar başladı.Kuzey İttifakı, Kabil'i ele geçirmesinden bu yana, Taliban'ın Meydanşah'dan de çıkması için çağrı yapıyor. Ancak Taliban saflarındaki Arap ve Pakistanlı şeriatçıların, teslim olmaya niyeti olmadığı kaydediliyor. İttifak, son olarak ABD'den, şehri bombalamasını istedi.

Harami gibilerDiğer yandan, ülkenin doğusundaki tepelerde hakimiyet kurmaya çalışan savaş ağalarının, otobüs ve otomobillere pusu kurduğu ve yağma faaliyetlerine giriştiği kaydedildi. Başkentin 90 kilometre doğusundaki Tangi Abrashim'da bir otelde "mevzilenen" çeteler, önceki gün bir otobüsün yolunu kesti. 18 yolcu taşıyan otobüse giren saldırganlar, yolcuları soydular.Otobüs şoförleri, Sarobi köyü civarındaki yerel komutanların, araçları soyduğunu doğruladı. Şoförler, saldırganların Peştunca konuştuğunu belirttiler.

Gazeteciler tedirginPazartesi günü, aynı bölgede dört gazetecinin öldürülmesinin de, Taliban'ın değil bu çetelerin işi olduğuna dair belirtiler güçleniyor. Geçtiğimiz hafta içinde, Peştun komutanların elindeki Celalabad ile, Kuzey İttifakı'nın elindeki Kabil arasındaki bu yolda, birçok yabancı gazetecinin soyulduğu öğrenildi. İran haber ajansı, bölgede son olarak üç gazetecinin daha öldürüldüğünü duyurdu, ancak bu haber henüz doğrulanmış değil.Zor durumda kalan uluslararası yardım kuruluşları ise, dağıtım rotalarının güvence altına alınması için "askeri destek" talep ettiler. Tam bir kaos içindeki bölgenin, savaş ağası Gulbeddin Hikmetyar'ın eski komutanlarından İsatullah'ın elinde olduğu sanılıyor. Hikmetyar, 1990'ların başında Kabil'e ağır bombardımanlar düzenlemiş ve halkın nefretini kazanmıştı.

Üç koldan saldırıTaliban'ın, kuzeydeki son kalesi olan Kunduz'u elinde tutma çabası da devam ediyor. Kuzey İttifakı, kuşatma altında tuttuğu kente üç koldan büyük bir saldırıya girişti. Afgan İslam Ajansı (AIP), İttifak kuvvetlerinin Kunduz'a, 25 kilometre doğusundaki Hanabad, 20 kilometre batısındaki Pul-i-Bengi ve yaklaşık 50 kilometre kuzeydoğusundaki Daşt-i-Arşi'den saldırıya geçtiğini duyurdu. AIP, Kunduz'u bir yandan da Amerikan uçaklarının bombaladığını belirtti.Gözlemciler, kentin düşmesi halinde içeride kapana kısılmış bulunan binlerce Taliban askerinin katledilebileceğini söylediler.

Bayrağı dikme kavgasıDün bazı Batı televizyonlarında yayınlanan "teslim olan Taliban askerleri" görüntülerinin, istisnai durumlar olduğu açıklandı. Kuzey İttifakı liderleri, önce Taliban'ın teslim olması ile ilgili olarak anlaşmaya varıldığını açıkladılar. Fakat daha sonra, görüşmelerin bozulduğunu ilan edip saldırıya geçtiler.Bu karışıklığın nedeninin, İttifak içindeki çatlaklar olabileceğine dair belirtiler kuvvetleniyor. Kentteki Taliban lideri Molla Fazıl ile Mezar-ı Şerif'te görüşen, Özbek General Raşid Dostum'du. Dostum, görüşmenin ardından, Kunduz'da bulunan 14 bin kadar Taliban askerinin teslim olacağını ilan etti.Fakat bu açıklamadan birkaç saat sonra, Kuzey İttifakı'nın "içişleri bakanı" Yunus Kanuni, uzlaşma olmadığını ve saldırıya geçeceklerini söyledi.Aynı saatlerde, General Davud adlı savaş ağası, ilginç bir açıklama yaptı. Davud, "General Dostum, Kunduz yakınlarında bir cepheyi kontrol ediyor. Ben ise beş cepheyi. Kunduz'u ilk önce ben alacağım" dedi.

'Taliban bekliyor'Öte yandan, Taliban'ın eski komutanlarından Molla Bismillah, Afganistan'ın güneyindeki Kandahar şehrinde sıkışan Taliban'ın elinde 500 kadar tankın olabileceğini ve şehri son nefeslerine kadar savunacağını söyledi. Bu ay başında, Usame Bin Ladin için hayatını feda etmeyeceğini söyleyerek Kandahar'dan kaçan ve Pakistan'ın sınır kenti Keta'ya giden Bismillah, Taliban'ın askeri liderlerinin kara savaşının başlamasını beklediğini belirtti. Bismillah, "Onlar kendilerini savunmak için her türlü silah ve cephaneye sahipler. Eğer Amerika tarafından bir kara saldırısı olursa, savaşacaklar" dedi. Bismillah, Kandahar'da iken 500 ila 600 arasında tank gördüğünü belirterek, şehrin dağlık bölgelerine yerleştirilen bazı tankların ise Amerikan saldırılarında tahrip edildiğini söyledi.